English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ G ] / Güzeldi

Güzeldi traducir inglés

14,537 traducción paralela
Sizinle tanışmak güzeldi, Bay Direktör.
It's nice to meet you, Mr. Director.
- Hâlâ buradayım. Ben gidince ona, "Seni görmek güzeldi" der misin?
Actually, do you mind telling her, when I take off, it was really good to see her?
Seninle konuşmak güzeldi ama bu konuşma sona erdi.
It's been fun talking to you, pal, but this conversation's over...
Güzeldi.
It was good.
- Elbette. - Seni görmek güzeldi.
Good to see you.
"Kocaman siyah gözleri olan, siyah saçlı bir güzeldi."
♪ she was a black-haired beauty with big dark eyes ♪
Seni görmekte güzeldi.
Uh, yeah, good to see you, too.
Güzeldi, Bay Getty.
Oh. Good one, Mr. Getty.
Güzeldi, Bay G.
Oh. Good one, Mr. G.
Her neyse. Seni görmek güzeldi.
Anyway, um, it's nice to see you.
O zamanlar... güzeldi.
It was time, and it was... Lovely.
Burada olmak güzeldi, adamım!
It's been real, guy!
Aman Tanrım çok güzeldi.
And, oh, my gosh, it's beautiful.
Sizinle takılmak güzeldi.
It's nice hanging with you guys.
Gökyüzü çok güzeldi.
The sky was pretty.
Gerçekten çok güzeldi. Min Ha Ri!
It was totally pretty.
İş ve çocuklar yüzünden hep stresli oluyorum ve sadece bir geceliğine bunları düşünmek yerine sadece kendim için bir şeyler yapabilmek çok güzeldi!
All I do is stress about work or the kids, and it was nice for just one evening not to think about any of that, to just think about myself for a change.
Ama sizinle karşılaşmak güzeldi.
Um, but, it's really nice to run into you and stuff...
Dairen güzeldi.
Cool apartment.
Güzeldi.
Good stuff.
- Çok güzeldi.
They were actually pretty good.
Seninle yürümek güzeldi.
Nice to run into you.
Çok güzeldi.
That was really nice.
Güzeldi.
That was good.
Seninle çalışmak güzeldi, Rodrigo.
Good doing business with you, Rodrigo.
- Güzeldi.
Fine.
Çok güzeldi.
It was very nice.
Güzeldi!
Good!
Gerçekten güzeldi!
Really nice!
- Bu arada seni yeniden görmek güzeldi.
Hey. It's good to see you again, by the way.
Seni görmek güzeldi.
It was good to see you.
Seninle konuşmak çok güzeldi anne.
So nice talking to you, Mom.
Çok güzeldi.
It was nice.
Bu çok güzeldi, Luke!
That was beautiful Luke.
Sizinle vakit geçirmek çok güzeldi Bayan Paige.
It was so nice spending time with you, Ms. Paige.
Bundan önce durumum çok güzeldi.
Before that, it was all on my terms.
İçeri girip beni eve götürmek istediğinde kafam güzeldi.
What's my name? Your name is Edwin, dad. Edwin Mercer.
- Güzeldi.
- Nice.
Dün gece güzeldi.
Last night was nice.
Galerideki sohbetimiz çok güzeldi ben de düşünmüştüm ki...
We just had such a good talk at the gallery, I just thought...
Güzeldi değil mi?
Good stuff, huh?
Oh, Güzeldi.
Oh, it was good.
Seni tekrar görmek güzeldi.
Nice to see you again, dear.
- Güzeldi.
Good work.
Bu kadar fazla siyahiyi NBA dışında TV'de görmek çok güzeldi.
It was so great seeing that many black people on TV outside of the NBA finals.
Sonabishi güzeldi ama bize kötü mallardan gelmiş olmalı.
The Sonabishi is good, but we must've got a bad bunch from overseas.
Çok güzeldi.
That was beautiful.
Seni tanımak güzeldi Piper.
Well... It was nice knowing you, Piper.
Seni görmek güzeldi Becks.
Um, it was great to see you, Becks.
Ben bu çok güzeldi diyecektim.
I was gonna say "nice".
- Bu güzeldi.
Oh, this is good.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]