English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ B ] / Bahse var mısın

Bahse var mısın traducir español

377 traducción paralela
- Bahse var mısın?
- ¿ Va la apuesta?
Bahse var mısın.
Sí, sí, signor. ¡ Y tanto!
Bahse var mısın?
- ¿ Quieres apostar?
Bahse var mısın? O çanı vurabilirim.
Te apuesto a que puedo golpear esa campana.
Bahse var mısın?
¿ Qué te apuestas?
- Nasılsın? - Bahse var mısın?
¿ Quiere apostar?
Bahse var mısın?
¿ Quieres apostar?
Beş atlının buradan çıkıp başarıyla geri döneceğine dair 300 Dolarına bahse var mısın?
¿ Se apostaría trescientos dólares a que no hay cincojinetes que salgan de aquí y vuelvan?
- En büyük balığı ben yakalayacağım bahse var mısın?
- Apuesto que pescaré el más grande.
Bahse var mısın?
¿ Nos apostamos algo?
Ve bunu üç kuruş paraya mı yapacaklar yani? Bahse var mısın?
- ¿ Y lo harán por un puñado de dinero?
Ben buna emin değilim. Bahse var mısın?
- No estoy tan seguro. ¿ Apostamos?
Bahse var mısın?
¿ Tenemos una apuesta?
Bahse var mısın? Sana bir kadın söyleyeceğim, yarın onu Havana'ya götürebileceğine dair 1000 dolara bahse girer misin?
¿ $ 1000 a que si nombro una chica, podrás llevarla contigo mañana a La Habana?
Bahse var mısın?
¿ Quiere apostar?
Bahse var mısın?
No lo haría. ¿ Cuánto apuesta? - ¿ Cuánto aceptaría?
Bahse var mısın?
Apostaría a que si.
- Kanıtlayabilirim. Bahse var mısın?
- Puedo probarlo. ¿ Quieres apostar?
- Bahse var mısın? - Varım.
- ¿ La apuesta de siempre, Stubb?
Bahse var mısınız?
Te toca.
- Bahse var mısın?
¿ Quieres apostar a que lo estás?
Benimle küçük bir bahse var mısın? Seninle 10 dakika içinde yine karşılaşacağıma bahse girerim.
Había apostado conmigo mismo que me tropezaría con usted a los 10 minutos de haber pisado el pueblo.
- Bahse var mısın?
- ¿ Quiere apostar algo?
Ohh, biliyorum. "Zamanını harcıyorsun Joe" diyeceksin ama bahse var mısın?
"Pierdes el tiempo, Joe." ¿ Qué apostamos?
- Bahse var mısın? Gördün mü?
¿ Quieres apostar?
Şimdi yağmurda birkaç adım yürümeme göz yumacaksın ardından beni yukarı çağıracaksın, bahse var mısın?
Ahora me dejarás que de cuatro pasos bajo la lluvia.. ... y luego me llamarás, ¿ quieres verlo?
Bahse var mısın?
¿ Apostamos?
- Bahse var mısın?
- Ya te gustaría!
- Bahse var mısın?
- Quieres apostar?
- Bahse var mısın?
Aún no gana. - ¿ Quieres apostar?
- Bahse var mısın?
- No Io dudes.
Hangisinin kazanacağına bahse var mısınız?
¿ Apostarías por alguna de estas bestias?
Bahse var mısın?
¿ Apuestas algo?
Bahse var mısın?
¿ Apuesta algo?
Büyük bir bahse var mısın?
¿ Acepta una apuesta fuerte?
Bahse var mısınız?
¿ Quieres apostar?
Unutacağına dair bahse var mısın?
¿ Cuánto a que se olvida?
- Bahse var mısın?
- ¿ Quieres apostarlo?
Bahse var mısın? İçeride bir Alman olduğuna 10 dolar koyuyorum.
¿ Quieres apostar 10 dólares a que hay un "alemán" allí?
- Bahse var mısın?
- ¿ Quieres apostar?
Bahse var mısın, patateslere karşı sarsaparilla.
- Sí, gracias. Desde luego que lo es.
Bahse varım artık masraflarını üstlenmeye de razısınızdır, değil mi?
Apuesto a que ahora nos pagará hasta los gastos.
Bir Kızılderili'nin sözüyle bahse girmeye var mısın?
¿ Se apuesta algo sobre la palabra de un indio?
Neyse, 5 dolarına bahse varım ki, sen yanlış yoldasın.
Igual te apuesto $ 5 a que te equivocas.
- Ayrılın! Ben Panayotaros'un karısına bahse varım!
¡ Apuesto por la mujer de Panayotaros!
Bahse var mısın?
Verás.
Bahse var mısın?
¿ Tiene para apostar?
Var mısın bahse?
Soy más fuerte que tú.
Haplara karşılık bahse girmeye var mısın?
Te apuesto el dinero de las pastillas.
Var mısın iddiasına? Bahse tutuşalım mı?
¿ Quieres apostar?
- Bahse var mısın? - Takma onu kafana.
¡ Jamás!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]