English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ U ] / Uyuyamıyorum

Uyuyamıyorum traducir inglés

2,023 traducción paralela
Uyuyamıyorum.
I can't sleep.
Artık dua edemiyorum, uyuyamıyorum,
I cannot preach any more, I cannot sleep,
Rüyama giriyorlar uyuyamıyorum.
They come to my dreams. I can't sleep.
- Dedim ki, madem uyuyamıyorum...
– I figured if I couldn't sleep...
Dinlenemiyorum.Uyuyamıyorum.
I can't rest! I can't sleep!
Geceleri uyuyamıyorum.
I can't sleep at night
Evet, ben de uyuyamıyorum.
Yeah, I can't sleep either.
Beni deli ediyorsunuz, sizin yüzünüzden uyuyamıyorum!
You drive me crazy I can't sleep, I can't sleep
bu günlerde uyuyamıyorum.
I can't fall asleep these days.
~ Ön izleme ~ Na Ae Ra yüzünden yemek yiyemiyorum, uyuyamıyorum.
~ Preview ~ I can't eat because of Na Ae Ra. I can't sleep because I'm so angry!
- Bu ışıkta uyuyamıyorum ki!
- I can't sleep with this light on!
Uyuyamıyorum da.
I haven't been sleeping.
Üzgünüm, uyuyamıyorum.
I'm sorry. I can't sleep.
Şimdi de ben uyuyamıyorum.
Now I can't sleep.
Rahatsız ediyor, uyuyamıyorum.
- He's in the way.
Karanlıkta uyuyamıyorum.
I can't sleep in the dark.
Sen gelmeyince ben huzurlu şekilde uyuyamıyorum. Bütün gece Tanrıya şükrettim.
I couldn't sleep as I was so happy.
Ben de uyuyamıyorum.
I can't sleep.
Artık uyuyamıyorum bile.
I don't even sleep anymore.
Yarın işe gitmek konusunda çok heyecanlıyım uyuyamıyorum.
And I'm excited about work tomorrow so I can't sleep.
- Uyuyamıyorum.
- I can't sleep!
Ben de bazen uyuyamıyorum.
Yeah, I can't sleep on occasion.
- Çünkü artık hiç uyuyamıyorum.
- Because I can't sleep anymore.
Bilirsin, pek iyi uyuyamıyorum.
You know, I'm not sleeping very well.
Uyuyamıyorum, kabuslar görüyorum.
I can't sleep. I'm having nightmares.
Geceleri de iyi uyuyamıyorum.
Just not sleeping very well at night.
- Ben de uyuyamıyorum.
- You're not the only one.
Zamanın her şeye deva olacağını söylerler ama ben hâlâ uyuyamıyorum ve yıllar geçmiş olsa da hâlâ aynı acıyı yaşıyorum.
They say that time heals, but I... I still can't sleep. And, uh... it hurts the same, year after year.
Neden? - Jackie bulur diye. Uyuyamıyorum.
- Because I thought that Jackie was going to find them soon.
Evet, ama uyuyamıyorum.
Yeah, I just can't sleep.
Uyuyamıyorum, Peter.
I can't sleep, peter.
Nereye gitmemiz, ne yapmamız gerektiğini bulmam için rüya görmem gerek, rüya görmek için de uyumam ama uyuyamıyorum.
To find where we should go, what we should do, I need to dream, and to dream I need to sleep, and I can'T.
Uzunca bir uyuyamıyorum.
I haven'T. Not for a long time.
Bir süredir uyuyamıyorum.
I haven't been able to sleep.
Pek fazla uyuyamıyorum.
Well, I don't sleep well.
- Zaten uyuyamıyorum.
- I can not sleep well.
Ayrıca uyuyamıyorum.
And I can not sleep.
Aradaki tek fark, ben uyuyamıyorum, sense uyumak istemiyorsun.
The difference is, I can't sleep. You don't want to.
Uyuyamıyorum.
I can not.
Daha çok " Sensiz boğazımdan bir şey geçmiyor, uyuyamıyorum,
It was more like, " I can't eat, I can't sleep,
Uyuyamıyorum.
I can't go to sleep.
Sen düşlerime dolarken, ben bu dağlarda uyuyamıyorum.
I can't find sleep, must think of you.
- Son günlerde pek uyuyamıyorum.
I don't sleep much at all these days.
Uyuyamıyorum.
I couldn't sleep.
Gece boyunca uyuyamıyorum, soruyorum, neden?
I couldn't sleep all night. Ask why.
Uyuyamıyorum!
It won't shut up! I can't sleep!
Benim uyumamı istiyor, uyuyamıyorum o ayrı.
He wants me to be asleep, except I'm not.
Bazen bütün gece uyuyamıyorum ve sabah uyumak zorunda kalıyorum.
Sometimes if I'm up all night, I need the mornings to sleep.
Orada uyuyamıyorum.
It's hard for me to go to sleep.
Ama babamın arkadaşları gelince uyuyamıyorum.
It's just when my dad's friends come over.
- Uyuyamıyorum.
I can't sleep.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]