Arabalar traducir español
7,424 traducción paralela
Binlerce metre halat ve malzemeleri taşıyan tekerlekli arabalar. ... ve gastronomik parti olan tırmanışa girişti.
Cientos de metros de cuerda, carros con ruedas para subir abastecimientos y una orgía gastronómica.
Arabaların dışında yaşarlar ve sadece yaşamanın keyfini çıkarırlar.
Vivir en los coches o donde sea, simplemente disfrutar la vida.
- Belki arabaları beklemeliyiz.
- ¿ Oyes a alguien? - Yo no.
S.I.S.'in çarpışan arabalar konusunda ne kadar deneyimli olduğunu bilirsin.
Ya sabes cómo Operaciones inmoviliza los autos.
Başkomiser, devriye arabalarını çağırma vakti geldi.
Capitán, es hora de dar el aviso a las patrullas.
Çalıştığım şirket böyle arabaları bulup film setlerine kiralıyor.
Escucha, trabajo para una empresa que alquila coches como este para escenarios de películas...
Güvenlik arabaları sadece belirli bir mesafeye kadar yaklaşabiliyor. Kalan yolu yaya olarak gitmek zorundasın.
El camión de materiales peligrosos solo puede acercarte hasta cierto punto tendrás que ir el resto del camino a pie.
Evin önündeki polis arabalarını gördüm ve...
Vi a los coches de policía estacionados delante, y...
Kaslı arabalar.
Los coches del músculo...
Kaslı arabalar yıllardır Amerikan araba kültürünün kalbinde olmuşlardır.
Los coches del músculo he sido en el corazón de la cultura automovilística americana durante décadas.
Yarışa değer kaslı arabalarımızı alıp Gainesville Florida'da buluşmamız söylendi. Dünyadaki en hızlı araba yarışının bir kaçının ev sahibi.
Nos dijeron que recoger nuestros coches del músculo de la carrera digna y me encuentro en Gainesville, Florida, el hogar de algunas de las carreras más rápido de automóviles del mundo.
Şimdiye kadar imal edilen en hızlı üretim arabalarını sürmek, ve iki saniyeden daha az sürede 0'dan 100'e çıkmak.
"... Eso es realmente rápido.
Beyler arabalarınız hakkında kötü konuşmaya başlamak istiyorum ama ikisini de seviyorum.
Señores, yo realmente quieren empezar a hablar basura acerca de sus coches, pero amo a ambos.
Zeka, mekanik ve kasın benzersiz bir testine tabi tutulduğumuz yer burası. Mağlup Adam seyirci bölümüne giderken, Tanner ve ben de yarış arabalarımızın peşine düştük.
Fue aquí que íbamos a poner a la prueba definitiva de la mente, la mecánica y muscular, como el perdedor, Adán, se dirigió a las tribunas y Tanner y fui en busca de nuestros autos de carreras.
Dikkatli güvenlik testi kapsamında, profesyonel pilotlar arabalarını gözleri kapalı 10 saniye içinde kaçırabilmek zorundadırlar.
Como parte de una prueba de seguridad riguroso, pro maquinista debe ser capaz de escapar de sus coches en 10 segundos con los ojos cerrados.
Tamam ama herşeyden önce arabalarının içinde 60.000 tane sinekle kalkış yarışı eğitimleri yok en azından.
Bien, en primer lugar, no hay trenes Drag Racer con 60.000 moscas en su coche.
Maden arabalarından birine binebilirler.
Quizá puedan subirse a unos de esos carros mineros y hacer...
Kasabadaki arabaların üçte ikisini sen sattın zaten.
Has vendido dos tercios de los coches en el pueblo.
Kubbe gelmeden önce arabalar yüzünden karşı karşıya gelmiştik.
Sí. Justo antes de que la cúpula cayera, estaba... muy pesado conmigo por confiscarle su coche.
Arabalarını biliyorsun.
Sabe de autos.
Arabaları çalıp hızlı kullanırlardı.
Roban autos y conducen rápido.
Bir çok insan arabalarını burada bırakır ve hatalarını kabul eder.
Un montón de gente deja sus carros aquí y aceptan aventones que no deberían.
