Geçen yaz traducir inglés
1,294 traducción paralela
Sanırım, seni geçen yaz görmüştüm.
I hardly saw you last summer.
Geçen yaz beyzbolda gececiler gündüzcüleri yenmemiş miydi?
Didn't graveyard beat day shift in softball last summer? You know, you can joke all you want.
Ailesinin devasa bir sanat koleksiyonu var ve babası geçen yaz gizemli bir şekilde ölünce bir kısmını satmaya karar vermişler.
His family has a huge art collection, part of which they wanted to sell when his father mysteriously died last summer.
Şey geçen yaz o tekne yelken açtığında sadece Joey'i kaybetmedim, iki en iyi dostumu kaybettim.
Well when that boat sailed last summer I didn't just lose Joey, I lost my two best friends.
Geçen yazı birlikte geçirme fırsatımız olmadı.
I mean, we didn't get a chance to spend last summer together, you and I.
Geçen yaz sizinle kalmam için beni davet ettiğinizde bir şeyim yoktu. Ya da hiç kimsem.
See, when you guys invited me last summer to stay with you I didn't have anything or anyone.
Geçen yaz ülkeyi boydan boya arabayla geçtik ya?
You know how last summer we drove across country together?
Geçen yaz Pagan kampından atıldın sanıyordum.
Oh. I thought last summer you got kicked out of Wicca Camp.
Geçen yaz onunla çıktım ama beni terk etti.
I dated him all last summer and he dumped me.
Geçen yaz Seals and Crofts konserine gittim.
I went to a seals and crofts concert last summer.
Geçen yaz onu Rich Little'ı izlemeye götürmüştük.
We took her to see rich little last summer.
Geçen yaz.
AND I REMOVE HIS FORESKIN.
Geçen yaz bir operasyonun kontrolden çıkmasına izin verdim.
Last summer I let a sting operation get out of control.
Sürekli geçen yazı ve tanıştığımız günü düşünüyorum.
I keep on thinking about last summer and that day we met.
Bunları geçen yaz da duydum. Hatırladın mı?
I got that last summer, remember?
Geçen yaz Eugene / Oregon'da kampa gitmiştik.
We went camping last summer in Eugene, Oregon. Outside Eugene, Ed.
Geçen yaz orayı ziyaret etmiştik.
It's a vineyard I visited last summer.
Tamam, çocuklar, bütün bunları geçen yaz yaşadık, tamam mı?
Okay, guys, we went through this last summer, all right?
Chas'in karısı Rachel, geçen yaz bir uçak kazasında öldü.
Chas's wife Rachael was killed in a plane crash the previous summer.
Galiba seni geçen yaz Catalina'da izlemiştim. Evet.
I believe I saw you before on Catalina last summer.
Geçen yaz, 20 mobil gaz kamyonu üretilmesi için sipariş verdik. Egzozları, bölmeye veriliyordu.
Last summer, we ordered the construction of 20 mobile gassing trucks using their redirected exhaust back into the chamber.
Geçen yaz Reichführer Himmler benden Silesia'da, Auschwitz diye bir kampı ziyaret etmemi istemişti. Çok izole ve tren yoluna yakın bir yer.
Last summer, Reichsführer Himmler asked me to visit a camp up in Upper Silesia called Auschwitz which is very well isolated and close to significant rail access.
Geçen yaz, çocuklara gözleme aldığımız yeri hatırlıyor musun?
Remember the Pancake House where we used to take the kids last summer?
Amanda geçen yaz gitti ve döndüğünde çatpat da olsa Fransızca konuşabiliyordu.
Amanda went last summer, she came back, she could practically speak French.
Gunn? Geçen yaz benim halalarımdan birinin sırtında böyle garip bir şey çıktı.
I had this auntie who got this crusty stuff on her back.
Tıpkı geçen yaz gibi.
It's just like last summer.
- Nasıl yani? Çünkü geçen yaz Dawson'dan, özelliklerinden ve kusurlarından bıkmak için yeterince vaktim oldu.
Because I had all last summer to get sick of Dawson and his quirks his foibles.
Geçen yazı denizde geçirdiğini öğrendim.
I've heard that you spent last summer sailing.
Geçen yaz babası kendini astığında tanıştık.
I met her last summer when her dad hung himself.
Geçen yaz Duke'a anlattım. Uyku tulumunu ıslattı.
I told that to Duke last summer and he wet his sleeping bag.
