Güney afrika traducir inglés
1,146 traducción paralela
Öyle bir Güney Afrika'ya inandık ki, bütün insanların sadece insan olarak, tanrının ailesinin eşit birer bireyi olarak yargılandıkları bir ülke.
The kind of country South Africa will be when all men are judged as human beings, as equal members of God's family.
Bence yazdığın her şeyi ya hemen yok etmelisin ya da elindeki taslakla beraber Güney Afrika'dan çıkmanın yolunu bulmalısın.
I think you should destroy what you've written now or get yourself out of South Africa with that manuscript.
Güney Afrika'da yayın yapan Daily Dispatch'in başyazarıyım.
I'm editor of the Daily Dispatch in South Africa.
Güney Afrika topraklarının üstünden durmadan geçmeniz gerek.
You'll have to overfly South African territory.
Ama her uçağın geçerken bir defa Güney Afrika'ya inmesi beklenir.
They demand all planes land in South Africa before going on.
Güney Afrika polisinden bile güvende değiller burada.
They'd never be safe from the South African police.
Güney Afrika, Lesotho hükümetinden uçağın kalkış iznini iptal etmesini istedi.
South Africa's told the Lesotho government they refuse transit for the plane.
Güney Afrika topraklarını - -
How long before we're- -
Güney Afrika topraklarını geçmemize ne kadar kaldı?
How long before we're over South African territory?
- Anne, Güney Afrika demeyi denesen.
- Try Southeast Asia, Ma.
Haberalma Teşkilatı'nın son Sovyet mülteci listesi. İğnelenmiş kişi, Güney Afrika Dış Servisi'nde bulunun bir Sovyet ajanı.
It's an extract from the debriefing of a recent Soviet defector which pinpoints a Soviet agent in the South African Foreign Service.
Bu da, Güney Afrika iç soruşturmaya ait başka bir liste. Kimliği saptanan kişi, Jan Marais'den başkası değil.
And this is a summation of the South African internal investigation which identifies the man as one Jan Marais.
Güney Afrika'da nükleer çatisma tehlikesi artti. Söz konusu sehir devletinin beyaz askeri rejimi Fransiz nötron bombasini basina açikladi. Ve bombayi kentin savunmasinda son çare olarak kullanacagini bildirdi.
The threat of nuclear confrontation in South Africa escalated today when the ruling white military government of that city state unveiled a French-made neutron bomb and affirmed its willingness to use the device as the city's last line of defense.
Güney Afrika Komünist Parti Başkanı da burada yatıyor.
There's the chairman of the South African Communist Party here.
Onları yendiler ve Güney Afrika'nın her tarafında çiftlikler inşa ettiler.
They beat them, and had farms all over South Africa.
Ve Güney Afrika'da araları pekte iyi değildir.
And here in South Africa, they're simply not on speaking terms at all.
Bay Du Toit, size ne zamandır Güney Afrika'da yaşadığınız sorabilir miyim?
Mr. Du Toit, may I ask you... how long you have lived with us in South Africa?
Buna bağlı olarak, iddia makamının yüz kızartıcı gösterisine rağmen tüm mevcut kanıtlar açıkça ve kesin olarak gösteriyor ki Gordon Ngubene'nin ölümü Güney Afrika emniyet güçlerine dayandırılamaz.
Therefore, in spite of the disgraceful display of counsel for the prosecution... all the available evidence clearly and indisputably proves... the death of Gordon Ngubene cannot be attributed... to the security forces of South Africa.
Güney Afrika'ya hoş geldin Ben Du Toit.
Welcome to South Africa, Ben Du Toit.
Güney Afrika pasaportu ile Zambiya'ya asla giremezsin.
No, you'll never get into Zambia with a South African passport.
Güney Afrika Konsolosluğu Diplomatik İlişkilerde bakanım.
I'm Minister of Diplomatic Affairs for the South African consulate.
Güney Afrika.
South Africa.
Bu ev Güney Afrika hükümetine bağlı.
The South African government owns this house.
Güney Afrika toprağındasınız.
This is South African soil.
Arkadaşım Güney Afrika'ya göçmek istiyor.
My friend wants to emigrate to South Africa.
Güney Afrika'ya gitmek istemiyorsunuz sanırım.
I don't think you want to go to South Africa.
Özgür Güney Afrika, adi puşt!
Free South Africa, you son-of-a-bitch!
Güney Afrika'dan mı geliyor?
Where's it from, South Africa?
