English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ B ] / Benim gibi mi

Benim gibi mi traducir inglés

1,057 traducción paralela
Benim gibi mi?
Like me?
- Benim gibi mi?
- Rather like me?
Benim gibi mi?
Me?
- Benim gibi mi?
- Like me?
- Benim gibi mi?
Like me?
Sizi benim gibi mi karşılasaydı?
and you, precisely not lacking the voice!
Stewart, bakalım siz de benim gibi mi düşünüyorsunuz?
Mrs Stewart, see if you agree with me on this.
Benim gibi mi?
As I did?
Benim gibi mi?
Like me? Well, where is he?
- Benim gibi mi?
- You're one of me.
Gerektiğin de mi? Benim gibi mi olmak istiyorsun?
"If necessary?" Do you want to be like me?
Benim gibi mi?
The same way as me?
Benim gibi bir kadın gerçekten senin karın olabilir mi?
Can a woman like me really be your wife?
Çocuk tıpkı benim gibi, değil mi?
The child's just like me, you know?
Seni benim sevdiğim gibi seven birisi mi var?
Is there somebody who loves you like I do?
Ama vicdanen lordum, zaten bir gün darağacında ölecek benim gibi beş para etmez, serseri ayaktakımından kurtulmak için tek masum canı bile kaybetmeye değer mi?
But in all good conscience, my lord, is it worth even one innocent life merely to remove worthless rabble, riffraff, like myself who one day will die on the gallows anyway?
Küçük yaramaz çocuğumuz benim gibi birini görmeye mi geliyor yani?
And the naughty little boy comes running to someone like me?
Benim eşeğim size iple bağlıymış gibi peşinizden gidiyor. Eşek mi?
- So it's your donkey who pursued me?
Mantıklı bir erkek gibi hissettiğim için suç benim, öyle mi?
Because I feel the way any reasonable guy would feel, I'm to blame for this, huh?
- Benim gibi içgüdüsel mi oynarsın?
You a hunch player like me? No.
Benim gibi bir Müfettişin geç kalması sizce önemli değil mi?
- Incredible! - Inspector, is the trunk so important?
Ama benim adım da sizinki gibi McCaslin değil mi?
But isn't my name McCaslin, same as yours?
Bir şekilde benim gibi yaşlı bir budala nasıl olacağını biliyordu ama yapmadılar. Bunu tekrar yapabilseydik beni yine de bir albay mı yapardınız yoksa rütbemi düşürüp kıdemli başçavuş ya da yaver mi yapardınız?
If I've understood correctly, Colonel Gaspard wants to know if 25 years down the road, you'd still be willing to trust him.
- Benim gibi mi?
- Me?
Gerçekten benim gibi genç bir delikanlının iffetsizce yaşayabileceğini mi düşünüyorsun?
Do you really think that a young boy like me can live in chastity?
Sizin düşüncenize göre, benim gibi eşcinsel birisine kanlı bir cinayetten konuyu açınca ortalığı velveleye vereceğimden korkuyorsunuz, değil mi?
Who's paying? You?
Görüyorsun ya, benim sonumun da Militina gibi olacağına bahse girersin değil mi?
So I said : you want to bet I end up like Militina?
- Benim adımı çaldığın gibi mi?
- Like you stole my name?
İtiraf et, benim gibi bir hizmetçin olmasını çok isterdin değil mi?
Confess, you'd love to have a waitress like me, wouldn't you?
Bu sığır çobanları benim gibi adamlar değiller mi?
These cattlemen, are they not men like me?
Benim için yuvarlarsın, değil mi, iyi bir dost gibi?
Roll it for me, will you, like a good fella?
Benim gibi şanlı bir süvariye verilecek iş mi bu?
That's some job for a cavalry officer!
Benim gibi yaşlı birine acımıyor musun? Dönmek mi istiyorsun?
You promise to have mercy on an old man like me?
Yani, benim seansı bölmek falan gibi bir niyetim yok ama o aşağılık karının teki, öyle değil mi doktor?
Well, I don't want to break up the meeting or nothing, but she's something of a cunt, ain't she, Doc?
Yani, sanki kimse benim biraz sihir yapmamı istemiyormuş gibi, değil mi?
I mean, it's not like anybody needs me to do some close-up magic, right?
Benim gibi bir imansız pencere yanında keyif yaparken, senin gibi bir moruğun koridor koltuğunda oturması pek garip, değil mi?
It's strange that I, Kudos, a doubter, luxuriate in a window seat, while you, ageing with age, get older yet in that disgrace of an aisle seat.
Benim gibi mi?
People like me?
Daha ne olsun, benim gibi eski bir santraforun öğrencileri böyle mi futbol oynamalı?
- The boy you call is your literature teacher! - Literature teacher?
Kılıçla birini öldürmekte seni benim gibi mutlu eder mi?
When you kill a living person with a sword Does that make you equally happy?
Frank, Candice'i benim seni koruduğum gibi koruyor, değil mi?
Frank's protecting Candy the same way as I protected you, isn't he?
Esprili mi? Benim gibi, cesur mu?
"Is he brave, like me?"
Sana bir şey diyeyim mi evladım, benim asıl zevkim... senin gibi gençlerle bizim gençlik merkezinde çalışmak.
I'll tell you, son. My main satisfaction is working with young people like yourself at our new Youtheran Center.
- Benim gibi yapmadın değil mi?
- I do not like?
Bilirsin, ama demem o ki, eğer değişmek istiyorsan... buna içeriden başlamalısın, değil mi, benim yapmaya çalıştığım gibi.
You know, but I mean, if you wanna change, you've got to do it from the inside, haven't you, like I'm trying to do.
- Benim adım gibi, değil mi Ana?
- Just like my name, mama!
Benim gibi bir adamı ezebilirler mi hiç?
You think they'd keep a guy like me down?
- Sen de benim hissettiğim gibi mi hissediyorsun?
- Are you feeling what I'm feeling?
O halde söyler misin benim gibi giyinmiş bir siyah kendisine bir soru sorulmadan içeri girip, etrafa bakabilir mi?
Then tell me, how can a black man, dressed like me, just march in and start poking around without being asked any questions?
# Benim gibi bir çingene dokunabilir mi?
Could touch a gypsy like me
Bunca zamandır bunu biliyordun... ve onu benim uydurduğum bir şeymiş gibi mi davranıyordun bana?
You knew about him all this time and you've been acting like it was something I made up?
Benim gibi bir salaktan emir almak için fazla akıllı olduğunu düşünüyor, değil mi?
Now he thinks he's too smart to take orders from a dummy like me, right?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]