Onları geçen yaz Maine'deki bir antikacıdan aldım.
- They are? I got them from a dealer in Maine last summer. - He just restored them.
Sonja Çin'den geçen yaz, teyzesiyle yaşamaya gelmiş.
Sonja came from China last summer to live with her aunt.
Geçen yaz 4 kadın aynı yöntemle kaçırıldı.
Last summer, a guy abducted four women using the same M.O.
Geçen yaz 70 bin dolarlık kredi kartı borcunu ödemek için evlerini satmışlar.
Had to sell the house last summer to pay off the credit card debt... to the tune of $ 70,000.
Dahi doktorum geçen yaz fizik tedavimde X-ray'de gördü.
BUT IT'S ALREADY SPREAD. MY BRILLIANT... DOCTORS DISCOVERED IT ON AN X-RAY DURING MY...
Son partide " Geçen yaz ne yaptığın..
THE LAST PARTY I WAS AT, WE WATCHED
Geçen yaz "kazara" Jackie'i trambolinin üzerine atmıştın.
Now, Kelso, last summer you "accidently"... bounced Jackie off a trampoline.
Geçen yaz yaygın olan Korkaklık Sendromu'nun daha ağırı.
It's a strain of the fraidy-cat virus was going around last summer.
Geçen yaz Southampton'daki şu şeyde tanımıştık.
We met at this thing in Southampton last summer.
Geçen yaz Gelazna Brama Plaza'da çalışmıştım.
Last summer, I worked for a day in the Zelazna Brama Square.
"Yukarıda yazılan koşulları yerine getiren mahalli kulüplerin Gençlik ve Spor Bakanlığı, Futbol Federasyonu destekleme fonuna aktarılan paydan, karşılıksız para yardımı alacağı ve ve profesyonelliğin desteklenmesi amacıyla ekte belirtilen bankalarla yapılan karşılıklı mutabakat sonucu sözü geçen kulüplere düşük faizli kredi imkanı verileceği bakanlığımızca sağlanmıştır" Falan filan.
"The Ministry of Sport has decided to financially support all regional teams which fulfill the above-mentioned criteria within the framework of the Federal Soccer Fund. In order to promote professionalism, the banks listed below have agreed that the specified teams will be eligible for low-interest loans."
Ama ne yazık ki, şansımız azalıyor her geçen saat...
( sing ) But it's sad to see our chances weakening ( sing ) ( sing ) With every hour ( sing )
İş gezileri, yazıhanede geçen geç saatler.
Traveling for work, late nights at the office.
Bu Alp cennetinde geçen bir yaz herkesi rahatlatmalıydı.
Summer in this Alpine paradise should've been a relief.
Geçen gece sana mektup yazıyordum. Sonra kelimeler uzadıkça uzadı.
Because last night, I was writing you a letter... and then the words, they got too big.
Geçen yaz.
- Last summer.
Pohlman Çiftliğini yakınlarında kazı yapmaya başladığımda... geçen yaz bir zamanlar. Sanırım...
I think it was...
Geçen yıl yeni bir sürüngen türünü yaratmanın eşiğinde olduğuna dair bir yazı yayımlamış.
It says here that he published a monograph last year claiming to be on the verge of creating a new species of reptile.
Daha geçen hafta yazıldım böyle birşeyi asla yapmadım.
I only joined up last week, I've never done anything like that.
Geçen yaz çıkmaya başladılar.
They just starteddating last summer.
Bir şey daha var... mürekkep testleri notun geçen hafta değil, iki yıl önce yazıldığını gösteriyor.
Only thing is... ink tests show that the note was written two years ago, not last week.
yazık 479
yazı 104
yazıyor 360
yazıklar olsun 49
yazıyorum 44
yazacağım 47
yazıklar olsun sana 20
yazdım 67
yazılı 27
yazıyordu 71
yazı 104
yazıyor 360
yazıklar olsun 49
yazıyorum 44
yazacağım 47
yazıklar olsun sana 20
yazdım 67
yazılı 27
yazıyordu 71
yazdır 17
yazmış 16
yazarlar 18
yazık olmuş 31
yazık olur 16
yazık ki 31
yazı mı tura mı 18
yazmayı unutma 18
yazı tura atalım 20
yazdın mı 34
yazmış 16
yazarlar 18
yazık olmuş 31
yazık olur 16
yazık ki 31
yazı mı tura mı 18
yazmayı unutma 18
yazı tura atalım 20
yazdın mı 34