Öyleyse anlaştık traducir inglés
159 traducción paralela
- Öyleyse anlaştık mı?
Then that's settled, huh?
Öyleyse anlaştık mı?
Then it's a deal?
- Öyleyse anlaştık.
- Then it's a bargain.
- Öyleyse anlaştık.
- So we're agreed.
Öyleyse anlaştık mı?
- Then you'll cooperate?
Öyleyse anlaştık, bayım.
You made a deal, mister.
- Öyleyse anlaştık.
- It's a deal then?
- Öyleyse anlaştık.
- It's a deal.
- Öyleyse anlaştık mı?
- Then it is a deal?
Öyleyse anlaştık mı?
Then it's settled?
Öyleyse anlaştık!
Then we're agreed!
- Öyleyse anlaştık.
- Very well, then.
- Öyleyse anlaştık.
- Well, I guess that's it, then, huh?
Öyleyse anlaştık mı?
So we got ourselves a deal, right?
Tamam, öyleyse anlaştık.
Okay, then it's settled.
Öyleyse anlaştık, Ekselansları.
Then we have a deal, Your Excellency.
# Öyleyse anlaştık.
So, that's a deal.
Öyleyse anlaştık.
Then it's agreed.
Öyleyse anlaştık.
Then, it's a deal.
Öyleyse anlaştık mı?
So, is it a deal?
- Öyleyse anlaştık mı?
- Then it's settled?
- Öyleyse anlaştık?
- So we're agreed?
Öyleyse anlaştık mı?
That's clear then?
Öyleyse anlaştık mı?
So, do we have a deal?
- Öyleyse anlaştık?
- It's a deal, then?
- Öyleyse anlaştık.
So we're on.
Öyleyse anlaştık.
So then, it's agreed.
Öyleyse anlaştık.
Then it's decided.
Tamam öyleyse anlaştık.
All right. So you agree?
Öyleyse anlaştık mı?
Then we have a deal?
Öyleyse anlaştık.
- I'm the substitute.
Öyleyse anlaştık.
Then we have a deal.
Anlaştık, öyleyse?
So, it's settled then?
Peki öyleyse baylar, madem ki hepimiz anlaştık.
Well, then, gentlemen, since we're all agreed.
- Benim için uygun. - Anlaştık öyleyse.
Has a nice ring to it.
Anlaştık öyleyse.
Then we're clear.
Anlaştık öyleyse.
It's all settled, then.
- Öyleyse, anlaştık.
Then that's settled.
Anlaştık öyleyse eşin iyileşir iyileşmez Onu İngiltere'ye geri gönderiyoruz.
We are in agreement, then. As soon as your wife has recovered sufficiently we will send her home to England.
- Böyle dedi, imkansızmış. - Öyleyse anlaştık.
- Then we agree.
Öyleyse başladığım işi bitirir, sonra gelirim. - Anlaştık. - Harika.
I'll finish what I have to do, and then I'll come.
- Anlaştık öyleyse.
Then we agree.
Öyleyse ilk kez anlaştık gibi.
So we agree for once
- Anlaştık öyleyse.
Agreed.
Anlaştık öyleyse.
You got a deal.
Anlaştık öyleyse, değil mi?
It's a bargain then, is it?
Ben de gidip "Öyleyse bana biraz para versen iyi olur!" dedim. Yani böyle anlaştık.
So I go, "Well you better give me some money, then!" So that's the deal!
- Anlaştık öyleyse.
It's a deal.
Anlaştık, öyleyse.
It's agreed, then.
Öyleyse bu ve bunda anlaştık.
So, we are agreed on this and this?
- Anlaştık öyleyse.
You got a date.
anlaştık 1085
anlaştık o zaman 44
anlaştık mı 503
öyleyse 1938
öyleydi 571
öyleyim 490
öyleymiş 51
öyleyiz 77
öyleydim 119
öyleydin 30
anlaştık o zaman 44
anlaştık mı 503
öyleyse 1938
öyleydi 571
öyleyim 490
öyleymiş 51
öyleyiz 77
öyleydim 119
öyleydin 30