English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ Ü ] / Üce

Üce traducir inglés

1,301 traducción paralela
Neden bahsediyorsun, üçe bir mi?
What're you talking about? Three to one?
Pekala çocuklar, üçe kadar saydığımda onu korumak için ateş açacağız!
Okay, guys, we're going to lay down some cover fire for him on three!
Numara üçe ne oldu?
What happened to number three?
Saat üçe kadar sınıfın önünde minik bir sandalyede oturdum.
ON A TINY LITTLE BENCH UNTIL 3 : 00.
güverte üçe git trans.
Have Trance report to hangar deck three.
Bizler budalayız, üçe karşı bir.
We were fools, three alone.
Her neyse, Giles'ın yanında çalışarak kazandığım parayı Internetle üçe katladım.
Anyway, I took the money from working for Giles, and I tripled it.
Ama adım üçe geçmemize izin ver. Ben hazırım.
But let's move on to step three.
İIk üçe girmem yeterli değil.
It is not enough that I make the top three.
Gecikme üçe katlanıyor.
The lag time is tripled.
Bu şeylerin sayısı üçe katlanmış. Şükürler olsun.
Jeez, this stuff is like Tribbles.
Orada Tashandra'ya garsonluk işi buldum. Gece üçe kadar oradaydık.
I just got Tashandra a job waitressing there, and we were both there until 3 : 00 this morning.
Sayıyı üçe çıkarmaya ne dersin?
What do you say we make it three?
Pi sayısı tam olarak üçe eşit!
Pi is exactly three!
Ev değerini üçe katlamış.
The house has trebled in value.
- Fiyatını üçe katlamış.
- It's trebled in value.
Fiyatını üçe katladı.
- It's trebled in value. - Yeah...
"Debra çocuklara karşı üçe bir mağluptu, ben yardım edince durum eşitlendi." Yani, iki tane ben ettiğini söylüyorsun.
"Debra is outnumbered by the kids 3-to-1, so I've had to help out, so now it's even." So you're saying that you are worth two of me.
Polisi çağırmadan önce üçe kadar sayıcam.Bir.
I'll give you to the count of three before I alert the authorities. One.
Dinlenmemiş mesajlar için üçe basın.
To play unheard messages, press three.
Bizden sayıca üstünler, üçe karşı yüzlercesi.
Come on, guys.
Şimdi sayıca biz üstünüz, üçe karşı bir.
Now we've got him outnumbered three to one.
Sadece ilk yılda, paranı ikiye hatta üçe katlaman neredeyse garanti.
It's almost guaranteed you can double your money... maybe even triple it in the first year alone.
Silip yeniden kayıt için üçe basın.
To erase and re record press three.
İşiniz ikiye katlayacak belki de üçe.
I could apply it here, Thia. And your business would double or triple.
Bence üçe kadar say, silahlarını bırakmazlarsa onun beynini dağıt! ...
If they don't drop those guns... he's gonna blow your head off.
Kayıt almak için üçe basınız.
To return to the main menu, press three.
Gelirimizi üçe katlayacak.
It should triple our income.
Sanırım böylece sayı üçe düşer.
I guess that narrows it down to three.
OK, bankanın alarm sistemi üçe ayrılmış.
OK, the bank alarm system is divided into three parts.
Gövdede üçe altı metrelik bir delik var geminin solundan pruvasına doğru.
See? - Breach in the hull, about 1 0 by 20... -... torn to the port collision bulkhead.
Eğer en ufak bir tereddüdüm olursa, düşündüğünü söylemediğine, o zaman üçe kadar say!
If I have any doubts about what you say it's over - I've counted to three!
Etkisini ikiye, üçe katlıyor.
It doubles, triples the effect.
Bayan, üçe kadar bile saymayacağım.
Lady, I'm not even gonna count to three.
İkiden üçe, üçten beşe, beşten ikiye, ikiden beşe...
2 to 3, 3 to 5, 5 to 2, 2 to 5, 5 to...
Eğer üçe bölersem, bana daha az düşer.
If I split it three ways, I get less.
Galeriden saat üçe randevu almayı başardım.
I set up a deposition with the gallery.
RJ'i üçe bölünerek mi tavlayacaksın?
You're gonna steal RJ by being trisected?
Kurbanda, doğuştan 21. kromozom üçe bölünüp,.. ... fazladan bir kromozom oluşturmuş.
Your victim was born with trisomy of the twenty-first chromosome.
Çamur, sürtünme katsayısını yediden üçe indirmişti.
Mud slippage changes the coefficient of friction from point seven to point three
Yolumdan çekilmezseniz, üçe kadar sayacağım.
Out of my way, now, or I'm counting to three.
Artık neredeyse haftada üçe düştü.
I mean, we're literally down to three times a week.
Latham, çizelgeyi üçe kadar istiyorum.
Latham, get me that spreadsheet by 3.
Ve üçe bir mi kalalım?
And go three against one?
Bugün saat üçe kadar istediklerimi bana gönderin.
Have this stuff over to me by three o'clock. Three o'clock today please.
"Bana işlerimi yalnızca üçe katlayacak bir tıp öğrencisi gösterin, ayağını öpeyim."
"Show me a med student that only triples my work and I'll kiss his feet."
Sen gel de on buçuktan üçe, burada oturmayı dene.
You should try sitting here 10 : 30 to 3 : 00.
İş yükümüz artıyor, ödenek üçe katlandı, ve dünyanın her yerindeki kardeş teşkilatlarla şimdiye kadarkinden daha çok ilişki içerisindeyiz.
Our workload's exploded, our intake's tripled, and we're talking to our sister agencies all over the world more than ever.
Tamam, üçe kadar sayacağım.
All right, I'm gonna count to three.
Ki o da bizi rulo üçe getiriyor.
Which brings us to roll three
Sahip, her seferinde üçe kadar saymak zorunda mıyız?
Master, do we have to count to three?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]