Bu arabalar uzun yolda iyidir.
Estas cosas realmente ahorran kilometraje.
Peşinden başka arabalar da gelecek, sakın endişe etme.
Habrá otros autos siguiéndote también, así que no te preocupes.
Ve arabalarını.
Y sus autos.
- Arabalarını gördünüz mü?
- ¿ Vio su auto?
Nücleer arabalar?
¿ Coches nucleares?
Dandik arabalarımızdan da fazlası.
Más que cualquiera de nuestros coches de mierda.
Güvenlik her gece otopark'taki arabaların plaka kayıtlarını tutuyor.
Se toman las matrículas de los huéspedes que dejan el coche en la noche.
Üstü açık arabaların Boston'da 8 ay boyunca ne kadar kullanışsız olduğunu hatırlatmam gerekiyor mu?
¿ Tengo que recordarte lo poco práctico que sería un descapotable en Boston ocho meses al año?
Hiç değilse ortalıkta polis arabaları yok.
Al menos no hay ningún coche de policía.
- Aile tipi arabalarına göre bu gayet iyi gidiyor.
Sabes, para el tamaño de un coche famliar, esto marcha bastante bien.
Bir kodu çözmek için arabaların önüne atlayabilir.
Ella camino contra el tráfico para descifrar el código.
Kurbanların arabaları 3 km arayla bulunmuş ve ağızlarında benzer yaralar var.
Los coches de las víctimas se encontraron a tres kilómetros el uno del otro y tienen mutilaciones similares alrededor de la boca.
Kurbanların arabaları burada bulundu.
Los automóviles de las víctimas se encontraron aquí.
Arabaları alırım.
Me quedaré con los coches.
Gerçekten arabaları seviyorsun, değil mi?
Realmente te gustan los autos, ¿ no?
Bilgisayarlar, arabalar, mekanik olan her şey.
Computadoras, autos, lo que sea mecánico.
Arabalar geliyor.
Vienen coches.
Arabaları, dondurmayı, hayvanları sever. Bilhassa da tilkileri.
Le encantan los coches, el helado, los animales, los zorros en particular.
Buz parçacıkları yarışan arabalar gibi birbirilerini itip kakıyorlar.
Partículas de hielo se disputan para la posición como los stock cars,
Aynen. Mekanı ve arabaları aradık, burada değil.
Revisamos el edificio y los autos, no está aquí.
Tabii o zamanlar bebek arabalarının frenleri falan yoktu hiç.
Esto era de antes de que los cochecitos tuvieran frenos...
Arabaları arayın.
Buscad en las carretas.
Nakliye arabalarımız sadece sığırlarınızı taşımayacak ama kömür, size vaadedilen kıtadaki en büyük kömür madeni.
Nuestras carretas no solo transportarán su ganado, sino también carbón, de la que promete ser la mayor mina de carbón en el continente.
- Devriye arabalarını ayarlıyor.
Coordinando patrullas para la central.
- Arabalar hazır lordum.
- Los coches están listos, milord.
- Ne? - Arabalar.
Los coches.
- Arabalar.
- ¿ Los coches?
Yardım etmek için kenara çekmişler, mahkumlar da arabalarını çalıp tüymüş.
Pararon a ver si podían ayudar y los presos se llevaron su coche y huyeron.
Bu yüzden arabalarımdaki aynaları söktürdüm.
Por eso saqué todos los espejos del auto.
arabaları 16
araba 243
arabam bozuldu 28
arabada 85
arabayı 17
arabam 88
arabası 18
arabaya 46
arabayla 21
arabam yok 26
araba 243
arabam bozuldu 28
arabada 85
arabayı 17
arabam 88
arabası 18
arabaya 46
arabayla 21
arabam yok 26
arabam var 42
arabayı getir 44
arabaya bin 384
araba nerede 43
araban var mı 39
araba mı 39
araban nerede 53
arabam nerede 20
arabadan in 33
araba bekliyor 25
arabayı getir 44
arabaya bin 384
araba nerede 43
araban var mı 39
araba mı 39
araban nerede 53
arabam nerede 20
arabadan in 33
araba bekliyor 25