English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ P ] / Paramount

Paramount traducir inglés

366 traducción paralela
Çok büyük önemi olan bir şey...
It is of paramount importance- -
- Kim? - Paramount two'daki William Powell. - Evet, doğru ya!
Listen, you, someday you may be forced to remember when I tried to be friendly.
Paramount Eczanesi az önce, Roy Earle olduğu iddia edilen bir adam tarafından soyuldu.
Paramount Drug Store has just been held up... and robbed by a man identified as Roy Earle.
"Birleşik Devletlerin egemenliğini savunacağıma, onu bir eyalet veya bölgeye sadakatimden üstün tutacağıma yemin ederim Tanrı yardımcım olsun."
"I swear to maintain and defend the sovereignty of the United States as paramount to all allegiance or fealty I may owe to any state or territory so help me God."
Paramount'a verdiğim bir hikayem vardı.
I had an original story kicking around Paramount.
- Bay DeMille'in kendisine ver.
Take the script to Paramount and deliver it to Mr. DeMille in person.
- Arayan Paramount. - Kim?
- Paramount is calling.
Paramount Stüdyoları.
Paramount studios. Now!
İlginç bir şekilde, Paramount'tan birkaç acil telefon daha gelmişti.
Incredible as it may seem... there had been some more of those urgent calls from Paramount.
Ben olmasaydım işi olmazdı, çünkü bensiz Paramount olmazdı.
Without me he wouldn't have any job... because without me there wouldn't be any Paramount studio.
Paramount'tan gelen telefonların nedenini öğrendim.
I just found out the reason for all those phone calls from Paramount.
Paramount News Prenses Ann'in Londra'ya yaptığı ziyareti özel haber yaptı.
Paramount News brings you special coverage of Princess Ann's visit to London.
Saat geç, ama eminim MGM, Fox, Paramount şirketleri bu haberle uyanmaktan hiç şikayetçi olmazlar.
It's late, but I'm sure MGM, Fox, Paramount and the rest will be happy to have me wake them up with the news
Paramount'tan yeni bir kız var.
There's a new little girl from Paramount.
Model her zaman en önemlisidir.
The subject is always paramount.
Ben Jackie Mulchen, Paramount'daki tüm yapımların sorumlu yapımcısı.
I am Jackie Mulchen, the executive producer in charge of all productions here at Paramount.
Paramount'un bunu istediğini de biliyorsunuz.
And you know that Paramount want it.
Paramount, MGM, Columbia.
Paramount want it. MGM want it.
Bu hikayeyi bu ekrana koyma cesaretini gösterdiği için Hollywood'daki Paramount Pictures'a teşekkür ederiz.
We thank Paramount Pictures in Hollywood for having the courage to put this on the screen.
Paramount Film Şirketi'ne,
Memorandum to Paramount Pictures,
Ben denizi ilk kez Paramount filminde gördüm.
I first saw the sea at Paramount.
Sözde kadının güzelliği olağanüstüdür.
It's as if a woman's beauty is paramount.
Senin de, film şirketinin de canı cehenneme!
Paramount and Metro can go to hell! And you too, darling! Yes, you too.
Savaşa yeni katılmanız büyük önem taşımaktadır.
Your coming fresh into the battle now is of paramount importance.
Paramount'la anlaşmak üzereyiz, Universal ilgileniyor, ve biz bu şehirde patlama yapıp, Beverly'de havuzlu ve baharat bahçeli güzel bir evde yaşayacağız, bütün varlıklılığımızla ve çocuklarla, Ro.
Paramount's right where we want them, Universal's interested, and we're gonna blow this town and be in beautiful Beverly with a pool and a spice garden, the whole schmeer, and kids, too, Ro.
Mürettebatın güvenliği çok önemli.
The safety of the crew is now the paramount issue.
Soruşturması Yıldız Filosu gündeminin öncelikli konusu olabilir.
The interrogation of that may be of paramount importance to Starfleet.
Bunun için başka nedenler var.
Such criticism isn't censure. They have another paramount.
Fox ve Paramount ilgileniyor.
Fox and Paramount are interested.
Savunma en yücedir.
Defense is paramount.
- Paramount'a.
- Paramount.
Bayanlar baylar, Paramount'un en iyi stüdyo yöneticilerinden...
Ladies and gentlemen, one of Paramount's fine studio executives...
Ve şimdi de baylar, hepimizin sabırsızlıkla beklediği bayan, Lili Marlene'e Amerika'nın cevabı,...'... sahne, beyaz perde, radyo,...''... endürstriyel gösteriler ve su dansı yıldızı,...'
And now, gentlemen, the lady we've all been waiting for, America's answer to Lili Marlene...'... the star of stage, screen, radio,'industrial shows and aqua pura...'direct from the Radio City Music Hall'the Roxy Theatre and the Brooklyn Paramount...'
Paramount'tan Bob Evans sizi yolladı, değil mi?
Bob Evans from Paramount sent you, didn't he?
Ernestina, duygularımızın önemli olduğunu biliyorum ama evliliğin bir de yasal ve sözleşme yanı var ki, bu...
Ernestina, I know our private affections are the paramount consideration... but there is also a... legal and contractual side to matrimony which is...
Paramount ilgileniyor.
Paramount's interested.
Bir Cizvit'in en büyük yemini itaat yeminidir.
The paramount vow of a Jesuit is a vow of obedience.
Ekselanslarına iletmem gereken çok önemli bir şey var.
I have a communication of paramount importance to impart to His Excellency.
Bunun kötü olduğunu düşünüyorsan Paramount'ta neler olduğunu görmelisin.
You think this is bad, you should see what's going on at Paramount.
Paramount mu?
Paramount?
Şu an en büyük sorunun telefon etmek değil kendini FBI ajanı olarak tanıttığın için 10 yıl yatacak olman.
What should be of paramount importance to you right now is not the phone call but the fact that you're gonna spend 10 years for impersonating a federal agent.
Hukuk en yücedir.
The law is paramount.
En önemlisinin bebeğin hayatı olduğunu söylediniz.
You said the baby's life was paramount, didn't you?
Bize aşırı dozdan ölmüş bir ceset bıraktı,.. ... bu eyalette bu cinayetin dik alası demektir.
She left us with an OD'd stiff, which is paramount to a murder beef in this state.
Rutubet çok önemlidir.
See, humidity is paramount.
" Paramount Pictures sunar Ucube.
" Paramount Pictures presents The Freak.
Paramount olmaz sizi pislikler!
Not the Paramount, you slime balls!
Ve şunu söylemeliyim ki tarihi sınırlarımızı korumak bizce çok önemli.
And you have my word. We only desire to defend our historical frontiers. That's paramount.
Paramount.
Paramount.
Arabayla senaryoyu Paramount'a götürmeni istiyorum.
I want you to get out the car.
Paramount sinemasında.
The Paramount Theater, who did it?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]