Vergi traducir inglés
5,217 traducción paralela
Devlete vergi borcunuz olduğunu biliyoruz.
We know you owe the government back taxes.
6 bin dolar. Vergi dahil.
$ 6000, including tax.
Büyük bir vergi kaçakçılığı veya ona benzer bir şey.
Some big tax break or some shit.
Ona bir süre Vergi Memuru lakabını taktıklarını biliyor muydunuz?
You know, they used to call him The Tax Man for a while?
Ona bu yüzden Vergi Memuru diyorlardı.
That's why they called him The Tax Man.
- Vergi Memuru mu?
You mean The Tax Man?
Siktir git, Vergi Memuru.
Fuck you, Tax Man.
Sen de seks yapmaya katlanabilecek çok çalışan bir vergi avukatısın.
Are you still... with... You are an overworked tax attorney who can stand to get laid.
İçinde sadece bir sürü vergi formu var dostum.
It's just a bunch of fucking tax papers, man.
- Vergi memuru musun?
- Are you like a tax man?
Kasabanın vergi kayıtlarına göre yan parseldeki evde.
It's unit "B," according to county tax records.
- Vergi iadelerini şimdi sana yolladım.
I just sent you his tax returns.
Eğer dört sürtüğüm olsa bir tanesine lanet saçımı ördürtür, diğerine de vergi iademi hesaplatırdım.
I tell you, if I had four bitches, I'd have one of'em braiding my motherfuckin'hair, and the other motherfuckin'doing my taxes!
Tüm okullar programı sonlandırdığından, ben de vergi bilgilerini bulmaya çalıştım. Ama dini muafiyetler vardı.
See, all the schools dissolved with the program, and I'm trying to find some tax info, but there were religious exemptions.
Sabıka kayıtları, vergi kayıtları, Ledoux'ya dair her şey lazım.
I'm gonna need background checks, tax records. Anything we can get on Ledoux.
Vergi kayıtlarından.
Tax records.
Çocuğumu görmeyi çok isterim ama vergi mükelleflerinin parasını bilete harcamadan önce, burada, Kentucky'de bir adet Crowe olduğunu...
I'd love to see my child, but before we go spending taxpayer money on the ticket, I'd like to remind you we've got a perfectly good Crowe right here in Kentucky.
Vergi formunda, adresi bir posta kutusu.
Her W-2, the address is a PO box.
Sizlerle buluşmak istedim çünkü firmanızın son iki yıllık vergi denetimini yapmak istedim.
I wanted to meet you because I intent to make a tax audit about your company's profits at the last two stores. Agree?
Vergi kaçırmakla suçlanıyorum beyan etmediğim gelirler yüzünden bitmemiş mali yıla ait, transfer edilemez ticari karlar için...
I became chargeable. Income I haven't declared. So I paid less tax.
- Vergi Dairesinde çalışıyor.
- He works on tax office.
O bir vergi müfettişi.
He's a tax inspector.
Vergi müfettişi olmaya nasıl karar verdiniz?
How did you decide to do the tax inspector?
Sophie'le vergi dairesinde tanıştık.
I met Sophie at the tax office.
- Fakat vergi dairesinde tanıştığımız tüm kişiler...
- I never saw her like this before, but the persons I met at the Tax Office...
Belediye Başkanının vergi beyannamelerine bir göz attım.
I took a look at Mr. Mayor's tax return.
Vergi kaçırma?
He evades taxes?
Cellat rolü oynayan vergi müfettişlerinden nefret edildiğini sen söylemiştin.
You said we can hate tax inspectors who play the executioners.
Vergi kaçırma, müvekkilim için çok ciddi bir suçlamadır.
Tax fraud is a very severe accusation for my client.
Bakın sayın müşavir müvekkilinizin vergi beyannamelerinde pek çok hata ve ihmal var.
Counselor, there are too many errors, too many omissions in the tax statements of your client.
- Beni iğrendiren, Mösyö Castan,... büyük miktarlarda paralar kazanmanız ve bunlar için çok az vergi ödemenizdir.
- What disgusts me, Mr. Castan, is that you earn increasingly more money, and that you pay less and less taxes.
Soyu olmayanlar için özel bir vergi var.
There's a special tax for bastards.
Vergi formunda yanlış kutucuğu işaretlemiş olmalıyım.
I must have checked the wrong box or something on the W-2.
Bankalar veya kefaleti ödeyen vergi mükellefleri öyle düşünmüyorlar.
That's not how the banks see it or the taxpayers paying for the bail-out.
Ödenmelerini sağlamak için bir yol olsa vergi değeri muazzam olurdu.
The paper value is immense, if there was a way to make them pay.
Vergi nedeniyle.
For tax purposes.
Bugünkerde insanlar vergi ödememek için neresi olsa gidiyor.
Nowadays, people will go anywhere to avoid paying tax.
Bu gerçek. Başlı başına alternatif bir ekonomi. Ve oraya girmek için tek gereken iyi bir vergi avukatı.
It exists - an entire alternative economy, and the only entry qualification, the services of a good tax lawyer.
Bu rezil vergi kaçakçısı adalarına.
Shitty little tax-dodge islands.
Frank senin vergi müfettişi olduğuna takmış.
Frank's convinced you're from Inland Revenue.
Özellikle de, aynı Amerikalılar, vergi mükelleflerine kazık atmaktan dolayı yakalanmışken.
Especially when these same Americans have been caught ripping off the American taxpayer. They haven't been caught.
Sadece bir kaç pislik vergi ödeyenlerin parasını harcıyor.
Eh, just a couple of scumbags wasting taxpayers'money.
Neredeyse otuz yaşındasın ama hala nasıl vergi iadesi alacağını bilmiyorsun.
You're almost 30 years old. You still don't know how to do your taxes.
Otuz olmama birkaç sene daha var, ayrıca kimse vergi iadesi olayını bilmiyor.
I'm a couple of years away from 30, and nobody knows how to do their taxes.
Eski bir hileye başvurarak sahil şehirlerindeki bütün kumarhaneleri "vergi" ye bağlıyorlar.
They've put a "tax" on all the Casinos of the coast, using an old trick.
Bunun anlamı birbirinizden çalışıyorsunuz, söyleyebileceğim kadarıyla, bu, müşterilerinize ve vergi mükellefi dostlarınıza son 15 yılda yaptığınıza yeni bir ad vermek.
That means you're all stealing from each other, which, as far as I can tell, is just a refreshing new take on what you've been doing to your customers and fellow taxpayers for the last 15 years.
Birinde dolandırıcılıktan vergi kaçırmaya 16 farklı ağır suç var.
One with 16 counts of misconduct ranging from fraud to tax evasion.
Kara para aklama ve vergi kaçakçılığı için.
For money laundering and tax fraud.
Vatandaşlık görevini ihmal ederek kişisel kazanç ve benzeri şeyler için vergi olarak alınan paraları israf etmek!
Three! Neglecting civic duties and wasting tax payers'money for personal gain, and so forth.
Youngsanpo bölgesine yakın bir ambarda vergi olarak ödenmek üzere tahıl saklıyorlar.
There is a warehouse near Youngsanpo district that stores grain to be paid as tax.
Ve bu bize vergi mükelleflerinin tek bir kuruşu bile olmadan trilyon dolarlar kazandırır.
And it saves us over a trillion dollars without a single penny of taxpayer income.