Bu daha önemli traducir español
1,250 traducción paralela
Ne yapıyorsan dur, bu daha önemli.
¡ Detén cualquier cosa que estes haciendo! Esto es más importante
Hayır, bu daha önemli bir şey.
No, algo más importante que eso.
Bu daha önemli, 10 dk. içinde bir konferans konuşmam olacak.
Es mejor que sea importante.
Bu nerede oturduğumuzdan daha önemli.
Y eso es más importante que un domicilio.
Bu duruma göre, sağduyumuz çok daha önemli.
En estas condiciones, nuestra discreción se vuelve escencial.
Bu yemekten daha önemli.
Nos da igual comer.
Bu yüzden onlar ballet okulu. Nasıl hareket ettiğin ve kendini nasıl ifade ettiğin daha önemli.
Lo importante es cómo te mueves, cómo te expresas.
Bu kariyerimden daha önemli.
Eso fue por motivos profesionales.
Bu iş senden daha önemli, Dylan.
Esto es más grande que tu, Dylan.
Bu çok önemli. Bundan daha yerinde bir deyiş duymamışsındır.
Esto es importante porque nunca se ha dicho mayor verdad.
Bu bir öncelik meselesi, Crichton, hangi geminin daha önemli olduğunu bilirsin.
Es una cuestión de prioridades, Crichton. Ya sabes qué nave es más importante
Bu misket-yeme yarışmasından daha önemli.
Esto es más importante que aquel concurso de canicas, Fry.
Çok daha önemli bu.
Es mas importante.
Şimdi bana polislerin, TV haberlerinin, mahkemedeki bu insanların ve popüler bir şovmenin bana ve Bart'a ders vermekten daha önemli işi yok muydu?
¡ Willie no! Un momento. ¿ Me están diciendo que la policía, el noticiero un tribunal lleno de gente y un artista popular no tenían nada mejor que hacer que darnos una lección a Bart y a mí?
Bu öncelerinkinden daha önemli.
Más importante que cualquier cosa que sucediera antes.
Bu görev onların hayatlarından daha önemli değil.
- Esta misión puede arruinarles la vida
Sanırım bu kendilerini daha önemli hissetmelerini sağlıyor.
Supongo que es una forma de sentirse más importante.
Ama önemli olan, görev başındayız. Ve bizim burada olmamızı bilmeleri insanlara rahat nefes aldırıyorsa ya da geceleri daha rahat yürümelerini sağlıyorsa bu iyi hissettiriyor.
A pesar de todo, hacemos nuestro trabajo y, si la gente está más tranquila sabiendo que estamos ahí o menos nerviosa andando de noche por la calle, es una buena sensación.
Belki zamanı değil ama, sana daha önce söylediklerimin içinde... önemli bir nokta vardı. Bu kadın bizi ele verecek demiştim.
Puede que sea un mal momento, pero te recuerdo que te advertí que esa mujer sería nuestra ruina.
Orada ne kazanacağımız çok daha önemli. Bu kazanmak ve saygı... görmekle ilgili değerli bir soru.
Lo que vamos a ganar en Ucanca es mucho más importante, es una cuestión de dignidad, de conseguir lo que quieres, y que te respeten por ello.
Ama sanırım bu daha önemli.
Pero creo que esto es más importante....
Bu... hilekâr bir kumarbazdan daha önemli.
Eso es mucho más grande que la vida de un jugador.
Bu bisikletten çok daha önemli.
Es más importante que la bici.
Diğeri beni daha sıcak tutar, ki bu benim için daha önemli.
La otra abriga más.
Ve bu benim görüşüm, bu olay süper ve güvenilir bir yazılıma sahip olmaktan daha önemli.
Y esto es para mí, aún más importante que tener software poderoso y confiable.
Bu da söylenenlerin pek çoğundan daha önemli bir şey.
Que es más de lo que puedo decir de algunos.
Bu önemli bir şey. Paramdan bile daha çok, bununla gurur duyuyorum.
Y eso es algo........ que me pone más orgulloso que todo mi dinero.
Hayır. Buna karşın havada uçabilecek, ve bu Dünya'nın geçmişindeki önemli bir şeydi, yani bu, uh, daha farklı sade una füze diyebilirim, ama değil.
A pesar de que puede volar por el aire, y es una gran explosión del pasado de la Tierra, por lo que él, eh, literalmente lo puedes llamar un misil, pero no.
Mükemmel bir zekan var büyük bir mekanik yeteneğin var, hızlı çalışan bir akıl ve parlamaya başlayan bir şeyler var bu bilgiden daha önemli bir şey.
tienes una mente maravillosa unos tremendos talentos mecánicos, un ingenio rápido y yo estoy empezando a detectar un atisbo de algo aún más importante que el conocimiento.
Bence bu benden daha önemli.
Más pienso acerca de eso, más seguro de eso estoy.
Fakat bu görev süresince daha önemli şeylerle ilgilenmeyi tercih ederim diyelim.
