Eğlence için traducir inglés
1,332 traducción paralela
Biz dolaşmaya devam edelim, biraz eğlence için, çevre yoluna çıkayım.
We'll be moving along, and off I go onto the highway, looking for a little fun.
Oraya eğlence için gitmiyoruz.
We're not going there for fun.
- Günaydın. Burada eğlence için ne yapıyorsunuz?
I meant to ask, what do you do for entertainment round here?
Dutch, bütün bunlar yapılanlar eğlence için.
Dutch, this is all a lot of fun and everything.
Bilirsin eğlence için.
You know, for, uhhh, fun.
Yine de öncesinde, eğlence için başka bir yere...
Though, I was wondering if I could interest you in a little...
Eğlence için bile dokunmadım.
Not even for fun.
Hadi ama eğlence için bir orkestraya ihtiyacınız olacak.
Come on, you need a band at the reception.
Giyotin fabrikasına yapılan yolculuğun eğlence için olduğunu sanmıştı ama onu vurmam için ideal bir yerdi.
He thought that trip to the guillotine factory was just for fun... but it was the perfect place to shoot him.
Eğlence için ne yaparsın?
So, what do you do for fun?
Sen eğlence için ne yaparsın?
What do you do for fun?
İçinde yabacı olmayan ( unadultered ) bir eğlence için ayakta olacak mısın?
You still up for a night of unadulterated fun?
Bu akşam evimize poposu dışarıda dans etmek için bir adam geliyor. Biraz içeceğiz. Özel küçük bir eğlence için biri gelip... bizim için dans edecek.
- We're gonna have a few drinks, a little special entertainer is going to come over and dance for us.
Eğlence için.
For fun.
Evet, eğlence için uçak biletlerini... alıp güvenli bir yolculuk yapacaktık, değil mi, Pi?
Yeah, we thought we'd combine checking out the scene... with a little flight to safety, right, Pi?
Eğlence için yakılan ateş evi yakmamalıydı.
The lamps we lit in celebration have set fire to our house.
Biz insanları eğlence için öldürmeyiz deill mi?
We don't kill people for fun.
Bu harika eğlence için teşekkürler, beyler.
Thanks for the good time, fellas.
Buraya eğlence için gelinmez
One doesn't come here for fun.
Eğlence için.
It's just for fun.
Daha çok eğlence için.
Mostly for fun.
Sırf eğlence için zamanı durdurduğumuzu hatırlıyor musun?
Remember'when we stopped the time just for fun?
İmgelem gücünün eğlence için mi ortaya çıktığını sanıyorsun.
You think The Powers beam me visions for fun?
Bir şey mi söyleyeceksin yada eğlence için kıçını masama mı yapıştırdın?
You have a point, or are you waxing my desk with your ass?
Bazen eğlence için de kullanılıyor.
It's sometimes recreational.
- Bunun ihtiyaçla ilgisi yok ki sırf eğlence için bir şey isteyeceksin.
It's not about needing. It's about wanting something for fun.
Bu daha fazla eğlence için bir fırsat. Tamam mı?
This is an opportunity for more fun.
Şu andan itibaren hiç kimse eğlence için kavga etmeyecek.
From now on, there will be no more fighting for your entertainment.
Gezme fırsatları ve eğlence için.
Well, for all the travel opportunities and the excitement.
Tabii, biraz hareket isterim... Eğer risk yoksa, sadece eğlence için ama... Ben koreografım.
Sure, I get off on a little action, if there's no risk, just for laughs, but... I'm a choreographer, man.
- Yoksa birşeyden mi kaçıyorum. - Diğer deyişle, zevk için mi yoksa eğlence için mi dans ediyorsunuz?
In other words, are you dancing for pleasure, or you dancing for joy?
- Ama eğer eğlence için dans ediyorsanız... - Tek yapmanız gereken başınızı kaldırıp... - Dünyaya bakmak.
But if you dancing for joy then you gotta pull your head out of your ass and look around you at the rest of the world and the people in it.
Birimiz hepimiz için ve hepimiz eğlence için
We're one for all and all of us out for fun
Sence Chiana için eğlence ne anlama geliyor?
Whadda you think fun is for Chiana?
Ama bunun kararini eglence için öldüren insanlar vermemeli.
But the decision shouldn't be in the hands of people who kill just for fun.
Bizi buraya bir eğlence için davet ettin sanıyordum?
You did invite us here for a social evening?
Ben Woofy, Eğlence Diyarı Köpeği. Ve burada sizin eğlendiğinize emin olmak için varım, varım, varım.
I'm Woofy, the Funland Dog, and I'm here to make sure that you have fun, fun, fun!
Eğlence sektörüne ilgili olan biri için gerçek bir şey.
A veritable who's whom of the entertainment industry
Eğlence sektörünün ta kendisi olan biri için gerçek bir şey diyecektin galiba?
Don't you mean a veritable who's that of the entertainment industry?
Yorgunum dediğimde bu, Raymond için eğlence yok anlamına geliyor.
Like, you know what "I'm tired" means, because it means no fun for Raymond.
İşverenim Bay Mondavarious sizi dünyaca ünlü eğlence parkı Korku Adası'na davet etmem için beni gönderdi.
I've been sent by Mr. Emile Mondevarious to invite you to his amusement park, Spooky Island.
Küfür ve serserilik senin için eğlence, ama onun için olmayacak.
Cursing and acting like a jerk may be your idea of fun, but it won't be his.
Bitirmek için bana izin ver eğer ali onun 20 puan önünde güvende olabilirse, onun eğlence mekanını saklamayı öneririz seçim bürosunda
Let me finish. Offers to save his leisure center, if Ali can secure him a 20 point lead in the polls.
İnsanlarla eğlence olsun diye oynadı. Ve tehlikeli tiplerle takıldı, onu öldürecekler mi diye görmek için.
He manipulated people for fun and he hung out with dangerous types, to see whether they would kill him.
Bu tür yemekler eğlence veya ziyafet için değil, iş içindir.
That kind of dinner is not for fun, or to have a good meal. It's work.
Senin için eğlence nedir?
WHAT DO YOU THINK IS FUN?
"Her yaş için eğlence"'imiş. Saçmalığa bak!
"FUN FOR ALL AGES" - - WHAT A LOAD OF CRAP!
Ben, coşkulu bir macera olduğunu düşünürüm. Tüm aile için eğlence.
I think it was a rollicking adventure, fun for the whole family.
"Bütün aile için eğlence"
FUN FOR THE WHOLE FAMILY.
Üçünüzün uğraşıp, ellerinizi boş kalmasını izlemek benim için hesapta olmayan bir eğlence.
Watching you three trying to find your butts with both hands is not my idea of a fun time.
Sadece biraz zaman öldürmek için küçük bir eğlence.
It is enough funny to spend time.
için 166
içinde 110
içine 18
içiniz rahat olsun 22
için rahat olsun 32
içinde ne var 103
içinde ne vardı 18
içine gir 16
eğlenceli 161
eğlence 94
içinde 110
içine 18
içiniz rahat olsun 22
için rahat olsun 32
içinde ne var 103
içinde ne vardı 18
içine gir 16
eğlenceli 161
eğlence 94
eğlenmek 33
eğlen 41
eğlenelim 20
eğleniyorum 26
eğlendim 16
eğleniyoruz 28
eğlenin 36
eğlendik 22
eğlenceliydi 102
eğleneceğiz 20
eğlen 41
eğlenelim 20
eğleniyorum 26
eğlendim 16
eğleniyoruz 28
eğlenin 36
eğlendik 22
eğlenceliydi 102
eğleneceğiz 20