Elimizden geleni yaptık traducir español
463 traducción paralela
Elimizden geleni yaptık yoldaş.
Hicimos lo posible, camarada.
- Elimizden geleni yaptık.
Hicimos lo que pudimos.
Elimizden geleni yaptık.
Hicimos todo lo posible.
- Elimizden geleni yaptık. - Evet, tabi.
- Hemos hecho todo lo que hemos podido.
Tanrı aşkına rahat bırak! Elimizden geleni yaptık.
- ¡ Por Dios, déjanos en paz!
Bugün elimizden geleni yaptık Joan, adamlarımız yoruldu artık.
Hemos hecho lo que hemos podido, los hombres están agotados.
Doğayla elimizden geleni yaptık.
Yo y la naturaleza hicimos lo mejor que pudimos.
Acele etmek için elimizden geleni yaptık.
Nos dimos mucha prisa.
Elimizden geleni yaptık.
- Se hace lo que se puede.
- Zaten elimizden geleni yaptık.
Y ya has hecho demasiado.
Elimizden geleni yaptık zaten bizden daha fazlasını bekleyemezsin!
No puede esperar que hagamos más de lo que hemos hecho.
Size yardım edebilmek için elimizden geleni yaptık.
Hicimos todo lo posible para ayudarlos.
Elimizden geleni yaptık,... ama ailemi rehin bırakmak zorunda kaldım.
Hicimos lo que pudimos, pero tuve que dejar a mi familia de rehén.
Hastanelerde elimizden geleni yaptık.
Fuimos a los hospitales.
Doktor, elimizden geleni yaptık.
Se ha hecho todo lo que se ha podido.
Ama en azından elimizden geleni yaptık.
Pero trabajamos duro e hicimos lo que pudimos.
Elimizden geleni yaptık.
Hicimos lo que pudimos.
Elimizden geleni yaptık.
Bueno, señor...
- Elimizden geleni yaptık, efendim.
- Hicimos lo mejor que pudimos, señor.
Elimizden geleni yaptık ama kendimizi vurduk.
Hicimos todo lo posible para acabar con él.
Elimizden geleni yaptık efendim.
Hicimos lo que pudimos, señor ;
Cornelius ve ben ona yardım edebilmek için elimizden geleni yaptık.
Cornelius y yo hicimos todo lo posible por ayudarlo.
Hazırlıksızdık, iyi niyetle elimizden geleni yaptık.
Nuestra voluntad suplió la escasez.
Elimizden geleni yaptık.
Ya lo intentamos.
Onu küçük düşürmek için elimizden geleni yaptık.
Aprovechamos la ocasión para humillarle.
Helena, Jackie'yi normal kabul etmek için elimizden geleni yaptık ama o normal değil.
Helena, hemos tratado de aceptar a Jackie como normal, pero no lo es.
Sizin için elimizden geleni yaptık. Umarım seversiniz.
Hemos hecho todo lo posible, Espero que sea de su agrado,
- Elimizden geleni yaptık.
- Hicimos lo que pudimos, señor,
Bay Horman, biz oğlunuzu bulmak için elimizden geleni yaptık.
Esta embajada ha hecho todo lo posible por localizar a su hijo.
- Elimizden geleni yaptık.
- Hicimos lo que pudimos.
Her neyse... Bu, Sumner Welles tişi sonuçlanmadı, Pug, ama kararımız kesin. elimizden geleni yaptık.
sin embargo... esa cosa de Sumner Welles produjo nada, pug, pero nuestra conciencia está limpia.
Elimizden geleni yaptık.
- Lo hemos intentado.
Bitti. Ama elimizden geleni yaptık.
Vacío pero lo hicimos.
- Elimizden geleni yaptık, efendim.
- Tratamos de hacer lo mejor, Señor.
Elimizden geleni yaptık.
Hemos hecho lo posible.
- Bak, bu ay elimizden geleni yaptık!
Admite que hemos fracasado este mes.
Elimizden geleni yaptık.
Hemos hecho todo lo posible.
Elimizden geleni yaptık, herkesin yapacağı şekilde.
Bueno, hemos hecho todo lo posible, la manera como la gente debería.
Hastanede elimizden geleni yaptık, pek ilerleme kaydetmiyor.
Hemos hecho lo que hemos podido en el hospital y no ha mejorado.
- Martin... - Köpeğin için elimizden geleni yaptık.
Martin hicimos lo imposible por tu perro.
Elimizden geleni yaptık.
Lo hemos hecho lo mejor posible.
Bir yardım çağrısı aldık, ve biz de elimizden geleni yaptık.
¿ Ha llegado algún SOS desde entonces? Eh, estará bien. Hicimos todo lo que pudimos.
Elimizden geleni yaptık.
Hicimos todo lo que podíamos.
Toplumu arındırmak için elimizden geleni yaptık.
Hicimos lo posible por purificar los componentes.
Elimizden geleni yaptık.
Hicimos todo lo posible. No tenemos que hacer mas.
Üzgünüm ama biz elimizden geleni yaptık.
Perdón, pero hicimos nuestro mejor...
Onlar için elimizden geleni yaptık.
Hicimos cuanto pudimos.
Rahat etmesi için, elimizden geleni yaptık.
La pusimos tan cómoda como fue posible.
- Yine de elimizden geleni yaptık.
- Aún así, hemos hecho lo mejor posible.
Elimizden geleni yaptık.
- Hicimos lo que pudimos.
Elimizden geleni yaptık, Martin.
Intentamos todo, Martin.