English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ S ] / Söz veriyor musun

Söz veriyor musun traducir inglés

650 traducción paralela
O karışımı bir daha yapmayacağına söz veriyor musun?
You'll promise at least never to mix this drug again?
- Söz veriyor musun?
Will you promise?
Stockholm'de buluşacağımıza söz veriyor musun?
You promise we'll meet again in Stockholm?
- Vefakar bir insan olacağına söz veriyor musun?
- Do you promise to be a loyal subject?
Söz veriyor musun?
You give word?
- Söz veriyor musun? - Evet, Francesco. Hiçbir zaman korkmayacağım.
- Yes, Francesco, but I've never been afraid, ever.
- Söz veriyor musun?
- Is that a promise?
Söz veriyor musun?
You promise?
Söz veriyor musun?
Now, you promise?
- Söz veriyor musun?
- We have your word?
Doğruyu söyleyeceğine söz veriyor musun?
Do you swear to answer the truth?
- Söz veriyor musun?
- You promise?
Söz veriyor musun?
Do I have your word?
- Söz veriyor musun?
- Have I your word?
Bana anahtarı vereceğine söz veriyor musun?
You promise to give me the key?
- Söz veriyor musun?
- You promise? - Yes, I promise.
Anders ve Anne evlenip çocukların yuvası olana kadar, yaşamaya söz veriyor musun?
Will you promise me that you will live until Anders and Anne are married, so that the children have a home?
- Söz veriyor musun?
You promise?
- Söz veriyor musun?
Now, do you promise?
- Söz veriyor musun?
Do you promise?
- Söz veriyor musun?
- Honest to goodness?
- Evet. Katsumi, bu adamı yaşadığın sürece kocan olarak kabul edeceğine Tanrı'nın huzurunda ve yasalar önünde ikinizin de yaşadığınız sürece ona bağlı ve sadık kalacağına iyi günde ve kötü günde her zaman onun yanında olacağına söz veriyor musun?
Katsumi, wilt though have this man to thy wedded husband, to live together after God's ordinance in the holy state of matrimony, love him, comfort him, honor and keep him, in sickness and in health,
Kapıyı sıkı sıkı kilitleyeceğine söz veriyor musun?
You promise you'll lock the doors immediately? I promise.
Söz veriyor musun
Promise?
Belirttiğin bu şartları yerine getireceğine söz veriyor musun?
As to these conditions you state, do I have your word?
Bu iş bittiğinde silahını geri vereceğine dair söz veriyor musun?
I have your word you'll return your gun when this is over?
Tam anlamıyla eşit, iyiliğe karşı iyilik. Bir centilmen olarak bana söz veriyor musun?
Equally, favor for favor, you give me your word as a gentleman?
Ömrünüz boyuca sevmeye ve korumaya söz veriyor musun?
To love and to cherish to have and to hold, so long as you both shall live?
- Buna söz veriyor musun?
- You promise that?
Eğer kazanırsak bana saki ısmarlamaya söz veriyor musun?
You promise to treat me to sake if we win?
Bana itaat edeceğine söz veriyor musun?
You promise to obey me?
- Kılları örmeyeceğine söz veriyor musun?
Promise not to split hairs about it?
Söz veriyor musun?
Is that a promise?
İyileşeceğine söz veriyor musun?
Do you promise me you'll get better?
Bunun için ne gerekiyorsa yapacağına söz veriyor musun?
Yes. Promise me. I promise, Rodrigo.
- Söz veriyor musun?
I have your word?
Beni salacağına söz veriyor musun?
Can you give me your word that you'll let me go?
Söz veriyor musun?
Will you promise?
Söz veriyor musun?
Don't scream. You promise?
- Söz veriyor musun?
- You promise me?
Ziyaretime geleceksin, söz veriyor musun Michelle?
Do you promise it? ... eh, Michel?
Öyleyse bizi ziyaret edeceğine söz veriyor musun?
So do you promise? Will you come to visit us?
Arthur, bu kadını eş olarak kabul ederken..... evlilik kurumunun gerektirdiği gibi yaşatacağına,..... sevmeye, bakmaya,..... hastalıkta ve sağlıkta yanında olacağına,..... yaşadığın sürece koruyup gözeteceğine şahitler huzurunda söz veriyor musun?
Arthur, will you have this woman as your wedded wife, to live together in the ordinances and the state of matrimony? Will you love her, comfort her, honor and keep her, in sickness and in health, and forsaking all others, keep you only unto her so long as you both do live?
Pearl, bu adamı eş olarak kabul ederken..... evlilik kurumunun gerektirdiği gibi yaşatacağına,..... sevmeye, bakmaya,..... hastalıkta ve sağlıkta yanında olacağına,..... yaşadığın sürece koruyup gözeteceğine şahitler huzurunda söz veriyor musun?
Pearl, will you have this man as your wedded husband, to live together in the ordinances and the state of matrimony? Will you love him, comfort him, honor and keep him, in sickness and in health, and forsaking all others, keep you only unto him so long as you both do live?
Onu çalmayacağına söz veriyor musun?
Promise not to steal it?
- Söz veriyor musun?
- You'll promise me?
Gerçekten söz veriyor musun?
D'you really promise?
Dansı bitirmeye söz veriyor musun?
Promise to felkérsz dance?
Söz veriyor musun?
Do you promise?
Bunun için ne gerekiyorsa yapacağına söz veriyor musun?
You promise...
Söz veriyor musun?
You promise you won't tell anyone?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]