English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ A ] / Att

Att traducir inglés

36,442 traducción paralela
Evet. Çift dikiş attım.
- Yeah, I use a double hem.
Ama 1950 Dünya Kupası'nda pek çok kişi kaybetmemizin suçunu ginga'ya attı. Afrika kökenlerimizi yansıtan her şeye muhalif oldular.
But by the 1950 world cup most believed our ginga style was to blame for the loss and turned against anything associated with our African heritage.
Bir de üç gol attı.
And, uh, he scored three goals.
Nascimento, Fransa'yla oynadıkları yarı final maçında 20 dakikada üç müthiş gol attı.
- Nascimento scored an impressive hat-trick in 20 minutes in the semi-final against France.
- Askerlerinizi Avrupa'ya attım.
- I let out your soldiers on Europe.
Seni tuvalete attığımda, kurtarma ekibi...
So when you take down the toilet, the rescue team...
- güzel bir pas attım.
- right in your waiting mitt.
Ekmek mi attın sen bana?
Was that a bread roll?
Efendim, Huntley'i kontrol etmek için bir adım attım.
Sir, I only stepped away to check out the Huntley
Sadece sekiz ayak attı dostum.
You only threw it eight feet, dude.
Rob bana mesaj attı.
Rob texted me.
- Dersten sonra attı.
She tossed it right after class.
İki adım attı.
She took two steps.
- Çok iyi pas attın Ethan.
Great pass, Ethan.
Maç başında Lou'nun attığı o pas var ya?
When Lou dropped that pass at the start?
Buraya gelip söylentilerin doğru olup olmadığını öğrenmek için hayatımı tehlikeye attım.
I've risked my life to come here. To see if the rumors are true.
Beni attığın lanet olası bok mu?
The fucking shit that they put me through?
Beni roadkill gibi attı.
He discarded me like roadkill.
- Bundan o kadar emin olabilirsiniz ki? Bunu riske attın mı?
- How could you have been so certain of that, that you were willing to risk it?
Mesaj attı.
Got a text from him.
Senin hakkında her şeyi biliyordum ve hapse attırabilirdim!
I got all the information on you and could've took you down.
Kendi filminden attılar mı seni yani?
So they kicked you out of your own movie?
Geçen gün sana mesaj attım. Cevap vermedin.
I texted you the other day, and you didn't answer.
Eyalet şampiyonluğu senindi ama çöpe attın.
That state championship was yours and you threw it away.
Tanrı sana bir yetenek verdi ve sen onu çöpe attın.
[Umber's voice distorts and overlaps]
- Biri seni göle mi attı?
- Someone dropped you in a lake?
Hiç iç içe attın mı, anne?
Did you ever twerk, ma? No.
Linda, adım attığınız için teşekkür ederiz.
Linda, thanks for stepping up.
Evet, o yüzden Barb dışarıda onu bekledi Onu şapırdattı Başın arka kısmı Onu arabaya attı Ve işte buradayız.
Yeah, so Barb waited for him outside smacked him in the back of the head, threw him in the car and here we are.
Yani, günün sonunda ben üzerine ne attıysam, üzeri tamamen onunla kaplı olurdu ve onu dışarıya sürükleyip hortumla yıkardım.
I mean, at the end of the day, he was covered with whatever I threw and I dumped on him, and I would just wheel him outside and just hose him down.
Kapüşonlu bir adam geldi ve zorla içeri girdi, seni bir çukura attı
A man in a hood came and broke in and he threw you into a hole,
Aktif bir terörle mücadele operasyonunu tehlikeye attı ; Ve biz neyiz?
He compromised an active anti-terrorism operation, and we're what?
Hayatını para kazanmaya çalışırken tehlikeye attı Umutsuzca ihtiyacı olan insanlardan çalındı.
He risked his life trying to return money stolen from people who desperately need it.
Hiç görülmemiş bir dayak attı.
I mean, he hit him with shit I ain't never seen before.
"... geriye doğru sıradan bir hareketle balkondan aşağı attı.
" straight over the balcony in a casual backhand motion.
"Ve hangi kancığın attığını bulana kadar hiçbir kancık buradan çıkmayacak."
"And no Cunt leaves here till I find out what Cunt did it."
" Biri hanımefendinin kafasına bardak attı.
" That lady got glassed.
Çentik attı onlara.
She nicked them.
Dikişleri nerede attırdın? - Ne?
- Where did you get the sutures?
Yani teknenin nereye demir attığını öğrenmek istiyorum.
So I kind of need to know where it's docked.
Boğazıma yumruk attın!
You punched me in the throat!
Hepimizi dışarı attılar.
They kicked us all out.
Decepticon roket attı. Ailem evdeydi bense değildim.
Decepticon fired rocket and blew my house.
Ama şu anda her şeyden yüce olan bu görev tüm hayatım boyunca can attığım şey.
But now this is the greatest machine of all things, the one I've been waiting for all my life.
- Tepemin tasını attırma.
- Get out of the way! - Do not scare me!
Onları ben attım!
I got them down!
Artık aptal bir orospu gibi kurallara uymuyor, Okuldaki herkesin yıllar önce ders kitabını attığının farkında değildi.
No more playing by the rules like a stupid little bitch, who didn't realize everyone else in the school threw the rulebook out years ago.
Daha az yumruk attın.
You throwing less and less punches.
- Ona neden tokat attın?
- Why did you slap him?
Neden tokat attığımı kendisine sor.
Ask him why I slapped him
"Biri hanımefendinin kafasına bardak attı!" diye bağırdı.
" That lady got glassed!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]