Döm traducir español
1,539 traducción paralela
- İyi geceler, Dom Kensi, Nate.
Buenas noches. Buenas noches, Dom, Kensi, Nate.
- Selam, Dom.
- Hey, Dom.
- Bazı insanlar içmeyi sevmez, Dom.
- Algunos simplemente no son bebedores, Don
Benimle flört etmeye mi çalışıyorsun, Dom?
¿ Estás intentando ligar conmigo, Dom?
Bana Dom mu diyorsun?
¿ Me estás llamando Dom?
Beni kameraya çekmeyi bitirdin mi Dom?
¿ Me está grabando con tu móvil, Dom?
Ölüm sebebi Dom.
Una pista clara, Dom.
Endişelenme Dom hâlâ iş üstünde öğrenmen gereken şeyler var.
Oh, no te preocupes por eso, Dom. Aún hay algunas cosas que has de aprender del trabajo.
Dom, hiçbir şey olmayacak.
Dom.. vas a estar bien.
Dom, götür onu oradan!
Dom, sácalo ahora de aquí!
Dom'u yem olarak mı kullandığımı merak ediyorsunuz.
Te estás preguntando si le puse como cebo.
Dikkatini ver, Dom.
Concéntrate, Dom.
Dom'un ortağım olmasını gerçekten çok istiyorum.
De verdad espero con impaciencia tener de compañero a Dom.
Görünüşe göre biriyle buluşuyor, Dom.
Parece que tenemos una reunión, Dom.
Dom, Eric plakayı araştırsın.
Dom, pon a Eric a comprobar esas matrículas.
Pekala, Kensi ve Dom bu öğlen Holgate'i Raspen olarak bildiğimiz biriyle konuşurken gözetlemişler.
Bien, Kensi y Dom vieron a Holgate hablándo con alguien esa tarde, ahora sabemos que fue Raspen
Dom, iş üstündeyiz.
Dom, estamos vigilando.
Dom ve Eric bara gittiler.
La mayoría. Dom y Eric fueron a un club.
Üç şişe'95 Dom ayırtılmış. - Şaka mısın nesin?
¿ Tres botellas de Dom 95?
Ayrıca beni bir daha, bir şişe Dom ile kandırabileceğini düşünme!
Y no creas que puedes distraerme con otro Dom.
3 şişe'95 Dom çocuğun oda servisi faturasındaydı hatırladığım kadarıyla en sevdiğin.
Tres botellas de Dom'95 en la cuenta de servicio a la habitación uno de tus favoritos, si mal no recuerdo.
- İş ödeşmeye gelince Chuck'dan iyisi yoktur. Ayrıca, Blair'le o kadar zaman geçirince'95 Dom her şeyi açıklıyor gibi.
Más, el hecho de haber pasado tanto tiempo con Blair el Dom del 95 fue una manera de notarlo.
Dom'a söylemiştim.
Me refiero a Dom.
Dikkatli ol Dom.
Con cuidado, Dom.
Dom, yerinden ayrılma!
Dom, mantén tu posición.
İşte doğuştan ajan budur Dom.
Eso sí que es un operario nato, Dom.
Dom, kamyon ayrılırsa, takip et.
Dom, si el camión se marcha, síguelo.
- Dom?
- ¿ Y Dom?
Cossack isimli dosya, Dom.
El fichero llamado Cossack, Dom.
- Dom, o yatta kimin olduğunu öğrenmem gerekiyor.
- Ya la bajé a tu GPS. Dom, en serio necesito saber quién estaba en el yate.
Eric ve Dom, banka hesaplarını ve kredi kartlarını araştırdı eğer bu adama para veriliyorsa bunu çok iyi saklamış.
Eric y Dom peinaron sus cuentas bancarias, sus tarjetas de crédito. Si este tipo recibía algún tipo de paga, tenía un serio autocontrol.
Hey, Dom hemen yardım gerekiyor.
Hey, Dom, necesitamos refuerzos ahora.
- Araştırın Dom.
Sigue buscando, Dom.
Dom hâlâ eşini bulmaya çalışıyor.
Dom está tratando de hacerle un seguimiento todavía.
Dom, Magda Mcellon'ın kocasına ölüm tehdidi içeren mailler attığını öğrenmiş.
Dom encontró correos de Magda McEllon Amenazando con matar a su marido.
Biz bir yarısını, Kensi ve Dom, siz de diğer yarısını alın.
Nosotros la mitad, Kensi y Dom la otra mitad. Eric, averígua
Ve Dom Ross'un telefonundaki ve eşyalarındaki adli kanıtlar.
Y, Dom, Has pruebas forsense sobre el teléfono y los objetos personales de Ross
Sizi sarhoş edip Dom Pérignon'dan ayırsam
Te emborracharé con Dom Pérignon
Asla bir adamın, hayvanlardan meydana getirdiği bir şehre girmeyin.
"No debemos entrar en el pacto de la ciudad... que el hombre ha hecho... con los animales dom � sticos."
Size güzel bir şişe dom getireyim.
'El ll tostar con un buena botella de Dom
Utki köyü, no 2.
Ella vive en el asentamiento Utkin Dom, casa 2.
Bugün Dom Rahipler Meclisi'ne mektup yazıp aforoz edilmeni isteyeceğim.
¡ Hoy escribo todavía a los eclesiásticos, y me impondré para que seas excomulgada!
Dom ve ben kontrol edeceğiz.
Estará aterrada. Dom y yo iremos a ver.
Dom Pérignon, Chateau Lafite, Beluga caviar.
Dom Pérignon, Château Lafite caviar Beluga...
Güneş Batı'ya doğru yönelmişti.
Cuando el oeste pesca dom.
Buzlu viski. Bir şişe Dom. Ve masa...
Dewar's en las rocas, una botella de Dom...
- Bebeğim, kim Dom söyledi?
- ¿ Quién pidió el champaña?
Dom, emeklilik maaşı konusunda ciddiyim.
Dom, hablo en serio sobre esa pensión.
Dom?
¿ Dom?
Dom, anlaşıldı mı?
Dom, ¿ me oyes?
Dumare, bir ajan kaybettim. Bir ajan kaybettim. Dom.
Dumare, tengo un agente caído, tengo un agente caído.