Süper traducir inglés
22,165 traducción paralela
Sağlı sollu süper hızlı dönüşler.
There is a super-fast left followed by a super-fast right.
Süper.
Awesome.
- Süper, dinliyoruz.
- Great. Let's hear it.
Hah süper!
Oh, good!
Süper, zaten trafik çok fena burada.
Okay, good,'cause it's right in the middle of traffic anyway.
Pekâlâ, süper.
All right. Cool.
- Süper telepati deniyor buna.
- It's super telepathy.
Muli, süper ürpertici birisi.
- The mulí is, like, super creepy.
Süper güçlerini bizzat görmek isterim.
I want to see your superpower in action.
Çavuş Swagger sizin emrinizde mi, yoksa serbest çalışan bir süper ajan falan mı?
Is Sergeant Swagger under you command or is he sort of a superstar free agent?
- Büyük halini görelim. - Ufak bir süper bilgisayar.
Let's see it bigger.
Süper!
Go!
Bu ikimizin süper gizli iletişim sistemi olacak, tamam mı?
It's gonna be our little super-secret communication system, okay?
Süper skeç.
Super-sketch.
Süper güç değil.
Not superpowers.
Süper, ama bu gece olmaz.
Oh, great. Okay, but not tonight.
Süper.
Super.
Süper takım.
The super team.
Ne süper ha?
What supra ah?
- Süper tatlı.
Delicious. - Super sweet.
Süper star şef Jeremiah Tower'ın... Stars restoranında işe başladı.
She landed at Stars restaurant where there was this sort of superstar chef, Jeremiah Tower.
Süper.
Fabulous.
Transfer transitin veritabanını hackleyip, özel kabinlerin adreslerini ele geçirip, güvenlik protokollerini kapatıp giriş yapan birisi için süper yetersiz.
The odds of someone being able to hack into the transfer transit database, localize a specific pod's address, and bypass its security protocols to gain access are super slim.
Normal foto haritalama cihazı Rubicon'da işe yaramaz. O yüzden biz de askeriye için tasarlanmış süper sağlam yüksek teknoloji kamera kullanıyoruz. Patika başına gelmeden önce son durakta kamerayı alıyoruz.
- Normal photomapping gear can't hack it on the Rubicon, so we're using a super tough high-tech camera originally designed for the military, and we're picking it up at the last stop before the trail head.
İyi durumda çünkü geri dönüp aldığımda süper olur.Yerini biliyorum.
you know, it's so bright, when I go back and get it, I know right where it is.
İlle de bilmek istiyorsan erkek arkadaşımla birlikteydim, çok seksi ve süper ve bana da çok aşık.
If you must know, I hung out with my boyfriend, who is super hot and awesome and totally in love with me.
- Süper.
- Great.
Süper düşünceli ve özverili olmak.
being super considerate and selfless.
O kadar hile ve numaraya rağmen hayatımdan zor zor kaçabildim ve sense hiç süper zeki biri gibi durmuyorsun.
Because I have had to dodge and weave and barely escape with my life, and you don't seem... like a super genius.
Kendim gerçekten süper biriydi.
Myself was the best.
Kaybettiğim kanat yeme yarışması ve kazandığım kusma yarışması hakkında tam süper bir hikaye anlatacaktım ki bir anda yer yarıldı.
No. I was just about to tell an awesome story about a wing eating contest that I lost and a barfing contest that I won, but then a hole opened up in the ground.
Diyeceğim o ki, eğer süper dikkatli olmazsak, kolaylıkla her şeyi...
I mean, if we're not super careful, we could easily destroy...
Yeni süper ekibimize bir kuşun adını vermek istemezsin.
We don't want to name our new super crew after a bird.
Biz süper kahraman değiliz.
We're not superheroes.
Süper. Çok sevindim.
Oh, great, that makes my day.
- Süper kahramanlıkta hırs çok önemlidir.
Yeah? Passion is great for being a super hero.
Bu gezegendeki herkesin mi süper güçleri var yoksa sadece bizim mi?
So, does everyone in this world have super powers or is it just us?
Gizemli süper insanlar topluluğu.
Inhumans. Secretive superhuman people.
Ya Terrigen ya da Gama, balerin ya da süper kahraman.
Terrigen or Gamma, ballerina or superhero.
Süper.
Oh, yeah, we're great.
Süper. Toparlanmalarını yoksa sokakta kalacaklarını söyle.
Great, so you'll tell them to shape up or ship out?
Süper yumuşak gibi.
Like super mellow.
Nasıl olduğunu hatırlıyormusun? öleceğini düşündüğünden dolayı, süper korkmuş şekilde uykuya dalmak gibi.
You remember how you were, like, super scared to fall asleep because you thought if you did you were gonna die?
Süper!
Oh, awesome!
- Süper bir şey değil mi ama?
It's pretty great, right?
Bunca yıldır aptal bir barmen gibi davranıyordum. Aslında bir süper dahiyim.
All these years I've been pretending to be the idiot bartender while actually I'm this super genius guy.
Okul etkinliklerine gidip diğer velilerle tanışıyorum. Eğitimli insanlardan korkuyorum. Ben süper eğitimli değilim.
See, I go to these school events and I meet the other parents, and I get intimidated when I meet educated people'cause I'm not super educated.
Süper.
Cool.
Süper.
Nice.
Tamam, süper.
All right, great.
Hey, bunlar benim süper askerlerim Scott, Rafaella.
Scott, Rafaella.