Frannie traducir español
198 traducción paralela
Frannie, evdeyim ve...
ya llegue y es...
Frannie, konuşmamız lazım.
necesitamos hablar.
Üzgün olduğumu söyledim, Frannie.
Frannie.
Mezarından, Frannie'ye musallat oldu!
¡ Está persiguiendo a Frannie desde más allá de la tumba!
Frannie'nin rüyasında, hala orada, geri dönmeyi bekliyormuş.
En los sueños de Frannie, ella todavía está ahí, esperando para volver.
Frannie, önemli bir şey soracağım. Rüyanda tam olarak onunla ilgili ne görüyorsun?
Frannie, esto es importante, soñaste con ella, ¿ qué soñaste?
Bence Frannie delirdi, sen ne düşünüyorsun?
Creo que Frannie se ha enfadado, ¿ tú no?
Frannie, Frannie, eridiğini hayat et.
Frannie, Frannie, imagínala derritiéndose.
- Küçük Frannie Boo. - Bu kadar yeter.
- Pequeña Frannie Boo.
Frannie, turneyi iptal edeceğim.
Frannie, cancelaré el resto de la gira,
Frannie, güncel istasyon listelerini getir, Charlie acil hatta dinlemede.
Frannie, trae la nueva lista de estaciones. Charlie la está recibiendo en emergencias.
Aldığımız şeyleri görmelsin Frannie.
Deberías ver todas las cosas que tenemos allá abajo, Frannie. Todo tipo de cosas.
Burada gerçekten başarabiliriz, Frannie.
De verdad que lo logramos, Frannie.
Frannie?
¿ Frannie?
- Frannie, aradığın özel biri var mı?
Frank dime una cosa ¿ buscas a alguien en especial?
Hey, Frannie!
¡ Hola, Franny!
Frannie, kamyon bizi geri götürmeye geldi.
Franny, el camión ha regresado por nosotros.
Sarhoş olmadığına sevindim, Frannie.
Es bueno que estés con nosotros Frannie. Creo que tengo un trabajo para ti.
Frannie, kan kaybından ölecek gibi olmadıkça almazlar onu.
Frannie, ya no se la quieren llevar ni las ambulancias a menos que se esté desangrando.
Seni hep zeki bulmuşumdur, Frannie.
Siempre pensé que eras un hombre inteligente Frannie...
- Alt tarafı bir sandviç istedi.
- Sólo te pidió un sándwich, Frannie. - Aléjala, por Dios.
Frannie, bazı serserileri koruyan bir tanrı var herhâlde.
¡ Oh, Dios, Franni! Debe haber un Dios que proteja a los vagabundos.
Frannie, kendimi öldüreceğim.
Frannie, creo que me voy a suicidar.
İyi misin sen? İyiyim, Frannie.
Rudy, ¿ te has hecho daño?
Hey, Frannie?
Franny...
Frannie, onun cadılık ve onun gibi garip şeylerle ilgilendiğini söylüyor.
... metida en brujerías y otras cosas espeluznantes.
Hadi, Max ve Frannie'de geliyor.
Vamos, Max y su novia irán.
Evet, Max ve Frannie bekliyor.
- Sí, Max y Frannie nos esperan.
Sanırım şey zamanı geldi.. ... Frannie ve benim bir şeyler keşfetme zamanımız.
Creo que ya es hora de que Frannie y yo exploremos los alrededores.
Frannie. Ne haber?
Frannie, ¿ qué pasa?
Yapma.
Vamos, Frannie.
Frannie, ne heyecanlı, öyle değil mi? Asla bir partner bulamayacak sanmıştım!
Oh, Franny, no es maravilloso?
Frannie'nin balık ve patates lokantasına.
Pescado y Papas de Frannie.
Frannie, gel buraya.
Frannie, ven aquí.
- Kuzen Frannie'nin düğünü, yarın gece.
- De la boda de la prima Frannie.
Ben yedi-sekiz yaşlarındayken Frannie ile çok yakındık.
Desde los 7 hasta los 9 años Frannie y yo fuimos inseparables.
Belki yedi-sekiz yaşlarından sonra Frannie yeni arkadaşlar edinmiştir.
Quizá desde los 9 años Frannie hizo nuevos amigos.
Ara ve de ki, çocukken değerli Frannie'si birkaç kez beni soymaya kalkışmıştı.
Llámala y dile que cuando éramos niñas su Frannie intentó desvestirme varias veces.
- Zamanında Frannie ile çalışmıştım.
- Trabajé con Frannie.
Zamanında çalışmışsınız.
Trabajó con Frannie.
Frannie orada.
Ahí está Frannie.
Playboy dergilerini bulup anneme gösteren Frannie idi.
Frannie fue la que le mostró tus Playboys a mamá.
Merhaba, Frannie.
Hola, Frannie.
- Naber, Frannie, Michelle?
- ¿ Qué tal, Frannie, Michelle?
Frannie.
Frannie.
Tüm vatandaşlar, şehir merkezlerine toplanacaktır. Fran, 9 : 00'da beni çatıda bekle.
Frannie, veme en el techo a las 21 : 00.
- Oh, Frannie, hadi...
Fran, vamos...
- Frannie?
Déjame sola.
Şuna bak...
Mira Frannie.
- Sen misin Frannie?
- ¿ Eres tú, Franny?
Frannıe, Beni spreyler misin?
¡ Frannie!