Liman yetkilileri A. Varden, in bugün geldiğini söylüyorlar ve yarın Güney Afrika, ya dönüyor.
The Port Authority said that the Alba Varden arrived today and heads out tomorrow to South Africa.
Peace Corps'a katılan bir arkadaşım vardı, tıp fakültesinde beraber okumuştuk. Güney Afrika Cumhuriyetine gitmişti ve orada tuvaleti vardı.
I had a friend who joined the Peace Corps and went to the African national Republic and he had a toilet!
Dört siyah insan daha bugün Güney Afrika'da bir madenci kasabasında öldü...
Four more black people died today in a South African mining town...
Sanırım buraya Güney Afrika'daki bir sermaye hakkında pazarlık etmeye gelmişti. Karşılığında bankada bir pozisyon istiyordu.
I believe he came here to barter some South African stock or something, in exchange for a position on the bank.
Kocanız Güney Afrika'da çok iş yapar mıydı?
Did a lot of business in South Africa, did he, your husband?
Pardon ama, benim tek gördüğüm Johannesburg, Güney Afrika'daki bir kondom fabrikası.
'Scuse me, but all I see is a condom factory in Johannesburg, South Africa.
Eğer sana aşık olmadıysa büyük ihtimal uyuşturucu parasıyla Güney Afrika'nın güzel yaşantısını sürdürüyordur.
Unless he's made another pass at you he's probably got his drug money living the good life in South America.
Gel de seni Güney Afrika'dan meslektaşlarımla tanıştırayım.
Let me introduce you to a colleague of mine from South Africa.
Güney Afrika konsolosluğuyla görüşmeyi talep ediyor.
She wants to speak to the South African consulate.
Evet, daha önce belirttiğim gibi bu ulusların, Afrika ulusları Latin ulusları, Asya ulusları BM'de Güney Afrika'daki ırkçılığa karşı çıkarlarken ABD'de zencilere dayatılan ırkçı uygulamalara göz yumması tam bir iki yüzlülüktür.
Yes, as I stated earlier that, um those nations, African, Latin, Asian nations are hypocritical when they stand up in the UN and denounce the racism practiced in South Africa but say absolutely nothing about the practice of racism here in American society.
Sizler Güney Afrika'nın gururusunuz ve bunu sizden kimse alamaz.
You are the pride of South Africa. And no one can take that away.
Bu takacakları sembol sadece otorite için değil, Tanrı'nın Güney Afrika için sunduğu kutsal görevi de temsil edecek.
This symbol that they will wear is not just one of authority but will represent to all your sons'participation in God's divine work for South Africa.
Yoldaşlar, bugün burada yasak olarak Güney Afrika'da
Comrades. We are gathered here illegally in South Africa today to mourn the death of Pule Rampa.
Yoldaşlar, bugün burada yasak olarak Güney Afrika'da kardeşlerimizin, kızıların ölümlerinin yaslarını tutmak için toplandık.
We are gathered here illegally in South Africa today to mourn the death of our brothers and sisters.
Güney Afrika'dan elmas hırsızlığı.
Hijacking diamonds from South Africa.
Yakında Güney Afrika'ya gideceğim, orada bazı makaleler yazmam gerek.
I will soon go to South America. I have to write some articles about the region.
- Geoffrey Miller. Güney Afrika'dan.
Geoffrey Miller from South Africa.
Neden Güney Afrika'da kalıyorsun?
Why do you stay in South Africa?
Baban Güney Afrika'da çok önemli biri olmalı.
Your father means a great deal in South Africa.
Afrika'dan esen güney rüzgarı gibiyim. Ben hep buradaydım.
I am like the south wind from Africa. I've always been here.
Annesi Roman Katolik, Güney Afrika'da tutsak edilmiş,
- What?
Güney Amerika, Afrika... 22. yy'a girildiğinde, Japonya karşısında, Amerika, Sovyetler ve Çin küresel güç olmaktan çıkacaklar artık.
South America, Africa... It turns out that in the 22nd century America, the Soviets and China are no longer world powers.
" Öte yandan, Kuzey Afrika'da Güney Avrupa müziği sembiyoz bir hale gelmiştir.
" On the contrary, in North Africa, the music of..
afrika 480
afrika mı 16
güney 137
güneyde 29
güneye 48
güneybatı 23
güney pasifik 33
güney amerika 163
güneydoğu asya 29
güneyden 17
afrika mı 16
güney 137
güneyde 29
güneye 48
güneybatı 23
güney pasifik 33
güney amerika 163
güneydoğu asya 29
güneyden 17