English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ Z ] / Z

Z traducir inglés

2,137,762 traducción paralela
- mükemmel artık silalarımızı kullanamayız onu nasıl öldüreceğiz o zaman?
- Perfect. We can't use firearms now. Then how are we supposed to kill it?
sinyal vereceğim ve ana şalteri açacaksınız.
I'll give you the signal, and you can throw the master switch.
ama endişelenme onu bulacağız.
But don't worry, we're gonna find him.
yakıt sızıntısı, irtifa kaybı..
Fuel leak, loss of altitude.
melezlerimiz için yaptığımız tüm planlarımız meyvesini vermek üzere..
All of our plans for the hybrids are finally coming to pass.
sonra tüm çalışmamız bitmiş olacak anlıyormusun?
And then all of our work will be complete. Do you understand?
Mitch, uçağı hemen yeniden başlatmamız gerek.
Mitch, we need to reboot the plane now.
- sen başarız oldun.
- And you failed.
- bir baba olarak başarısız oldun.
- You failed as a father.
babamızın deli olduğunumu düşünüyorsun?
You think our father was a madman?
- Hayır, biliyorum. - Bizim yaptığımız şeyle bir ilgisi yok.
No, I know, not from the thing that we did, but...
Sakız gibi.
A little chewy.
Peki- - Kız var mıydı?
And... was there a girl?
Demek istediğin "bir kız" mı?
I... You mean a girl?
Yaşadığımız onlarca şey bizi tam burada ve şu anda bir araya getirdi.
Everything that has happened in our lives has brought us here... right now, together.
Pekala, karşılaşmış olmamız güzel. Ama gitmem lazım.
Well, it has been nice catching up, but I should go.
İşte benim kızım.
That's my girl.
Sessiz ol kızım!
Quiet, lass!
Bana karşı koymaya çalışacak tüm ahmaklar bilsin ki kahramanınız öldü!
To all those fools who dare oppose me, your hero is dead!
Kızım, babacığına bir iyilikte bulunup Samuray'ı gebertebilir misin?
Daughter, will you do your father a favor and kill the samurai?
İşte buradayız Jack!
We're here, Jack!
Seni kurtarmak için buradayız!
We're here to rescue you!
Hayır, iyi zıplamak biz.
No, jump good.
Pis zenginlere bulaşmayız.
You don't mess with the filthy rich.
Böyle hayatta kalırız.
That's how we survive.
Hatanızı kabul ediyor musunuz?
Do you admit your falsehood?
Neden önce sormadınız?
Why didn't you ask first?
Umarız hepinizin hoşuna gider!
We hope you all enjoy it!
Son verme zamanımız gelmedi mi, efendim?
Isn't it time we wrap it up, sir?
Bir şansımız var, yapabileceğimiz her şeyi yapmalıyız.
We have a chance, so we should do whatever we can.
Kızın mı?
Your daughter?
Oğlunu bulacağız.
We'll find your boy.
Daha önce kızımın fotoğrafını gördün, değil mi?
You saw my daughter's picture before, right?
Kızım da sağlıklı doğabilirdi.
My daughter could've been born healthy too.
Onu çok geçmeden bulacağız.
We'll find him soon enough.
Rüya görürken özel beyin dalga frekanslarımız olur.
We have unique brainwave frequencies while dreaming.
Benim gibi iyi eğitimli olmadığın sürece imkânsız.
Unless you're well-trained like me... İt is impossible.
Anlaşmamızı unutma.
Do not forget about our deal.
Sadece söyleneni yaparız.
We just do what we're told.
Söyleneni yapar ve paramızı alırız.
We just do what we're told and get paid.
Uyuduğu ve sıçtığı zamanlar dışında hiç yalnız olmuyor.
Except for when he sleeps and poops, he's never alone.
Ama bir yolunu bulacağız.
But we'll find a way.
Başkan Cho'nun yalnız olduğu bir zaman vardır mutlaka.
Chairman Cho must be alone some time.
Meşgulken sizi rahatsız ettiğim için üzgünüm.
Sorry to bother you when you're all busy.
Efendim, özel bilgiyi açıklayamayız.
Sir, we can't disclose private information.
Kızımı kurtarmaya çalışıyorum.
I'm trying to save my daughter.
En kötüsüne hazırlanmalıyız.
We should prepare for the worst.
Oğlunu bulacağımızı söyledim.
I told you we'd find your boy.
Amir Song'dan önce Min-woo'yu bulmak zorundayız!
We have to find Min-woo before Chief Song!
hazırız buna bastığımda..
Ready.
Numaranızı verin.
Give me your number.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]