Bloomberg traducir inglés
86 traducción paralela
Sean Bloomberg sen misin?
You Sean Bloomberg?
Bay Bloomberg'e merhaba de.
Say hello to Mr. Bloomberg.
Bay Bloomberg öldü.
Mr. Bloomberg's dead.
Bay Bloomberg mü?
That's Mr. Bloomberg?
Ben televizyon izleyeceğim.
I'm going to watch the Bloomberg.
Bloomberg.
Bloomberg.
Ne de, "Dr. Bloomberg'e çağrı," olmayacak, baba.
No, "Paging Dr. Bloomberg," Dad.
Bloomberg bizi devirmek için saldırıda.
Bloomberg's on a rampage to shut us down.
Elle ve ben iş ortağı Hank Bloomberg'le konuşuruz.
Elle and I will talk with business partner, hank Bloomberg.
Bay Bloomberg.
Mr. Bloomberg.
Bloomberg.
Uh... Bloomberg.
Bugün Vali Bloomberg Posh'a şehrin anahtarını verdi!
( Man ) And Today Mayor Bloomberg Gave Posh The Key To The City...
- Spike Lee, Vali Bloomberg... - John McEnroe. 30 mililitresi 100 papel.
Spike lee, mayor bloomberg, john mcenroe.
Hepsi şişko, kel, biftek yiyici, puro içici ve seksi bir dadıdan ziyade Bloomberg ekonomi kanalı izlerken tahrik olan, A-tipi domuzlardır.
They're chubby, bald, steak-eating, cigar-smoking, type-A pigs who get more turned on by the Bloomberg Wire than they do by any hot nannies.
Belediye başkanı Bloomberg, Nick George.
Mayor Bloomberg, Nick George.
Senden Bloomberg'in ofisinden yemin töreni için gerekli izinleri almanı istemiştim.
I asked you to go to bloomberg's office and get those permits for the inauguration.
Trump'tan daha fazla kulesiyle Bloomberg'den daha fazla parasıyla Bart Bass, kesinlikle Manhattan'a izini bırakmıştı.
More towers than trump, More bucks than bloomberg... Bart bass definitely made his mark on manhattan.
Bloomberg göndermiş olduğunuz taslağı epey beğendi ve sizinle New York'ta buluşmak istiyor.
Bloomberg really liked your manuscript and he would like to meet with you in New York.
Bloomberg. Biliyordum. Öyle bir biliyordum ki!
Bloomberg. I knew it. I so knew it!
İlk başta bunun, hayatımda okuduğum en boktan şey olduğunu düşündüm.
BLOOMBERG : At first I thought it was the driest piece of shit I'd ever read.
Bloomberg bizi dışarı yemeğe çıkarmak istiyor.
Well, Bloomberg wants to take us out to dinner.
Vali Bloomberg dans kaldırmak istedi.
Mayor Bloomberg asked him to dance.
Eminim Vali Bloomberg saçma Washington kupalarıyla şerefe derken çok iyi hissedecektir.
I'm sure that Mayor Bloomberg would feel perfectly comfortable toasting us with a Freddie "boom-boom" Washington cup.
Ve Vali Bloomberg'in evine yemeğe gittiğimizde havyarı peçeteme tükürmeden yiyeceğime yemin ederim. Tabii ki o da bize gelince benim kırmızı biberimden...
And I promise to eat caviar without spitting it in my napkin when we go to dinner at Mayor Bloomberg's, as long as he knows when he comes to our house, he's eating my chili.
Bloomberg sigara karşıtı bir başkan.
Bloomberg is the anti-smoking mayor.
Bloomberg'de bu konuyla ilgili bir makale yayınlandı.
Bloomberg has a summary out on it.
Ve son Bloomberg raporunu gördünüz mü?
And have you seen the latest Bloomberg report?
- "Bloomberg raporları" mı?
- "Bloomberg reports"?
Bizi her 15 dakikada bir Bloomberg'de görmekten hoşlanmıyorlar.
