Isterdim ki traducir inglés
475 traducción paralela
- ama isterdim ki...
- but I wish...
Onların yerinde olmayı öylesine isterdim ki.
I wish to heaven I was in their boots.
Ona kalpten bir veda mektubu yazmayı öyle çok isterdim ki.
I should like to say farewell to her with my whole heart for her to keep.
Tamamen bana ait olmanı öyle isterdim ki.
I would have liked so much... that you belonged to me entirely.
- Çok isterdim ki...
- I look forward to....
Biliyor musun, isterdim ki- -
You know, I wish that we...
Başka ne satın almak isterdim ki?
What would I buy it with?
Bilmenizi isterdim ki...
I want you to know... ( exhales )
Bu şehirden gitmeyi o kadar isterdim ki.
- How I wish I could leave this town.
Ama önemli şeyler yapabilmeyi o kadar çok isterdim ki,... bilirsin, bir sufle pişirmek ya da kravat bağlamak yatak odası için duvat kağıdı seçmek, anlıyor musun?
But I do wish I could do things. You know, important things like cook a soufflé or pick a necktie or choose the wallpaper for the bedroom, you know?
- Bazen isterdim ki...
- Sometimes I wish...
Efendim, isterdim ki...
Sire, I wanted...
Ne... isterdim ki...
Wh... Uh, I'd like to...
İkinizle yeniden birlikte olmayı öyle çok isterdim ki... Önceden doğru düzgün beraber olamadığımız gibi.
I would so much like to be with you two again... to be together as we never were properly before.
Bu kitaptan Aristarchus'un bu konuyu nasil kavrayabildigini, o kadar çok okumak isterdim ki!
How I'd love to be able to read this book to know how Aristarchus figured it out.
Dan, elbiseler bende kalsın isterdim... ama sana maaşımdan ödeyemem çünkü... yapmak istediğim bir şey var da. Diyordum ki...
Well, Dan, I'd like to keep them but I can't pay you out of my pay yet because well, there's something I sort of wanted to do.
İsterdim Polly Teyze. Fakat hiç boya yok ki.
I would, aunt Polly, but there ain't any whitewash.
Linda, senin de onun da amacınızın ne olduğunu anlamayı çok isterdim... ama ne yazık ki anlayamıyorum.
Linda, I should like to understand what he and you are aiming at but I confess, I cannot.
burada ki ilk işimin olağan, okunabilecek bir şey olmasını isterdim.
I'd so like the first one here to be a natural, something they'd read.
İsterdim ki...
Hopefully...
Tanrı biliyor ki Bay Fabregars,... kumaşı para ödemeden almak isterdim.
God knows, Mr. Fabregars, I'd like you to have use of the draperies for free.
Bu konuda daha uygun davranmak isterdim, ancak konuştuk ve Anne dedi ki...
I wanted to do the decent thing, we talked about it, but Anne said- -
Olay şu ki, bunu memnuniyetle yapmak isterdim. Ancak...
The thing is, I'd do that gladly.
- İsterdim ki -
Monsieur, I would like you...
İsterdim ki ; bütün kadınlar, size âşık olsun. - Ne?
I'd like... all women to be in love with you.
- Tanrı şahit ki ben de isterdim.
- So do I, by God.
Dağlarda olmayı isterdim. Rüzgarı teninde hissetmek öyle harika ki.
So wonderful to feel the wind in your face.
- Dedim ki, bilmek isterdim...
- I said I'd like to know...
Şöyle bir roman olsun isterdim ; İçinde bir adamı seven bir kadın var. Ne var ki, adam onu sevmiyor.
I'd like a novel about a woman who loves a man, but the man doesn't love her.
Bunu ne kadar isterdim, ama bu bizden çaldığı ilk ihale değil ki.
I'd like nothing better. It's not the first one he's taken.
Tartışmaya katılmak isterdim ama itiraf etmeliyim ki bunun için henüz hazırlıklı değilim.
I'd have joined the debate but that would have required a confession I'm not prepared to make.
Tabi ki isterdim.
I sure do.
Bunu sizinle tartışmayı çok isterdim, Bay Hilliard. Ama görüyorsunuz ki yapamam.
I'd love to discuss that with you, Mr. Hilliard, but you see, I can't.
İsterdim ki bir kez rüyalarımda iyi bir şey yapayım.
You know what? I wish just for once I could get myself to do something good in my dreams.
Evet. Merrye ailesinden diğer bazı fertlerin yerini bilmek isterdim Titus W. Merrye'nin iki kız kardeşi ve bir erkek kardeşi ki sanırım ismi de Nedric Merrye, yaşıyorlarsa tabii.
Yes, I would like to know the whereabouts of certain other members of the Merrye family, the two sisters of Titus W. Merrye and brother named, I believe...
İsterdim ki... Sadece hakedenleri öldürmüş olayım.
I'd like to... think that I've only killed bad people.
İsterdim ki...
I'd like to...
Burada kalarak bayan arkadaşınızın gelişimini izlemek isterdim. Korkarım ki kalmak zorundasınız.
I'd love to stay and see how she works out but... I'm afraid you'll have to.
Ben de benimkini giymek isterdim fakat o zamandan beri öyle kilo aldım ki, giymek yakışıksız olurdu.
I would have worn mine too but I've filled out so much since then that it's practically indecent.
İsterdim ki ben...
I just want it to be so...
Şey, isterdim, ama anlamaya çalış, benimle nasıl kalırsın, ben de sıcak bir yuva yok ki?
well, I would love to, but try to understand, how can you stay with me if I have neither house nor home?
Josh, şuna inan ki seninle başka şartlar altında karşılaşmayı çok isterdim.
Josh, I wish I had known this man, not the mercenary.
İsterdim ama ne yazık ki başka meşgalelerim var.
I do, unfortunately, have other occupations.
Aslında isterdim ki...
I only wish...
İsterdim ki Sandy denen o çocuğun dağlara karşı sallanışının resmini yapsın.
I wish he'd painted that boy Sandy hangin'up so decoratively against the mountains.
Eğer karşılaştırmaya başlarsak bil ki senin yerinde olmak isterdim.
- Oh, yes, I do! - Oh, yes, I do! Help!
Utanacağınızı bilsem, yüzünüze tükürmek isterdim ama ondan da anlamazsınız ki siz.
You have to! My kids! - My kids can't stay in streets!
Her zaman o kadar hoş görünürdün ki, ben de güzel olmak isterdim.
I always wanted to be beautiful like you.
- Tabii ki, isterdim.
- Of course, I should like to.
- İsterdim ki...
- I could...
- İsterdim ki...
- I wish...