Emir mi traducir inglés
654 traducción paralela
Bu bir rica mı yoksa bir emir mi?
- Are you asking us or telling us?
- Bana emir mi veriyorsun?
- Are you presuming to give me orders?
- Bu bir emir mi? - Sen nasıl arzu edersen.
- Is that a command?
Asker oğlan emir mi veriyor!
Soldier boy is giving orders!
- Bu bir emir mi? - Evet.
- Is that an order?
Kendi çocuklarımla ilgilemem konusunda bana emir mi veriyorsun Mösyöye bu yetki konusunda danıştınız mı?
Is it among the authorities conferred on you by monsieur that you dictate to me concerning my own children?
- Ne? Yani bir çekirgeden emir mi alıyorsun?
You mean to tell me you take orders from a grasshopper?
Bu bir emir mi?
Are those orders?
- Bu bir emir mi?
- Is that an order, General?
- Bu bir emir mi?
- Is it an order?
- Yeni emir mi geldi?
- Have you received new orders?
Bu bir emir mi, Bayan Della?
Is that an order, Miss Della?
Bu bir emir mi binbaşı?
That an order, major?
Bu bir emir mi Teğmenim?
That's crazy, man! Is that an order, Lieutenant, sir?
Bu bir emir mi?
Is that an order?
Yazılı bir emir mi?
A signed order?
Emir mi?
An order?
- Bu bir emir mi Majesteleri?
- Is that a command, Your Majesty?
- Savasçi, komutanina emir mi veriyor?
- A warrior commanding his commander?
Emir mi?
Orders?
- Anlamadım. Bu bir emir mi?
- I beg your pardon.
İstiyor musun, emir mi veriyorsun?
Are you asking or telling?
- Bu bir emir mi?
- Is that an order?
Şimdi de bana emir mi veriyorsun?
You telling me what to do?
Artık emir mi veriyorsun?
Are you giving orders now?
Bu deli adam, hala emir mi veriyor?
Is that madman still giving orders?
Bu bir emir mi, efendim?
Is that an order, sir?
- Emir mi?
- It's an order?
Emir mi veriyorsunuz hanımefendi?
Edicts, madam? Orders from you?
Bana emir mi veriyorsunuz? Bir konuyu açıklığa kavuşturalım.
Allow me to enlighten you.
Beni vurmaları için emir mi vereceksin, Taras?
Will you give the order to shoot me down, Taras?
Emir de mi aldın?
Got orders and everything, eh?
Yani siz gerçeği saklaması için emir verdiklerini mi söylüyorsunuz?
You mean they knew and ordered him to suppress the truth?
Onun emir subayı mısın yoksa o senin mi?
Are you his adjutant or is he - yours?
- Emir mi?
- Orders?
Bana emir mi veriyorsun?
- You are giving me orders.
Öğrencim bana emir mi veriyor?
My own pupil.
Sana bir emir verdi mi?
Did she give you any orders?
Size emir verildi mi?
Do you have orders?
Size emir verildi mi diye sormamın da sebebi bu.
That's exactly why I ask if you have orders.
Emir vermeye alışıksın değil mi?
Kind of used to giving orders, aren't you?
Bay Ricco, şirketin Cebelitarık'ta kıyıya kimsenin çıkmamasına izin vermediğine dair kesin emir vermedim mi?
Mr. Ricco, I've given the strictest orders that no member of this ship's company... -... is allowed ashore at Gibraltar. - I know, Captain.
İçeri alınmamam için sana emir verdi, değil mi?
He gave you orders not to let me in, didn't he?
- Kaligula yeni emir verdi mi?
- Have you new orders from Caligula?
Emir gerçekten geldi mi?
Did new orders really come through?
Bu subay, Fort Sam Houston'da Albay Mitchell'ın emir subayı olabilir mi?
Wouldn't he be Col. Mitchell's immediate commanding officer at Fort Sam Houston?
- Emir komutaya göre, Bu, Albay Mitchell'ın görev yaptığı birliğin komutanı olabilir mi?
- Then according to the chain of command, wouldn't he be the commanding general of the core area in which Col. Mitchell served?
10 Emir'i satıp yemek mi alıyorsunuz?
You sell them Ten Commandments so you can eat?
Emir almanın sona erip kişisel sorumluluğun başladığı zaman gelmeyecek mi?
Isn't there a time when taking orders stops and personal responsibility begins?
Bana emir vermek cüretinde mi bulunuyorsunuz?
You dare to instruct me?
Hala emir mi veriyorsun?
You're still giving the orders?