Don't like seeing us on Bloomberg every fifteen minutes.
Sevgili belediye başkanı Bloomberg,
" Dear Mayor Bloomberg,
Yerel haberlerde Belediye Başkanı Mike Bloomberg 11 Eylül terörist saldırısının birinci yıldönümünü anma nedeniyle şehir planlarını konuşmak için yarın yeni bir basın toplantısı yapacak.
In local news... Mayor Mike Bloomberg will hold a news conference tomorrow to discuss the city's plans for commemorating the first anniversary of the terrorist attacks of last September 11th.
Bir Bloomberg makalesine göre, iş eğlenceleri türev ürünler simsarlarının gelirlerinin yüzde beşi düzeyinde ve bunlar arasında striptiz kulüpler, fahişeler ve uyuşturucu var.
According to a Bloomberg article, business entertainment represents 5 percent of revenue for New York derivatives brokers, and often includes strip clubs, prostitution, and drugs.
Belediye başkanında bile vardır.
Bloomberg probably has them.
Başkan Bloomberg e söyle çok isteirm
Tell Mayor Bloomberg I'd love to.
Hadi bakalım.. hoşgeldiniz Başkan Bloomberg
Let's do it! Please welcome Mayor Bloomberg, ladies and gentlemen!
Megan Belediye Başkanı Bloomberg'in ofisinden Bayan Akalitus'e ulaşabilir misin?
Hey, Megan, see if you can reach Ms. Akalitus at Mayor Bloomberg's office.
Bilhassa belediye başkanımız sayın Bay Bloomberg'e hoş geldiniz demek ve teşekkürlerimi iletmek isterim.
And a very special thank you and a very warm welcome to mayor Bloomberg...
Evet, şimdi ofise geliyorum ama Bloomberg'le olan toplantıyı iptal etmelisin.
Yeah, I'm coming into the office now, but you gotta cancel that meeting with Bloomberg.
Bir hafta önce istesen de Bloomberg'in "Spectator" dan bahsetmesini sağlayamazdın. Şimdi onunla olan toplantını iptal mi ediyorsun?
A week ago, you couldn't get Bloomberg to give you a quote to "The Spectator." Now you're canceling on him?
Ve konuştuğu kadın işte orası önemli.
That's Mayor Bloomberg's niece. And the woman she's talking to, now this one is important...
Belediye başkanından henüz bir haber çıkmadı.
No news yet from Mayor Bloomberg's office.
- İyi bir açılım yapmak istiyoruz
- We're trying to vet Bloomberg.
Gwyneth, Victoria Beckham, Mayor Bloomberg benim insanlarım bunlar, Dorota ve artık onlardan biri olma zamanım geldi.
Gwyneth, Victoria Beckham, Mayor Bloomberg- - those are my people, Dorota, and it is time that I become one of them again.
Lütfen onun, Bloomberg Başkanı gibi parası olsun,... Jon Stewart gibi kişiliği olsun,... Michael Fassbender gibi yüzü olsun.
May he have the wealth of mayor Bloomberg, the personality of jon Stewart, the face of Michael Fassbender.
Bloomberg partisindeydim.
Oh, yeah. I was at a party at Bloomberg's.
Hayır. Bence kostümünüz baya havalı Başkan Bloomberg.
No, I think it's a very cool costume, mayor Bloomberg.
Bloomberg'in köpeği.
It's Bloomberg's dog.
Michael Bloomberg.
Michael Bloomberg.
Rahatsız ettiğim için bağışlayın, fakat Bloomberg ameliyatının raporunu tekrar gözden geçiriyordum.
Sorry to bother you. It's just I was looking over the report for the Bloomberg surgery.
Belediye Başkanı Bloomberg geldiğinde, hepimiz, " Aman Tanrım.
When Mayor Bloomberg was here, and it's like, " Oh, my god.
O belediye başkanı Bloomberg'in yeğeni.
Mm-hmm.