English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ U ] / Uyumuşum

Uyumuşum traducir inglés

224 traducción paralela
Kang Woo, burada uyumuşum.
Kang Woo, I think I fell asleep here.
Evet, hepinizin sayesinde. Ama görünüşe göre çok uyumuşum.
Yeah, thanks to all of you, but I seem to have slept in too long.
Sonsuzluk boyunca uyumuşum gibi hissediyorum.
I feel as if I've been asleep forever.
- Uyumuşum.
- I've been asleep.
yatar yatmaz uyumuşum.
I fell straight asleep.
Uyumuşum.
I was asleep.
- Uyumuşum.
- I was asleep.
Demek bu yüzden çok iyi uyumuşum.
That's why I slept so well.
Biraz fazla uyumuşum ama herhâlde yokluğum yüzünden önemli bir karar gecikmemiştir ya da bensiz alınamayacak bir karar olmamıştır.
I have been long a sleeper... but I trust my absence doth neglect no great design... which by my presence might have been concluded.
O kadar gürültülü uyumuşum ki gardiyanlar beni uyandırmak zorunda kalmışlardı.
I slept so soundly the guards had to wake me up.
Sabaha karşı uyumuşum.
I slept through the night...
İyi uyumuşum.
Oh, I slept well.
Buraya geleli çok uzun zaman oldu, çok uyumuşum.
It's been so long since I've been here, I overslept.
Fazla uyumuşum.
I overslept.
Kütük gibi uyumuşum.
I slept like a log.
İçirdiğiniz şey sayesinde deliksiz uyumuşum.
I slept well! I like that stuff!
İyi uyumuşum.
I slept well. Slept?
Bir saat uyursam 12 saat uyumuşum gibi olacak.
I sleep an hour, I feel like I slept 12. - Oh, boy.
- Epey uyumuşum.
- I've been asleep for a long time.
Tv. izlerken uyumuşum.
It's nothing. I slept watching TV.
Oh, nasıl da uyumuşum!
Oh damn, I fell asleep!
Çok uyumuşum.
I overslept.
Uyumuşum.
I must have been dozing.
Uyumuşum.
I fell asleep.
Onun uyumasını bekliyordum ve ben uyumuşum.
I was waiting for him to fall asleep,
Tanrım, fazla uyumuşum!
Oh, my goodness, I ´ ve overslept!
Düşünsene, salı sabahı, saat ona kadar ölü gibi uyumuşum.
I slept like a dead one. First time in months. Imagine sleeping till 10 on a Tuesday morning.
Ben bir gülle gibi uyumuşum.
Heck, I slept like a ton a bricks.
Bütün gece deliksiz uyumuşum galiba.
I must have slept through the night.
Kütük gibi uyumuşum!
I slept so good!
Ne kadar da derin uyumuşum meğer.
Must have been sleeping on a bolt.
Uyumuşum.
I, uh... fell asleep.
Jesse'yi ayak parmaklarından vurduğum gece botlarım ayağımdayken uyumuşum.
The night I shot off Jesse's toes, I fell asleep with my boots on.
Tanrım, amma da uyumuşum.
Oh, man, did I sleep.
İyi uyumuşum.
Oh, I sure slept well.
- Uyumuşum.
- I guess I fell asleep.
Çok fazla uyumuşum!
I slept too long!
Kumsala kadar uyumuşum.
I napped all the way to the beach.
Çok iyi uyumuşum.
Wow I slept well.
Fazla uyumuşum.
Sleep more time.
İşte o sırada uyumuşum.
and I fell asleep.
Sanki günlerce uyumuşum gibi hissediyorum.
I feel as though I've been asleep for days.
John Kay'in ilk yıl partisinde, kafayı bulup, yatağında uyumuşum.
Party at John Kay's, senior year. I pass out in his bedroom.
Hey, Todd. Çok uyumuşum.
Hey, Todd, it's okay.
Gecede sekiz saatten doğduğumdan bu yana 46.120 saat uyumuşum.
Eight hours a night adds up to 46,120 hours of sleep since I was born.
Korkarım fazla uyumuşum.
I overslept, I'm afraid.
Tıpkı bir Alvan mağara tembel hayvanı gibi uyumuşum.
Oh, I slept like an Alvanian cave sloth.
Kıyafetlerimle uyumuşum.
I slept in my clothes.
Biraz fazla uyumuşum, ama size güveniyorum.
I have been long a sleeper.
- Ne kadar uyumuşum?
- How long did I sleep?
Çok derin uyumuşum.
Slept like a rock.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]