Hatırlamadın mı traducir inglés
715 traducción paralela
Beni hatırlamadın mı?
Don't you remember me?
Hatırlamadın mı?
Don't you recognize it?
Beni hatırlamadın mı Jean?
You don't recognize me, Jean?
Taner'ı hatırlamadın mı? 3 ay önceye kadar burada çalışıyordu.
You don't remember Bill Tanner ; worked here till about three months ago?
Neden, hatırlamadın mı?
Why, don't you remember?
Bizi hatırlamadın mı?
You no remember me?
Hatırlamadın mı, anlatmıştı.
Don't you remember what he told us about signaling?
Beni hala hatırlamadın mı?
Still don't remember me, eh?
Hatırlamadın mı?
Don't you remember?
- Beni hatırlamadın mı?
- Don't you remember me?
- Hayır, Yargıç Turner'i hatırlamadın mı?
- No, you remember Judge Turner.
- Beni hatırlamadın mı?
- Well, don't you remember me?
Yaşlı Sofie'yi hatırlamadın mı?
Don't you recognize old Sofie?
Belki sesimi hatırlarsın Hobart. Yoksa hatırlamadın mı?
Maybe you recognize the voice, Hobart, or don't you?
Beni hatırlamadın mı?
- Don't you remember me? - Why...
- Puhu kuşunu hatırlamadın mı?
- Don't you recognise the eagle owl?
Beni hatırlamadın mı?
Don't you remember? Britches...
Bunları hatırlamadın mı?
Didn't you recognise any of it?
Beni hatırlamadın mı?
It's me! Don't you recognise me?
Hatırlamadın mı?
You don't mind?
Debbie, hatırlamadın mı?
Debbie, don't you remember?
Beni hatırlamadın mı?
Don't you know me anymore?
Hatırlamadın mı?
You don't remember?
Beni hatırlamadın mı, Jerry?
HEY. HEY!
- Beni hatırlamadın mı? Evet.
You don't remember me?
Beni hatırlamadın mı? Ben... Ben...
Don't you, don't you recognize me?
Beni hatırlamadın mı?
Don't you recognize me?
İlk başta, Diana Baring'in gerçeği söylediğine inanmıştım. Hiçbir şey hatırlamadığını söylediği zaman.
In the first place, i am fairly convinced that diana baring was telling the truth when she said she remembered nothing.
Hatırlamadınız mı?
Don't you remember?
Beni hatırlamadınız mı?
Don't you remember me?
- Bir şey hatırlamadığını mı söylüyorsun?
You mean, you don't remember anything?
Beni hatırlamadınız mı?
You don't remember me?
Beni hatırlamadınız mı?
- Don't you remember me?
Dişim ağrıyordu bir zamanlar, hatırladın mı? Dişçi verdi. Hayır hatırlamadım.
It's from the dentist, when that tooth hurt me so much, remember?
Hatırlamadın mı?
You remember.
- Beni hatırlamadınız mı?
- Don't you remember me?
Tabutu taşıyan adamların parlayan çizmelerini görünce çoktandır hatırlamadığım o korkunç his yeniden ortaya çıktı.
How I saw the boots of the pallbearers, The flashes of light. I had that feeling some lost and awful thing come over me again.
Böyle uzun bir numarayı hatırladığını ama adresini hatırlamadığını mı söylüyorsun?
You mean to say you remember a long number like that, and you can't recall your address?
Adını bile hatırlamadım.
I never even remembered his name.
Adını hatırlamadığımı söyledim.
I said I didn't recall the name!
Burgoyne'larda tanışmıştık, Mr. Shadwell, ama eminim ki beni hatırlamadınız.
We met at the Burgoyne's, Mr. Shadwell, but I'm sure you don't remember me.
Arabanın rengini hatırlamadığınızı mı söylemiştiniz?
You say you don't remember the color of the car?
- Beni hatırlamadınız mı?
- You don't remember me?
Hatırlamadınız mı?
You don't remember?
Benden hoşlanmıştın, hatırlamadın mı?
You like me, remember?
Beni hatırlamadınız mı?
Don'tyou remember me?
Beni hatırlamadınız mı, Bay Cunningham?
Don't you remember me, Mr Cunningham?
- Beni hatırlamadınız mı?
Don't you remember me?
Hatırlamadınız mı?
Don't you remember me?
Anlayamadığım hatırlamadığını söylemen.
I don't understand... when you say that you don't remember.
Benim hatırlamadınız mı?
Don't you remember me?