Keşke bilseydim traducir inglés
748 traducción paralela
Keşke bilseydim, ama hiçbir fikrim yok! Üzgünüm!
[Chang] I wish I knew, but I don't have a clue.
Keşke bilseydim.
If only I'd known.
Kabul ederek doğrumu yaptığımı keşke bilseydim...
I wish I knew if I was right when I agreed...
Keşke bilseydim.
I wish to heaven I knew.
- Keşke bilseydim Randolph.
- Well, if I only knew, Randolph.
Keşke bilseydim.
I wish I knew.
Keşke bilseydim, Watson.
I wish I knew Watson.
Keşke bilseydim Bayan Stevenson.
I wish I knew, Mrs. Stevenson.
Sabah elbiselerim hakkında ne yapabileceğimi keşke bilseydim.
I wish I knew what I was going to do about clothes in the morning.
Keşke bilseydim.
Wish I could.
Burada ne yapıyordu acaba? Keşke bilseydim.
What was he doing here, I'd like to know.
Keşke bilseydim.
I wish I knew
Sabrina, keşke bilseydim.
Sabrina, if I'd only known.
Van Stratten... annemin mezarı üzerine yemin ederim... keşke bilseydim.
Van Stratten... on my mother's grave, I swear to you...
- Keşke bilseydim!
- I wish I knew!
Keşke bilseydim...
If I'd only known...
Keşke bilseydim Arthur.
What do we wish for?
Keşke bilseydim, milyonlarcasını üretebilirdim.
I wish I knew, I could make millions manufacturing it.
Keşke bilseydim ne olduğunu.
I wish I knew what, exactly.
Keşke bilseydim.
I wish to God I did.
Keşke nereden başlayacağımı bilseydim.
Oh, i see. Uh... oops.
Keşke bu lavaboyu kimin kırdığını bilseydim.
I wish i knew who broke that basin.
Keşke o zaman bilseydim.
I wish I'd known it then.
Keşke geçen hafta Colony'de ne olduğunu bilseydim.
If only he knew what happened last week at the Colony.
Keşke bunu bilseydim!
I wish I had known it!
Keşke Bay Leland'ın nerede olduğunu bilseydim.
I wish I knew where Mr. Leland was.
- Çok geç olmadan ondan kurtulmalısın. Keşke bunun nasıl olacağını bilseydim.
You gotta make him let loose of you before it's too late.
Keşke size güvenebileceğimizi bilseydim.
I wish I knew we could trust you.
Keşke daha fazlasını bilseydim. Ama korkarım bilmiyorum.
I wish I knew some more, but I'm afraid I don't.
Keşke bugün geleceğini bilseydim.
I do wish I'd known you were coming in today.
Nereden geldiğini, nereye gittiğini, ne iş yaptığını bilseydim keşke.
If I only knew where you came from, where you go, what you do.
Keşke bunu seni tanımadan önce bilseydim.
Too bad I didn't know that before I met you.
Keşke yüzme bilseydim.
I wished I could swim.
Keşke her zaman anneni kızdırmaktan bu kadar zevk aldığını bilseydim.
I wish I knew why you always take such pleasure in annoying your mother.
keşke nasıl yapıldığını bilseydim.
If I only knew how.
Keşke ben bilseydim!
I wish I knew!
- Keşke bilseydim.
- I wish I knew.
- Keşke sırrını bilseydim.
- I certainly wish I knew her secret.
Keşke kim olduğunu bilseydim.
I wish I knew who you really are. I wish
Keşke uçakta olduğunu bilseydim.
- Oh, yes? I wish I knew she was on the plane.
Keşke yaranın durumunu bilseydim, fakat...
Wish I knew how bad you are hurt, but...
Keske bilseydim ama...
I wish I did, but...
Keske cevabini bilseydim.
I wish I could answer that.
Keske bilseydim Jimmy.
I wish I knew, Jimmy.
Sizi kurtarmanın yolunu da bilseydim keşke.
I wish I could get you fellas out too.
Keşke onun hakkında daha çok şey bilseydim.
I wish I knew more about her.
Böyle işler yaptığınızı keşke daha önceden bilseydim.
I wish I'd known before that you did this kind of work.
Keşke bilseydim...
I wish I knew.
- Keşke ne yaptığımı bilseydim.
Ιf onΙy Ι'd done what Ι had to do.
Keşke bizim için ne planladıklarını bilseydim.
I wish I knew what they were planning for us.
Keşke Daleklerin bizden neden nefret ettiklerini bilseydim.
If only I knew why the Daleks hated us. If I knew that, I...