Bu herif traducir español
4,727 traducción paralela
Ölüm meleği mi bu herif.
¡ Tú la metistes en esto!
Bu herif yüzünden ayağını kaybeden bakkala ne diyeceğim?
¿ Qué le diré al tendero que perdió una pierna por culpa de este tipo?
Sanırım rus bu herif.
Creo que es ruso.
- Nereden girdi ki bu herif?
- ¿ De dónde vino?
Deli bu herif.
Está loco.
Kimdi bu herif?
¿ Quién demonios era ese?
Kimdi bu herif?
¿ Quién era este tipo?
Bu herif, o adamı şahin gibi takip ederdi.
Este tipo, lo miraba como un halcón.
Bu herif tıpkı dedeme benziyor. Dedemden nefret ederim.
Ese tío es igual que mi abuelo.
- Bu herif canımı sıkmaya başladı. - Sigaranı bana bırak.
- Me está volviendo loco.
Bir saniye. Sana saygısızlık etmek istemem ama bu herif benimle alay ediyor.
Mira, no quiero faltarte el respeto, pero este tipo me está fastidiando.
Bu herif arabayla ne yapıyor?
¿ Qué está tratando de hacer este tipo?
Thea'ya hapı satan kişi bu herif.
Es el tipo que le vendió drogas a Thea.
Bu herif kahramansa, benim polis olarak şehirdeki yaşamım ne ifade ediyor bilmiyorum.
Si ese hombre es un héroe, No sé qué significado tiene mi vida como policía en esta ciudad.
Fakat dürüst olalım, su, olsa olsa bu herif kadar seksi. - Evet.
Pero, quiero decir, vamos a ser realistas, el agua es tan poco atractiva como este hombre.
Bu herif ne böyle? Asker mi?
¿ EL TIPO ES QUÉ, MILITAR?
Yani, nerede bu herif?
¿ En dónde está?
Bu herif de kim böyle?
¿ Quién demonios es este tío?
Bu herif var ya...
Este tipo...
- Bu herif deli.
- Este tipo está loco.
Ürkütücü bir adam. Evet, eğer Varyemez Amca'nın insan versiyonu olsaydı, bu herif olurdu.
Sí, si hay una versión humana de Scrooge McDuck, este tipo lo es.
Onu hapishane'de ziyaret eden bu herif kim?
¿ Quién es este tipo visitándolo en prisión?
- Bu herif de kim?
- ¿ Quién es?
Bu herif kim?
¿ Quién es ese tipo?
Bu herif hayal aleminde.
Mierda acaba de conseguir real.
Bu herif harbi piç değil mi?
Maldición, es un duro hijo de puta, ¿ eh?
Nerede bu herif?
¿ Donde diablos está?
Bu herif Sharon Klingman'ın oğlunu da...
Ya sabes, este chico ayudó al hijo de Sharon Klingman...
Daha akşam olmadan bu herif körkütük sarhoş oldu.
Ni siquiera es la hora de cenar, y este tipo vuela como tres hojas al viento!
Bu herif, son on yıl içinde bir kez bile "nyet" dediyse nerede ve ne zaman dediğini öğreneceğiz.
Si este tipo dijo "nyet" una vez en los últimos 10 años, vamos a averiguar cuándo y cómo.
Bu ezik herif çok mu iyiydi?
¿ Tan bueno es este patético hombre?
Sana, şunu hatırlatırım ki, bu Fransız herif gelmeden önce, sen buradaki insanlarla konuşmuyordun bile.
Déjame recordarte nunca hablastes con estás personas antes de que esté Francés apareciera.
Bu herif lisedeyken bana ve arkadaşlarıma ot satardı.
Sí, cuídate. Ese tipo solía vendernos mariguana a mí y a mis amigos en la secundaria.
Bu herif tanınmayan bir zenci.
Este tipo es el negro desconocido.
Ne biçim herif bu!
¡ Qué idiota!
Arkadan da oturan herif, sürekli bu tarafa bakıyor.
El que está sentado detrás tuyo. Se te queda mirando.
Şimdi bu işi yürüten herif ölüp gitti bir de üstümüze kaldı.
Ahora el tipo que lo manejaba se ha ido y murió entre nosotros.
Akıl hastası bu herif.
Ese lunático.
Bundan hemen bir sonuç çıkartmayalım çünkü bu mümkün değil tuhaf herif.
No hace falta ninguna justificación, porque no puede pasar, tío raro.
Ama bu kaçık herif kızımı kaçırdı.
Pero ese lunático tiene a mi niña.
Şimdi bunu söyleyerek çizgiyi aştığımı düşünmüyorum ama... -... bu diğer herif tam bir puşt.
Ahora, no creo que cruzo límites cuando digo que este otro tipo es un tremendo
Ama şunu diyebilirim ki Tamara'nın o herif yerine sizin cebinizi doldurmak istemesinin sebebi bu.
Pero basta decir que es por eso que Tamara preferiría forrar tus bolsillos antes que los suyos.
Herhalde bu ihtiyar herif ne zaman sadede gelecek diye merak ediyorsundur.
Estoy seguro de que te preguntabas cuándo este viejo tonto iba ir al grano.
Hayır, sanırım hala eğitim aşamasındayım fakat bu adamı bulacağım, yavşak herif beni bronzlaştırdı.
Nada, no, supongo que todavía estoy en entrenamiento, pero voy a encontrar a este tipo, esa perra me puso en el bronce.
Aman tanrım, bu adi herif bir gün özgür dünyanın lideri olabilir.
Dios mío, este loco hijo de puta... puede ser el líder del mundo libre algún día.
Bu aşağılık herif oğlumu öldürdü!
¡ Ese hijo de puta mató a mi hijo!
Senden hoşlanıyor bu herif.
A él le gustas mucho.
Şimdiyse uzun süredir kilit altında tuttuğun kalbini tekrar açıyorsun ve bu çatlak herif, yeniden güvenli ve tanıdık olan ama aslında ihtiyacı olmadığı veya aslında istemediği hâlde, bir ilişkiye başlamak istiyorsa, senin bağının ne kadar eşsiz olduğunu göremiyordur.
Y ahora has dejado libre tu corazón nuevamente luego de mantenerlo encerrado por mucho tiempo, y este tonto no se da cuenta de lo única que tu conexión es si él es tentado a caer en una relación que es segura y familiar pero que no es realmente lo que él necesita, o no es en verdad lo que él quiere.
Bu kahrolası herif üstümü kirletti.
Este hijo de puta me hizo todo sucio. Mira esta mierda.
Bu ucube herif de kim be?
¿ Quien es ese pequeño tipo tan raro?
Bak, aptal herif. Annem belli ki bu malzemelerden anlamiyor, yani... Yani benim kisisel profesyonel önerilerime birakti.
Mira gilipollas, obviamente mi madre no sabe nada de esto, así que... así que se deja aconsejar por mis recomendaciones profesionales.