Ciddisin traducir español
735 traducción paralela
" Madem On Emir konusunda bu kadar ciddisin...
" Ya que te tomas tan en serio lo de los Diez Mandamientos...
Sevgili komik palyaçom, bir an için ciddisin sandım.
"Mi querido ÉL, eres tan divertido... por un momento pensé que hablabas en serio."
Bu konuda ciddisin, değil mi?
Estás muy decidida a esto, ¿ no es cierto?
- Bunda ciddisin, değil mi?
- Hablaba en serio, ¿ no?
- Ciddisin yani?
- No le importa. - ¿ De verdad?
- Galiba gerçekten ciddisin.
- ¿ Lo dices en serio?
Çok ciddisin.
Muy en serio.
- Sen de neden bu kadar ciddisin?
- ¿ Por qué eres tan serio?
Ciddisin, değil mi hayatım?
¿ Hablas en serio, cariño?
- Sanırım sen ciddisin. - Öyleyim.
- Creo que lo dice en serio.
- Bu konuda ciddisin, değil mi sevgilim?
Lo dices de verdad, ¿ no?
Sen hiç taklit yapamaz mısın? Neden böyle ciddisin?
¿ Tú no sabes hacer ninguna imitación, por qué estás tan serio?
Bu konuda çok ciddisin Paul.
Lo dices de veras, Paul.
Her zaman ciddisin.
Te lo tomas todo muy en serio.
- Gerçekten ciddisin, değil mi?
- ¿ Habla usted en serio, verdad?
Sen gerçekten ciddisin, öyle mi?
Habla en serio, ¿ no es cierto?
Sen ciddisin, Jim.
Hablas en serio, Jim.
- Sen çok ciddisin değil mi?
- Usted debe ser terriblemente serio.
Yo, oraya gitmek için fazla ciddisin. Köyde?
Es usted demasiado serio para ir al casino. ¿ En el pueblo?
- Sen artık ciddisin.
- ¿ Ahora hablas en serio?
Ne kadar ciddisin?
¿ Què tan serio?
Ve çok ciddisin.
Y seria.
Sen ciddisin.
- Eres honesta.
Ciddi misin? Gerçekten ciddisin galiba.
Creo que hablas en serio.
- Sen ciddisin.
- Hablas en serio.
- Ciddisin galiba.
- Creo que hablas en serio.
Sen ciddisin.
No lo dices en broma.
Şaka yapıyorken bile ciddisin.
Incluso cuando bromeas, no bromeas.
- Sen ciddisin, değil mi?
- Lo dices en serio, ¿ no?
- Ciddisin!
¡ De veras!
Sen ciddisin.
Es en serio.
- Söylediklerinde ciddisin değil mi? - Evet.
- ¿ Has vuelto a ser tú misma?
Ciddisin!
¡ Lo dices en serio!
- Bu iyi, yani ciddisin.
- Qué bien, hijo. Es serio, ¿ no?
Ciddisin.
Lo dices en serio.
Gerçekten ciddisin.
Sí, es verdad.
- Sen ciddisin.
- Parece que lo dice en serio.
Sen benden daha ciddisin, ama sen benim kadar acı çekmedin.
Tú eres más serio que yo, y no has sufrido. No como yo.
- Ciddisin, değil mi?
- ¿ Hablas en serio?
- Her zaman çok ciddisin.
- Eres muy seria.
Bu akşam çok ciddisin.
Qué trágico estás esta noche.
Gerçekten ciddisin, değil mi?
Lo dices en serio, ¿ eh?
Sen çok ciddisin, çok sessizsin.
Estás tan serio, tan callado.
Neden bu kadar ciddisin?
¿ Por qué está tan serio?
Sen ciddisin!
¿ Hablas en serio?
Neden bu kadar ciddisin?
¿ Por qué estás tan solemne?
Beni hayatta tutma konusunda ciddisin.
Se ve que realmente quiere proteger mi vida.
Aman Tanrım, sen ciddisin.
Dios mío, hablas en serio.
- Bugün çok ciddisin.
Está seria hoy.
Monique konusunda ne kadar ciddisin?
¿ Què tan serio es lo de Monique?
Ne zaman ciddisin, ne zaman değilsin bilmiyorum.
Siempre estás de guasa.
ciddi 72
ciddi misin 751
ciddiyim 1107
ciddi misin sen 46
ciddi mi 132
ciddiyim ben 26
ciddi ol 66
ciddi değilsin 32
ciddiydim 20
ciddi misiniz 112
ciddi misin 751
ciddiyim 1107
ciddi misin sen 46
ciddi mi 132
ciddiyim ben 26
ciddi ol 66
ciddi değilsin 32
ciddiydim 20
ciddi misiniz 112