Y yo esperaba utilizar esta misión para conocer, bueno, vamos a decir algunas de las cosas más importantes.
Diğer insanlar bu çocuğun bizim bildiğimizden daha önemli olduğunu biliyorlar.
Solo que otras personas saben mas sobre la importancia de este niño que nosotros.
Hassas kızları ya da önemli kızları kaldırmak için erkek birliği partilerine gelen biri olabilirsin. Ki bu daha kötü. Çünkü çok adice.
Podrías ser de los que Van por las fiestas de las fraternidades con la intención de capitalizar con las chicas sensibles lo cual es peor, porque es una artimaña.
Ama bu gece neyin daha önemli oldugunu anladim ki, o da bir degil iki oskar kazanmak oldugudur!
¡ Pero hoy veo que lo verdaderamente importante es ganar dos Oscars!
Bu önemli. - Bir gece daha bekleyemez mi?
- ¿ No puede esperar una noche?
Bu anı tekrar yaşamaktansa, Sonsuz Aşk'ı sonuna kadar izlemeyi yeğlersin biliyorum. Ama bu, kızın için çok önemli. Senden daha önce hiçbir şey istemedi.
Sé que preferirías ver una película romántica... que ser parte de esta escena otra vez... pero es importante para tu hija, y nunca te ha pedido nada.
Şurada plan yapmaya çalışıyoruz. Eminim konuştuğunuz konular çok daha ilğinç,.... ... önemli ve eğlencelidir, ama bu ödevden A almak istiyorum.
Pero intentamos planear una estrategia y un horario de ensayos... y estoy segura de que lo que charlan... es mucho más fascinante e importante y, lo diré, divertido... pero quisiera obtener una buena nota en esta tarea, y para eso... tendrán que hablar de sus eventos sociales otro día.
Ancak bu çok önemli bir mevzu, üzerinde daha fazla düşünmeliyim.
Pero éste es un asunto serio. Debo pensarlo mejor.
Biliyor musunuz, şu anda özellikle bu konunun üstünde durmamayı ve daha önemli konuları konuşmak istiyorum.
Sabe, ahora me gustaría pasar de esta conversación en particular para hablar de asuntos más importantes.
Bu tartışmanın sonucunu çok merak ediyorum fakat daha önemli işlerimiz yok mu bizim?
Aunque me gustaría ver cómo termina esto ¿ no tenemos algo más importante qué hacer?
Daha fazla güç! Önemli lan güç. Bu güç.
El número de vatios, eso es lo que importa.
Önemli değil, Cheryl. Dr. Gamble ve ben bu seanslara iki kız kardeşim de katılırsa daha faydalı olacağını düşünüyoruz.
No, esta bien Cheryl el Dr. Gamble y yo sentimos que puede ayudar si, eh, mis dos hermanas pueden venir
Emin ol çamaşır yıkamaktan daha önemli bu.
Esto es mucho mas importante que lavar la ropa. Espera y verás.
Önemli olan şu ; bu testi bir daha yapsak geçersin.
Aunque ahora, si haces el test nuevamente, lo pasarás.
Koçluk yapmalı, öğretmelisin... Ve bu dünyadaki en önemli şey olduğundan değil, ama... iki kat daha fazla para, Jimmy.
Puedes entrenar, puedes enseñar y no es que sea lo más importante en la vida pero te pagan el doble.
Yani, tabi ki, eee, can kaybı olması çok üzücü ama zannediyorum ki biz çok zor bir durumla karşı karşıyaydık ve en azından Londonderry bu akşam, eee biraz daha sakin olacak bu da kanun ve düzenin sağlanmasında önemli bir adım
Claro que las pérdidas humanas se lamentan muchísimo pero no dejo de pensar que respondimos a una situación muy difícil. Y por lo menos esta noche parece tranquilo lo que sugiere que avanzamos un paso hacia el orden y la ley.
Bu, dünyadaki her şeyden daha önemli.
Eso es lo que cuenta... más que todo el mundo.
Ama bu her şeyden daha önemli.
Pero me ayudó más que cualquier otra cosa.
Bu bir tek kişiden daha önemli... Haklı mıyım?
Esto es más importante que un solo individuo...
O şirkette bir yerinin olması bu aptal işten daha önemli.
Un puesto en su compañía es más importante que un tonto trabajo independiente.
Bu hepsinden daha önemli.
Pero eso no es lo importante, Shirley. - ¿ Perdón?
bu daha iyi 394
bu daha kötü 16
bu daha çok 18
bu daha başlangıç 56
bu daha da kötü 16
bu daha ne kadar sürecek 18
daha önemlisi 29
önemli değil 3809
önemli degil 25
önemli 199
bu daha kötü 16
bu daha çok 18
bu daha başlangıç 56
bu daha da kötü 16
bu daha ne kadar sürecek 18
daha önemlisi 29
önemli değil 3809
önemli degil 25
önemli 199