Babam da traducir inglés
6,877 traducción paralela
Hem intikamımızı hem de ödülümüzü alacağız. Babam da bir daha bizi kayırmaz.
We'll get our revenge and our reward, and father will never overlook us again.
İntikamımızı alırsak babam da bir daha bizi kayırmaz.
We'll get our revenge and father will never overlook us again.
Ailenle Noel planın mı var? Babam da dahil olmak üzere bütün aile.
Yep, the whole fam, including Dad.
Babam da aynen öyle derdi.
That's just what my dad would say.
Babam da biliyor muydu?
Did my father know too?
Babam da bizleri sürekli dinliyor!
Dad is listening in all the time!
- Benim babam da vaaz vermekle amatörce ilgileniyordu.
Yeah, my daddy - dabbled in preaching too.
Babam da bana sana söylediklerimi söylerdi ve ben dinlerdim.
And my father would have told me what I'm telling you and I would have listened.
Keşke benim babam da doktor olsaymış.
Wish my dad was a doctor.
Ailem boşandığında, annem benim velayetimi istedi, babam da köpeğin velayetini istedi.
When my parents got divorced, my mom wanted custody of me, and my dad wanted custody of the dog.
Sanırım babam da her an geri gelebilir zaten.
Okay. And I guess that dad is just gonna pontoon back any day now too, huh.
Babam da bunu aynısı söylerdi, eminim.
That's exactly what my dad fucking said.
Annem de "Tom..." dedi. Babam da "H-a-y-ı-r" dedi.
And Mommy said, "Tom..." And Daddy said, "N-O."
Normalde babam da burada olur yani o bu etraftaki tek erkek değil.
Normally my dad's here, too, so he's not the only man around, you know.
- Lütfen yardım edin, babam da orada.
- Please! He's my dad! - My husband's down there!
Babam da koçumuz.
And my dad's the coach.
Hokey takımı geldi, annemle babam da...
The hockey team showed up and mom and dad were there cheering.
Annemle babam da istirahat için eve götürecekler.
♫ And Mom and Dad are bringing me ♫ ♫ home to recuperate. ♫
- Babam da benimle gelebilir mi?
- Can daddy come with me?
Çünkü babam da üyeydi.
- Because my father was part of it.
Babam da tehdit etti ama sanırım sorun çıkarmak için can atıyor. Hatta öyle ki dayak yiyince mutlu olacak.
And my dad, he threatened him, but I think he's looking forward to causing trouble so much so he'll happily take a beating.
Babam da o zehir yüzünden çok çekti.
Or not talking... My dad struggled on and off with the potion too.
Teselli olacak mı bilmem ama benim babam da tam bir kazanan değildi hani.
Well, if it's any consolation, my dad wasn't exactly a real winner either.
Sen hapse girersin babam da beni öldürür.
You're in jail and I'm dead from my daddy.
Inca Trail'i iyi biliyorlarmış ve babam da onlardan biriymiş.
They knew the Inca trail well, and he was one of them.
- Babam da geliyor muymuş?
- She said he was coming, too?
Hatta annem ve babam da kastlar arası evlilik yaptı.
Even my mom and dad had an inter-caste marriage.
Annem ile babam da gelebilir mi?
Okay. Can Mommy and Daddy come?
Babam da Cumartesi akşamı, Greenwich'te akşam yemeği düzenleyecek.
So it's my mom's birthday this week, and my dad is throwing her a dinner Saturday night up in Greenwich.
Anne-babam da aynen böyleydi. Annem çok zalim bir kadındı.
My parents were just the same, my mother was a terribly mean woman.
Babam da, Pazar günü akşam yemeklerinde nadiren gördüğümüz biriydi.
And my father, someone we saw at the occasional Sunday dinner.
Her ne kadar hikâyem annelerimle başlasa da onlarınki de babamın onların kampına girdiği gün başladı.
But if my story began with my mothers, theirs began the day my father walked into their camp.
Babam okulu kapatmakla tehdit ediyorken, ve dışarıda kafesinden kaçmış bir goril varken, neden Jimmy, sana iki çift lafım var...
And now, with my father threatening to close the school and that wild gorilla on the loose, why, Jimmy, I just have one thing to say...
Eğer babam dışarıda olduğunu bilirse işimiz biter.
If my father knows you're out, we're finished.
Babam öldüğünde duygularım da dahil olmak üzere hiçbir şeyin Atlantis'e olan görevimin önüne geçmeyeceğine dair ant içtim.
When my father died, I swore that my duty to Atlantis would come before all else, including any feelings I might have.
Bu da Zeus'u benim babam yapar.
Some say that makes Zeus my dad.
Babamın da dediği gibi, size bir akşam yemeği borçlandım.
As my pops used to say, I owe you a steak dinner.
Babamın da yarı adam gibi adam olmasının ihtimali yok mu?
Isn't it possible that my dad became a half decent guy?
Babamın geri döneceğini bütün yanlış anlaşılmaları düzelteceğini sonra da bizi havai fişekleri izlemeye götüreceğini her şeyin eskisi gibi olacağını söylemiştin!
You told me that when father came back... all the misunderstandings would be resolved, and we'd go see the fireworks and things would go back to the way they used to be!
Bu da annemle babam.
That's my mom and dad.
İşte koruyucu babamız da geliyor.
Oh, shit, there go Mr. Drummond.
Kusura bakma, 5 dakikası kaldı. Babam uyuyor, gece çalışıyor da.
Sorry just gotta be 5 minutes.
Ya babam "trivial pursuit" oyununda yenilecek ya da Della sonunda cemalini gösterecek? Önceden şöyle bir aile esprimiz vardı.
We used to have this family joke.
Babam mahsule para yatırır. Köpeklerin çiğnemesi için domuz kulağı da satsak Orta Doğuluların birbirini zehirlemesi için metan gazı da satsak bu böyle.
My father believes in putting'money into product, whether that's pig's ears we're sellin'for dogs to chew on or methane gas for middle easterners to poison each other with.
Bu da babam.
And... And Poppa.
Harvard'da gördüğüm iki istatistik dersine göre, .. tersine mühensilke eşitliği çevirmeye çalıştım ve, Amerikan erkek nüfusunun % 28'inin babam olabileceğini kanıtladım.
I had two different Harvard statisticians try to reverse-engineer the equation that you came up with to prove that 28 % of American men could be my father.
Babam kettle'da suyu kaynatmama izin vermedi bu yüzden sıcak musluk suyu.
Dad wouldn't let me boil the kettle so it's hot tap.
Merhaba, seni gördüğüme sevindim. - Bu da babam Carrick.
Hi, lovely to see you.
Üvey babam Montesano'da kalıyor annem de Georgia'da.
My step father's in Montesano and my mom lives in Georgia.
Bir yıl önceki hayatımı düşünüyorum da eğer babam ölseydi ve sen bana evet yerine hayır deseydin her şey şimdi ne kadar farklı olurdu.
When I think of my life just a year ago and now... how different things would be if my father had died or you had said no instead of yes.
Aynı şey babamın da başına gelmeyecek.
That will not happen to my father.