English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ E ] / Eminim ki

Eminim ki traducir español

6,342 traducción paralela
Eminim ki Bill sana orada çalışmamdan nefret ettiğinden bahsetmemiştir.
Estoy segura de que Bill no te ha contado que odia mi trabajo aquí.
Eminim ki bundan önce çalışmayı defalarca kez açıklamak zorunda kaldınız.
Bueno, estoy seguro que has tenido que explicar el trabajo docenas de veces antes.
Eminim ki senden onlara yemek masasının altından kendimi ellemediğimi ya da sevişirken seni makinelere bağlamadığımı söylemeni isteyecekler.
Estoy seguro de que quieren que les digas que no me masturbo en la mesa durante la cena o que te conecto a máquinas mientras hacemos el amor.
Eminim ki şu an yalnızca zemini hazırlıyorlar.
Louis? Estoy segura que solo están preparando el escenario.
Peter, eminim ki Kuzey Carolina'da 173 insanın işten kovulmasına...
Peter, sé que no quieres ocasionar que 173 personas en Carolina del...
Eminim ki öyledir.
Eh, estoy seguro de que lo es.
Eminim ki olacaksınız.
Seguro que lo harás bebe.
Elbette eminim ki, parayı almaktan memnun olacaktır.
Aunque, seguro que va a estar bastante contento de tener eso.
Kesin olarak eminim ki Basilisk kanı ateştopu olarak sonuçlanır.
Estoy seguro de Basilisk la sangre se traduciría en una bola de fuego.
Ve gayet eminim ki, kasko parasıyla dondurma yemeye gidebiliriz.
Y estoy bastante seguro de que eso se merece un viaje a Cold Stone.
Bize yalnızca bir şans daha verirseniz eminim ki kaynağım...
Si nos da otra oportunidad, estoy seguro que mi fuente...
Akademi'de birlikteydik. Tüm işlemlerden nefret ederdik ve şimdi bir dosyada çalışıyorsak ve diğerimiz 1,000 şınav derse anlamı... "Haklı olduğumdan o kadar eminim ki yanılıyorsam 1,000 şınav çekeceğim." demektir.
Fuimos a la academia juntos y odiábamos los ejercicios, así que ahora cuando llevamos un caso y uno dice mil flexiones significa que está tan seguro de estar en lo cierto que si no es así debe hacer mil flexiones.
Kesinlikle eminim ki Jago, Tanrı'nın ışığında öldü.
Jago murió en la gracia de Dios. De eso estoy seguro.
Bir t2 triple negatif tümör Bir Nottingham 7 notu ile... hızlı çıkıp vardır Ben eminim ki onu söyledim.
Un tumor negativo triple tipo dos con un siete en la escala Nottingham... tiene que salir rápido, y estoy segura de que se lo has dicho.
Üzerinde adım yazıyordu ve eminim ki bırakan Sör Aaron'dı.
Tenía mi nombre escrito, pensé que era de parte de sir Aaron.
Ne olursa olsun eminim ki hepinizin kabul edeceği gibi bu muhteşem bir makine.
En todo caso, es una máquina magnífica, y seguro que están de acuerdo conmigo.
Ama eminim ki mağazaya sormuşsunuzdur o el fenerinden kaç tane sattıklarını?
Pero apuesto a que le pida a la cadena de hardware ¿ cuántas de esas linternas venden, ¿ no?
Eminim ki Nicole sana söylemiştir.
Estoy seguro de que Nicole ya le dijo.
Bakın bir şeyden sadece bir şeyden öyle eminim ki o da bunu atlatmak istiyorsak dayanışma içinde olmamız gerekiyor.
Escuchen, si hay una cosa... la única cosa... de la que estoy segura, es que tenemos que mantenernos unidos si vamos a salir de esto.
"Nelson, ödümü kopartıyorsun bu nedenle bildiğim en psikopat kabadayısın." " Tam bir sosyopatsın biraz yıkanmalısın eminim ki idam koğuşunu boylayacaksın.
"Nelson, me asustas tanto, el matón psicótico que conozco, eres un sociópata que necesita un baño, estoy seguro que terminarás condenado a muerte".
Ama eminim ki, emekli olmasıyla bu savaş baltaları çoktan derinlere gömülmüş olmalı.
Seguro que todo quedó olvidado desde que se retiró.
Tatlım, kesinlikle eminim ki, Jeff bir eşcinsel.
Querido, estoy bastante segura de que Jeff es gay.
Elimizde evinizin arkasındaki çöpte bulduğumuz üzeri kanla kaplı bir çift ayakkabı var. Ve eminim ki onları test ettiğimizde cinayet yerinde bıraktığınız ayakkabı izleriyle eşleşecektir.
Tenemos un par de zapatos que encontramos en la basura detrás de su casa, con sangre en ellos, y estoy segura de que cuando los analicemos, van a coincidir con la impresión del zapato que dejó en la escena del asesinato.
Çok tuhaf, çünkü eminim ki ben gördüm.
Es gracioso, porque... estoy seguro que yo sí.
Eminim ki bu tuzak onu dışarıya çıkartacaktır
Estoy seguro que se tragará el anzuelo.
Eminim ki Tanrı bir masuma önem verirdi.
