Musa traducir inglés
1,431 traducción paralela
Musa, Döller senin için yepyeni makarnadan resimler yaptılar.
Moses, the Squirts have made you tidings of macaroni pictures. They should be here any second.
Yüce ve onurlu Musa, arzun nedir, biz çocuklarından?
Great and honorable Moses what do you desire from us, your children?
— Bir impürite mi dedin, Musa?
An impurity, Moses? This child here is not kosher.
Yahudi olmayan biri Yahudi İzcilerin içine sızdı ve Musa'nın yüzünü gördü!
A non-Jew has infiltrated Jew Scouts and looked upon the face of Moses.
Bu kabuğa gir, Musa!
Into the conch shell, Moses!
— Musa'yı serbest bırak, hemen!
Release Moses now!
Musa ne der sonra?
What would Moses say?
Musa kör inanç kabuğuna sonsuza kadar hapsedildi!
! Moses is trapped for all eternity in the Conch of Blind Faith.
Musa!
Moses!
Musa, şey, ben, eğer herhangi bir rahatsızlık verdiysem özür dilerim.
Moses... I... I apologize for any inconvenience.
Hz. Musa'nın yarı otomatik silahları methedişini izleyebiliriz.
We can watch Moses extol the virtues of semi-automatic weapons.
Musa, Firavun'dan insanlarını bırakmasını iste.
Moses, ask Pharaoh to let your people go.
- Musibet getirmeye devam et, Musa.
- Keep that plague coming, Moses.
Şimdi olmaz, Musa!
Not now, Moses!
Ben başveziriniz Musa. Beni hatırlayamadınız mı?
I'm you Grand vizier, Moussel.
Bu isa, bu da Musa.
Jesus this, Moses that.
"Musa'nın, İsa'nın mucizeleri vardı."
" Moses had miracles, Jesus had miracles.
Daha öce de Allah'ın sözlerine ve elçilerine inanılmıştı... örneğin Hz. Musa ve Hz. İsa...
It believes that God had revealed himself, his word, to mankind many times... to Moses, to Jesus, for example, and... but each time people went astray.
Bu bir ikon düşmanlığıydı, her ne kadar peygamberlik kabilinden bir şiddet gibi görünse de İslam inancında çok önemli bir yere sahiptir. Musa'nın Sina'daki putperestliği gördükten sonra tabletleri kırması ya da Hz.
So, this act of iconoclasm, then, is seen as an act of prophetic violence that has just as much importance in Islamic tradition as Moses's breaking of the tablets when he saw the idolatry at Mt Sinai
Hazreti Musa gelip trafiği yaramadı.
Moses wasn't available to part the morning rush hour.
Musa Deyell.
Moses Deyell.
Musa mı?
Moses?
Musa Deyell ;
Moses Deyell ;
Bu sistemi ben yapmadım Musa, sadece içinde yüzüyorum.
I didn't create the system, Moses, I just wallow in it.
Sağ ol Musa, ilgin için.
Thank you, Moses, for your concern.
Evet, Musa'nın da zekâsı çok meşhur değildir.
Yeah, Moses here is not known for his mental muscle.
- Hoşça kal Musa.
- Goodbye, Moses.
Bu, Musa şortla gezdiğinden beri böyle zaten.
That's been going on since Moses wore short pants.
İncil'deki tek pislik, Musa Kızıl Deniz'i yardığında Firavun'un kıçından çıkandır.
Only shit in the Bible came out of Pharaoh's ass when Moses parted the Red Sea.
Peki ya Musa ve İbrahim?
What about Moses and Abraham?
İşte o zaman Musa... şu yakışıklı siyah adama benzeyebilir.
We might have Moses looking like this fine black man, right here.
Musa bey, umarım yarınki teste hazırlıklı gelirsiniz.
Mr. Moses, I expect you'll be ready for your quiz tomorrow.
Araplar Toledo'yu aldığında Mağribli Musa Masa'nın görüşünden saklandığını görünce çok şaşırmış.
When the Arabs conquered Toledo, Musa the Moor was so astonished when he saw the Table that he hid it from sight.
Doğru, Musa, uzun sıska bir Arap.
Right, Musa, the tall skinny Arab guy.
" Ve Tanrı Musa'ya dedi ki :
" And God said unto Moses :
Musa bu iki emri dağdan cebinde bile indirebilirdi.
Moses could have carried them down the hill in his fucking pocket.
Musa, bu adamların beyannameleri öğleye kadar yetişir mi?
Musa, will these guys'declarations be ready by lunch time?
Hakikaten ha Musa, bu işi yetiştirmemiz lazım.
Really, Musa, we do have to get this job done on time.
- Sen çıkmıyor musun Musa?
- Aren't you leaving, Musa?
Musa, nerdesin ya?
Musa, where on earth have you been?
Valla Musa kardeş, ben kötü bir insan değilimdir ; ama biraz sertimdir.
Look, Musa. I'm not a bad guy. Just a bit rough, that's all.
Şimdi Musa kardeş...
Well, brother Musa...
Neyse uzatmayalım, bir gün çantasını karıştırdım inanmayacaksın Musa kardeş, tam beş milyar liralık piyango bileti buldum.
Anyway, to cut a long story short, I went through her bag one day. You won't believe it, I found a lottery ticket worth TL 5 billion.
AsıI mesele şu : Bu kadarcık dayak öfkemi kesmedi, Musa kardeş,
But the point is,... beating her up hasn't stopped me feeling angry.
Sen bu işi bitirmişsin Musa kardeş, en kralı sana vız gelir artık.
You've cracked it, Musa. You're the best.
- Musa, kötü bir şey filan mı yaptım?
- Musa, did I do something wrong?
Musa.
Musa!
Musa, dur dedim!
Musa, I said stop it.
Musa için yapılan o makarnadan resimlere hemen ihtiyacımız var!
We need those macaroni pictures for Moses right now!
Özür dilerim, Firavun. Sanırım Musa'nın size söyleyeceği şeyler var.
I think Moses here has something to ask you.
Pekâlâ, Musa.
I have an idea.