Long island traducir inglés
1,042 traducción paralela
Long Island, cahil.
Long Island, you ignoramus.
Great Neck, Long Island arıyor.
Great Neck, Long Island calling you.
Ve Montreal de Long Island'a çok uzak değil.
And Montreal isn't too far from Long Island.
Long Island Sound'da bundan daha çok sallanırız.
We do a lot more rolling than this on the Long Island Sound.
Bir kıyafet balosu, Long lsland'daki yazlık evde.
A costume ball, actually, at the summer house on Long Island.
- Bu kargaşa da ne? - Long Island.
- What's the disturbance?
İyi...
- Long Island. Oh, well.
Long Island'da, Fariman'larda.
On Long Island, at the Fairmans'.
Long İsland'taki güzel ve lüks ev ile orada oturan güzel ve durumu iyi aileyi desteklediğin para?
Money you pay for a nice, fat house on long island and the nice, fat family you support there?
Boşanma kağıtlarını aldığım gün Long Island'da kulüpte çalışıyordum.
The day I got the divorce papers I was working at a club and I couldn't go on.
Demek ki Long Island'a gidiyorlar, zengin arkadaşlarının yanına.
Aha, heading for Long Island and their rich society friends.
Mark McPherson - Long Island'taki şu Babylon kuşatması.
Mark McPherson- - the siege of Babylon, Long Island.
- Oh? Long Island'dan bir satıcının karısı.
A salesman's wife from Long Island.
Long Island kıyılarını ilk kez gördüğümde...
First time I saw shore.
Doktor Weeks.
- Dr. Weeks. - Long Island.
Long Island kıyılarını ilk kez gördüğümde...
First time I saw shore, then...
İlk bilgilerimiz, Long Island kıyılarındaki... ailenin eski evi önünde oynayan çocuklardan geliyor.
Our first information came from some children who were playing in front of the old family home on Long Island Sound.
Valley Stream, Long Island.
Valley Stream, Long Island.
Bay ve Bayan Charles Martin Valley Stream, Long Island'da... 3 Ocak'ta evliliklerini duyurmaktan onur duyar.
Mr. And Mrs. Charles Martin take pleasure in announcing their marriage... January 3rd in Valley Stream, Long Island.
Sonra Miami, Florida'ya bir düğün gezisi... Valley Stream, Long Island, New York'taki evlerine adım atacaklar.
After a wedding trip to Miami, Florida... they will make their home in Valley Stream, Long Island, New York.
Onu yanımda Long lsland'a götüreceğim.
I'm gonna take her back to Long Island with me.
Nerede?
- Where? - Port Washington. That's in Long Island.
Long Island'da.
Oh, yeah.
Long Island'da okula gidiyor.
Oh, I keep him in a school in Long Island.
Long Island'daki sanatoryumu öneriyorlar.
They've recommended a sanatorium in Long lsland.
Yazı, New York'un 30 km batısında kalan Long Island Sound'un yakınlarındaki o küçük ve hareketli adada geçirme kararım tesadüf eseriydi.
It was by chance that I decided to spend the summer on that slender, riotous island that juts out into the Long Island Sound,
Diğerleri otomobilleriyle Long Island'a gelip, kendilerini her nasılsa Gatsby'nin kapısında, girebilmenin tek koşulunun basitlik olmak olduğu bu partilerde bulurlardı.
They got into automobiles which bore them to Long Island, and somehow they ended up at Gatsby's door, come for the party with a simplicity of heart that was its own admission ticket.
- Long Island'da mı oturuyorsunuz?
- You live down on Long Island, too?
Burada yüzemezlerse, Cod Burnu'nda, Hamptons veya Long Island Plajlarında yüzmek isteyeceklerdir.
If they can't swim here, they'll be glad to swim at the beaches of Cape Cod the Hamptons, Long Island.
Long İsland'ın sonudur orası.
That's the end of Long Island :
- Long Island'da.
- Long Island.
Long lsland Dişçi Birliğinde çavuştu.
He was sergeant-at-arms at the Long Island Dentist Guild.
Hödük görmeye Long lsland'a gitmek istemiyorum.
I don't wanna go to Long Island to see hicks.
Geçen hafta sıcak değildi, Long Island adamlarına karşı.
Wasn't so hot last week against those Long Island guys.
Bu Long Island adamlar.
It's those guys from Long Island.
Gittiğimiz yer de, Long Island'daki iç karartıcı korkunç Katolik kiliselerinden biriydi papazı komünizm ve doğum kontrolünden bahsederdi.
And it was one of those - one of those awful, dreary Catholic churches on Long Island... where the priest talks about communism and birth control.
Yazı Long Island'da ailemle beraber geçiriyordum İskoçya'da Findhorn adı verilen topluluğu duydum, bitkilerle meditasyon yapıyor, konuşuyor ve şarkı söylüyorlarmış.
- I was spending, uh, the summer on Long Island with my family... and I heard about this community in Scotland called Findhorn... where people sang and talked and meditated with plants.
Long Island, Montauk'da oldu ve dokuz kişi kadardık, çoğunluk erkekti.
It was out at Montauk on Long Island... and there were only about nine of us involved, mostly men.
Locust Valley, Long Island, Bahamalar Johannesburg, Roma, San Francisco ve bu da başını sokacağı ufak bir yer.
Locust Valley, Long Island, the Bahamas... Johannesburg, Rome, San Francisco... and this little pied-à-terre. Peter Van der Veer.
Hem de Long Island'da yaşıyor!
- And living in Long Island!
Belki beşinci bir karakter ekleriz, Long Island tarzı bir detektif.
Maybe we should bring in a fifth character, a detective, a Long Island version...
Ama Long Island tarzı bir detektifimiz hiç olmayacak.
But we're not going to have a Long Island detective.
Orada kal, Long Island ışığı.
Hang in there, Long Island light.
Bay Caswell, tanıştırayım Dr. Elliot West, Long Island Üniversitesi Ruhsal araştırma enstitüsünden
Mr. Caswell, let me introduce Dr. Elliott West, of the Institute for Psychic Research State University Long Island.
Bu evin kendisi gerçek bir Long Island antikası.
The house itself is a real Long Island antique.
Long lsland'da Bay ve bayan Henry Porter Sutton'ın düzenledikleri... tipik bir parti, hayatın patronlarını.... biraraya getiriyor.
One typical party occurs at the Long Island estate... of Mr. And Mrs. Henry Porter Sutton... socialites, patrons of the arts.
Efendim, eğer hiçbir endişesi yoksa, neden Long Island'da inzivaya çekildi?
If he has no worries, why has he retreated to his place on Long Island?
Amity Adası, uzun zamandan beri temiz havası, temiz denizi güzelim kumsalları ile tanınmaktadır.
Amity Island has long been known for it's clean air, clear water beautiful white sand beaches.
-... çok zaman geçti.
- Mouse Island. ... so long ago.
Beth, Peru'dan ton balığı ve İspanyol zeytinleri ile doldurulmuş bir ördeğe ne dersin?
Hey, Beth. How about a little Long Island duckling? Hmm?
Martha's Vineyard'a gittim. Kumsalda uzun yürüyüşler yaptım. Kumullara tırmandım, adayı bisikletle dolaştım.
Went to Martha's Vineyard, long walks on the beach, hiked over the dunes, crisscrossed the island on bicycles.