Problemo traducir inglés
260 traducción paralela
Evet tabii. Sıkıntı yok.
Oh, yeah, sure, uh, no problemo.
No problemo. ( Sorun değil. )
no problemo.
Probem değil.
No problemo.
No problemo.
No problemo.
Hiç sorun değil.
No problemo.
´ Problem yok. ´ de.
You say, "No problemo."
Ayıp ettin, DW.
No problemo, DW.
Ayıp ettin.
Ha-ha. No problemo.
- Sorun yok, Amci Herb.
- No problemo, Unky Herb.
"Hey, sorun değil, Batman."
"Hey, no problemo, Batman."
Sorun değil, Batman.
No problemo, Batman.
Mali yılın başında düşseydi sorun olmazdı.
Had he done it at the start of the fiscal year, no problemo.
- Problem değil.
- No problemo.
Sorun değil dostum Bart. Ben ondan kurtulurum.
Hey, no problemo, Bart-dude. I'll get rid of it.
- Sorun değil.
No problemo.
- Sorun yok.
No problemo, babe.
- Sahte olduğumuzu anlayacaklar.
No problemo. - They're gonna know we're bogus.
Sorun mu bu senin için?
Is that a problemo?
Pekala.
No problemo.
No problemo.
- Yes, sir.
- Güzel.
No problemo.
- Tamamdır.
- No problemo.
Yok yok, sorun değil Mikey.
- No, no, no. No problemo, Mikey. - Don't worry about it.
Hiç problem değil.
No problemo.
Pas de problemo.
Pas de problemo.
- Burada problem nedir? - Problem?
- What seems to be the problemo here?
Problem yok memur bey.
- There's no problemo, officer.
No problemo.
Sure. No problemo.
Çünkü burada tekne kiralayabileceğimiz bir yer varmış diye okudum.
-'Cause I read about this place that rents boats - - A beaucoup problemo, Calvin.
- Sorun yok.
- No problemo.
( Bu dinle ilgili birkaç sorunum var. ) "lch habe einen kleinen problemo... avec diese Religione."
"Ich habe einen kleinen problemo avec diese Religione."
Rica ederim.
No problemo.
Sorun yok.
No problemo.
Sorun yok!
No problemo.
Fikir mi değiştirdiniz?
You change mind? No problemo.
- Hiç sorun değil.
- No problemo.
Sorunum onlar gibi olamamam, bu yüzden onlara benzemek istiyorum.
Problemo is, I'm not as like them as I'd like to be.
No problemo!
No problemo.
Problem bay Minion, mucho grande problemo.
A problem, Mr. Minion, as in mucho grande problemo.
Sorun değil, dostum.
I'm sorry. No problemo, amigo.
Hiç önemli değil.
Look, no problemo.
- "Problem" yok.
- No "problemo."
"Problem" yok.
No "problemo."
Elbette.
No problemo.
- Bir şey değil.
- No problemo.
Sorun değil.
No problemo.
Sanirim S.T.A.R. laboratuvarlari da biliyor bu durumu.
- No problemo.
Şu "karşıla ve at" olayı.
Oh, the old "greet and toss." No problemo.
Hiç sorun değil.
Oh, no problemo.
Beni bağışla. No problemo, dostum.
Forgive me.
Şey, ah...
No problemo, man.