Tabi ya traducir inglés
1,781 traducción paralela
- Tabi ya...
- Yeah...
Kate! Tabi ya Kate.
Of course it's Kate.
Tabi ya, David. 82.
David, that's right.
- Tabi ya!
- Naturally.
- Tabi ya, iyi olsun.
- Yeah, good times.
Tabi ya.
Oh, yeah.
- Tabi ya, aferin sana.
- Well, that's a good girl.
Tabi ya.
Of course.
Tabi ya, köleliği özlemiştir.
Yeah. Go on, looking like a slave.
Tabi ya, her neyse.
Girl, whatever.
Oh, Nia, tabi ya, Bir erkeğin cinsel organına sadece ikincil dış organlarıyla dokunma iznine sahip.
Oh, Nia, of course, is only committed to handle any male genitalia with external appendages.
Tabi ya.
- Oh, Hermione, of course.
Aa, tabi ya, Michelle.
Oh, of course, Michelle.
Tabi ya.
Oh, right.
Tabi ya. Bakarsın yarına her şey normal dönmüş olur.
Maybe everything will be back to normal by tomorrow.
"Tabi ya. Bakarsın yarına her şey normal dönmüş olur."
"Maybe everything will be back to normal by tomorrow."
Tabi ya. Doğru.
Oh, yes.
Tabi ya, bu senin için kolay!
Oh sure, easy for you!
Tabi ya. Dorian muhteşem gitaristtir.
Of course, Dorian is a fantastic guitarist.
Tabi ya, getirin onları buraya.
Sure, bring them here.
Oh, Tanrım, tabi ya!
Oh, my God, it is!
Evet, tabi ya, biz emirlerine itaat edecek uşaklarınız.
Yes so, are we your servants to agree your orders!
Tabi ya.
Hell yeah.
- Ah tabi ya
- Ah, ringer.
Ha Tabi ya
FAR FROM IT.
- evet, ya tabi.
- Yeah, right.
Tabi "Bazı şeyler" öyle ya.
"Things happen." Yeah.
- Ya tabi.
- Oh, yeah.
Çok güzel. Ya, ya tabi.
Well, that's nice.
Ya tabi.
Sure.
Ya tabi, elbette.
Oh, yeah, sure.
Tabi, siz ikiniz geçen seferki gibi bir balıkçıya uğramış olmayasınız?
Yeah, are you sure you two aren't stopping off and buying a fish, like you did last time?
Ya tabi! Şimdi gösteririm size!
Yeah, well, shove it!
Ya, tabi.
Oh, yeah.
Ya, tabi.
Yeah, right.
Ya tabi, Banks.
Yeah, right, Banks.
Tabi ya.
Good idea.
Olduğunu düşündüğümüz şey, tabi kesin emin değiliz biri diğerini kazara ya da bilerek öldürmüş ve daha sonra boğularak intihar etmiş.
What we think happened, but we don't know for sure... one killed the other, either on purpose or by accident... and then took his own life, drowned himself.
Şimdi, Jesse bunu kolay yoldan halledebiliriz ya da tabi ki diğer yoldan halledebiliriz.
Lord willing and the creek don't rise, they'll let me be a senior a fourth time. There's still much work to be done here. - We need something reliable.
Ya. Tabi.
Yeah, sure.
Ya tabi.
Yeah. That's...
- Ya, tabi!
- Yeah, sure!
Ya tabi, tıpkı yeni gelenlerin "Seksi mi, Değil mi" listesine giremedikleri gibi.
Yeah, justlike you said new people never make it on your "Hot or Not" list, right?
Ya tabi "baba".
Yeah, okay, "dad".
Ya, tabi.
Yeah, yeah.
- Şerefsiz! - Tabi, tek çalışan sensin ya!
- Sure, you're the one who works.
İsterseniz, sizi dolaştırayım tabi eğer biri bizi durdurmaya ya da havaya uçurmaya çalışmazsa.
If you want, I'll show you around since no one's trying to stop the ship or blast us.
Tabi ya..
Oh, no, baby.
Dinle, ya teklifimi kabul et, ya da üzerinde bulundurduğun, bu kontrole tabi madde, ve şahsi kaydın sayesinde, bu, şartlı tahliyesiz hapis demektir.
Look, take my deal. Otherwise, you're in possession of a controlled substance, and with your record, that's a mandatory sentence. Okay.
Ya tabi, sanki çok umurunda Betty White.
Oh, like you care, Betty White.
Evet tabi. Bunun, dul bir anne olmamla ya da formdaki ufak kutucuğa işaretlediğim ırkla bir alakası yok mu?
It wouldn't have anything to do with me being a single parent or that little box on the application where you had me to check off my race?