Nin başı dertte traducir inglés
121 traducción paralela
- Charley'nin başı dertte.
- Charley, he's in trouble.
Gonji'nin başı dertte!
Gonji's in trouble!
Posey'nin başı dertte!
Posey's got trouble!
Tseng'nin başı dertte, benden seni bulmamı istedi
Tseng is in trouble and has asked me to find you
Mavi Bayrak 2'nin başı dertte.
Blue Flight Two, in trouble!
İkinci rauntta Rocky'nin başı dertte.
Rocky's in trouble in round two.
- Mahoney'nin başı dertte.
- Mahoney's in trouble.
Lütfen. Charlie'nin başı dertte ve orada çok hasta bir küçük kız var.
Charlie's in trouble, and there's a little girl real sick.
Charlie'nin başı dertte.
- Charlie's in trouble.
- Enginar Kalbi'nin başı dertte.
- Artichoke Heart is in danger.
Ama Jenny'nin başı dertte. Ve o kız benim için..
And that girl means more to me than...
Amy'nin başı dertte.
Amy's in trouble.
Kimberly ve Trini'nin başı dertte.
ZORDON : The girls are in trouble.
Jimmy'nin başı dertte, Lois.
Jimmy's in trouble, Lois.
- A.J.'nin başı dertte.
- A.J.'s in trouble.
- A.J.'nin başı dertte değil.
- A.J.'s not in trouble.
Eddie'nin başı dertte...
Eddie's in trouble...
Robbie'nin başı dertte olabilir.
That means Robbie's in trouble.
Bakın Reggie'nin başı dertte.
Look, Reggie is in big trouble.
- Phoebe, Andy'nin başı dertte.
- Phoebe, Andy's in trouble.
Maxie'nin başı dertte.
Maxie's in trouble!
Denny'nin başı dertte mi?
Is Denny in trouble?
Sachi'nin başı dertte!
Sachi's in trouble!
Buffy'nin başı dertte!
Buffy's in trouble!
Phoebe'nin başı dertte.
Phoebe's in trouble.
Eve'nin başı dertte olduğu için mi geri aramadığı için mi?
Because Eve's in trouble or because she didn't call back?
Betty'nin başı dertte!
Betty's in trouble!
Sydney'nin başı dertte.
Sydney's in trouble.
- Mary'nin başı dertte.
- Mary's in trouble.
Zebedee'nin başı dertte!
Zebedee's in trouble!
Harmony'nin başı dertte.
Harmony's in trouble.
Dorothy'nin başı dertte.
Dorothy's in trouble.
- Sydney'nin başı dertte.
- Sydney's in trouble.
- Bir 747'nin başı dertte.
- There's a 747 in trouble.
- Dixie'nin başı dertte!
- Dixie's in trouble!
İngiltere'nin başı dertte.
England seem to be struggling now.
- Abby'nin başı dertte mi yoksa?
- Is Abby in some kind of trouble?
Allenbury'nin kızıyla başınız dertte.
You're in a jam over the Allenbury girl.
Bay Foley'nin başının yine dertte olduğunu bilmiyordum.
I didn't know Mr. Foley was in trouble again.
Rimspoke'nin başı kesinlikle dertte.
Rimspoke is clearly in trouble.
Sammy'nin başı yine Bayan Chambers ile dertte.
Sammy's in trouble with Miss Chambers again.
Biliyorsun, Tony'nin başı büyük dertte.
You know, Tony's in big trouble.
Valerie'nin başı büyük dertte.
Valerie is in trouble. Serious trouble.
Ve Corey'nin de başı dertte.
And Corey is in trouble.
- Eğer Melanie'nin aletini aldıysa, başımız büyük dertte.
TALK ABOUT CONCEIVING THE INCONCEIVABLE. OR IS IT THE OTHER WAY AROUND?
Biri Suzuki'nin başının sizin çeteyle fena halde dertte olduğunu söylemek için beni aradı.
Someone called to say Suzuki was in big trouble with your gang.
Jenny'nin de borularıyla başı dertte ama evinin değil.
Jenny has plumbing problems. Not her house.
Buffy'nin başının dertte olduğunu nereden bildin?
- About Buffy. How did you know she was in trouble?
Ne yazık ki kurallar, bu tatlı, yaşlı bayana yardım etmemize izin vermiyor. Büyükanne'nin başı dertte, Buzz!
Oh, no!
Jai'nin başı büyük dertte...
Jai is in deep trouble...
Joey'nin başı yine dertte mi?
Joey's in trouble again.