Seguramente Dios valoraría a un inocente en todo esto.
Eminim ki onun çok karmaşık bir insan olduğunu, şimdiye kadar anlamışsınızdır.
Como estoy seguro de que ya ha descubierto a estas alturas, ella es una persona muy complicada.
Ama eminim ki onu okuldan atar.
Pero estoy casi segura de que va a expulsarle.
Çünkü eminim ki insan arkadaşımın özel biri olduğunu fark etmişsinizdir. Onun kanını içmeyeceksiniz.
Estoy seguro de que sabes, que aquí mi amiga humana es bastante especial, y no beberás su sangre.
Eminim ki beğeneceksin.
Estoy seguro que la encontrarás de tu agrado.
Ve eminim ki eğer burada olsaydı annen de aynısını söylerdi.
Y estoy segura de que si estuviera aquí ahora tu mamá te diría lo mismo.
Hayır... Eminim ki birisi bizi vahşi kaz avına göndermeye çalışıyor.
No... estoy bastante seguro que alguien está tratando de enviarnos en una búsqueda inútil.
Eminim ki bu tehdit restorandaki bombalama ile ilgili.
Estoy bastante seguro de que esta amenaza está conectada con el atentado en el restaurante.
Şimdi eminim ki bir sonraki hareket ondan gelecek.
Así que ahora tengo la firme opinión de que el próximo movimiento debe ser suyo.
Ayrıca eminim ki biz hariç oradaki herkesin üstünde gizlenmiş silahlar vardı.
También estoy bastante seguro de que había armas escondidas al alcance de todas las personas ahí, siendo nosotros excepciones notables.
Ama benim görevim, Tanrı'nın sözlerini yaymak adım gibi eminim ki, iblis beni durdurmak için Montgomery'yi kullanıyordu.
Pero mi vocación es difundir la palabra de Dios y estoy completamente seguro de que el demonio estaba utilizando a Montgomery para intentar detenerme.
İstediğin şeyi yaz, eminim ki her şeyin cevabını biliyorsundur.
Pon lo que quieras, estoy seguro de que sabes... todas las respuestas a todo eso.
Eminim, eminim ki öyledir.
Estoy seguro. Estoy seguro de que lo fue.
Eminim ki buradaki Junior sırf bugün zorbalığa uğradığı için 30 yaşına geldiğinde en seksi hatunları kapacak.
Y yo garantizo que este, Junior, conseguirá a las tipas más buenas cuando tenga treinta porque hoy lo han acosado en el colegio.
Eminim ki nöbet bana kaldı.
Seguro que ese guarda me la tenía jurada.
Eminim ki senin, bir sürü sorun vardır.
Bueno, estoy segura... de que tú... tendrás muchas preguntas.
Sen yapmış olamazsın ama eminim ki nefret ediyordun o çocuktan.
No, no lo habrías hecho. Pero apuesto a que odiabas a ese chico.
Şef, kabullenmesi zor biliyorum ancak oldukça eminim ki dışarı çıkmanızı istiyorsa olabileceğiniz en güvenli yer burası olur.
Capitán... sé que es difícil de aceptar, pero lo creo con toda mi esencia : si le quiere fuera, el sitio más seguro en el que puede estar es aquí.
Kararlarımda kendimden daha fazla emin olmalıyım ve bundan o kadar eminim ki haklı olup olmadığımı düşünmeniz çok da fifi.
Debería confiar más en mi propio juicio, y estoy tan segura de eso, que ni siquiera me importa si piensa que tengo razón. Se acabo la evaluación.
Ne diyebilirim ki Bay Habibullah, anlayacağınızdan eminim.
¿ Qué puedo decir, señor Habibullah? Estoy seguro que usted entiende.
Ama tüm umabileceğimiz olmak istediğimiz yerde olmamız ki şu an bundan epey eminim.
Todo lo que podemos esperar es que estemos donde se supone que debemos estar, de lo cual estoy seguro ahora.
Eminim geçmişte holdingten cömert bağışlar almıştınız, ama, durum şu ki, Cantilever Holding artık yok.
Estoy seguro de que recibieron donaciones generosas en el pasado, pero, verá, el Grupo Cantilever ya no existe.
Bu da demek oluyor ki her nerede olursa olsun ait olduğu yere, yani sizin yanınıza geri dönebilmek için var gücüyle savaştığına eminim.
Y eso significa que dondequiera que esté, sé que está peleando lo más duro que puede para volver a donde pertenece, que es aquí mismo con vosotros dos.
Hiçbir şey olmamış gibi davranıyorsun beni bir partiye götürmek istiyorsun ki benimle görünmek isteyeceğin en son yer olduğunu söylediğine eminim...
Finges que no ha ocurrido nada, y quieres llevarme a una fiesta de fraternidad, y estoy bastante segura de que es el último lugar que dijiste que querrías que te vieran conmigo, así que...
O zaman eminim sizde ki belgeleri inceleyip kayıtlarda Miles Madsen adında biri var mı diye kontrol etmemize aldırış etmezsiniz.
No le molestará que revisemos sus archivos y lo que tenga de Miles Madsen.
Ki eminim bu bir iş terimidir.
Por lo que estoy casi segura que es un término empresarial.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]