Alay mı ediyorsun traducir español
250 traducción paralela
- Benimle alay mı ediyorsun?
¿ Me estás tomando el pelo?
"Hayatının baharı", alay mı ediyorsun?
¿ Y en la flor de la edad?
Benimle alay mı ediyorsun?
- ¿ Está de broma?
Tanrımızla alay mı ediyorsun?
¿ Te burlas de nuestro dios?
Benimle alay mı ediyorsun?
¿ Está de broma?
- Benimle alay mı ediyorsun?
- ¿ Te estás burlando de mí?
Alay mı ediyorsun?
¿ Está bromeando?
- Benimle alay mı ediyorsun?
- ¿ Me tomas el pelo?
Benimle alay mı ediyorsun?
¿ Burlándose de mí?
Beni yargılıyor musun, çözümlüyor musun, alay mı ediyorsun, anlamıyorum.
Nunca sé si me estás juzgando, absolviendo o burlándote de mí.
Alay mı ediyorsun? Isırabileceğim bir mermi var mı, hani filmlerde yaptıkları gibi.
¿ Tienes por ahí algo que morder como hacen en el cine?
Benimle alay mı ediyorsun?
¿ Se está burlando de mí?
Benimle alay mı ediyorsun, anlayamıyorum.
No sé si se burla usted de mí o no.
Oyabun, kör bir adamla alay mı ediyorsun?
Oyabun ¿ te estás burlando de un ciego?
Şimdi de benle alay mı ediyorsun?
¿ Se burla de mí?
% 10 mu? Alay mı ediyorsun patron?
¿ Está bromeando?
Yaşamalısın ve kendini eğitip günahlarının bedelini ödemelisin. Benimle alay mı ediyorsun?
En lugar de eso deberías arrepentirte y hacerte mejor.
- Benimle alay mı ediyorsun?
- Lo siento.
Ne var? Sokaklardan geliyorsun ve benimle alay mı ediyorsun?
Te saco de la calle ¿ y te burlas de mí?
Benimle alay mı ediyorsun? Hemen içeri gir!
¡ Ven acá, malvado!
Benimle alay mı ediyorsun?
¿ Te burlas de mí?
Alay mı ediyorsun? Dargın falan değiliz. Zosya ile aramızda olanları bilseler bile.
Y él sabía todo acerca de mí y de Zoska
- Alay mı ediyorsun?
- Estás de broma.
Benimle alay mı ediyorsun?
¿ Me toma por un necio, eh?
Boyum posumla alay mı ediyorsun sen? Hayır!
¿ Te estás burlando de mi estatura?
Benimle alay mı ediyorsun CJ?
¿ Intentas burlarte de mí, CJ?
- Benimle alay mı ediyorsun?
- ¿ Se está burlando de mí?
Alay mı ediyorsun?
¿ Estás bromeando?
Alay mı ediyorsun benimle?
IMuchacho, no te hagas el tonto!
Bizimle alay mı ediyorsun?
¿ Nos estás provocando?
- Alay mı ediyorsun, moruk?
- ¿ Me estás vacilando, tío?
Benimle alay mı ediyorsun?
- ¿ En serio? ¿ Me vacilas?
Alay mı ediyorsun? Savaşsana, domuz!
¡ Vamos, intenta seguirme cerdo!
Bir sübyanın karşıma geçip benimle alay etmesine izin vermem! Alay mı ediyorsun?
¡ No dejaré que un boludo esté ahi burlándose de mi!
- Benimle alay mı ediyorsun?
Te burlas de mí, ¿ no?
Alay mı ediyorsun?
¿ Es una broma?
Sen benimle alay mı ediyorsun?
- Dijo que habías dicho eso. - ¿ Estás bromeando? ¿ Qué?
- Alay mı ediyorsun Matt? - Haney, Charlie Reynolds'ı öldürdü.
See ifA ver si pueden averiguar de que se trata todo esto.
Öyle mi? Madem ısrar ediyorsun, alayım bari!
Si insistes tanto...
Seninle acılarımı paylaştığımda benimle alay ediyorsun.
Cuando vengo a ti con mi tristeza, vienes tú con tu ironía.
Alay ediyorsun, gülüp geçiyorsun, hem de bir ayağımın mezarda olmasına rağmen.
Riéndote de ella cuando tiene un pie en la tumba.
Kiminle alay ediyorsun bacım?
¿ A quién tratas de engañar, hermana?
Benimle alay mı ediyorsun?
¿ te estás burlando de mí?
Benimle alay mı ediyorsun?
¿ Me tomas el pelo?
- Benimle alay mı ediyorsun?
- ¿ intentas molestarme?
Benimle alay mı ediyorsun?
¡ Os burláis de mí!
Alay mı ediyorsun?
Debes estar bromeando.
- Geri alayım... - Öde hadi, madem o kadar ısrar ediyorsun.
- Esta bien, pagalo si insistes.
Benimle niye alay ediyorsun, Tanrım?
Tengo dos bole... ¿ Por qué te burlas de mí, Señor?
- Sen benimle alay mı ediyorsun?
¿ - usted ha venido bromear con mí? ¡ - no!
Benimle alay mı ediyorsun?
¿ Te estás burlando de mí?