Gidebiliriz traducir español
4,951 traducción paralela
Üçümüz Amerika'ya gidebiliriz. Tanınmamış müziklerle gelip Ray Henderson'a veya diğerlerine hakkını verelim!
Los tres podemos irnos a Estados Unidos y volver con desconocidos de sobra para que Ray Henderson, o cualquier otro, se gane el sueldo.
Butlins'e bile gidebiliriz!
¡ Ya puestos, nos vamos a la feria!
- Ne zaman istersen eve gidebiliriz şekerim.
- Podemos irnos a casa, dulzura.
Kestirmeden bile gidebiliriz.
Tal vez podamos tomar un atajo.
Çocukları da alıp hafta sonu için gidebiliriz.
Vamos con los niños un fin de semana.
- Selam, lanetli eve nasıl gidebiliriz?
Hola, ¿ sabes cómo llegar a esta casa embrujada?
Sinemaya gidebiliriz.
Podemos ir a ver una película.
Güzel sanatlar müzesine gidebiliriz ve Büyük Büyük Babanızın portresine bakabiliriz.
Podríamos ir al Museo de Bellas Artes y ver el retrato del bisabuelo.
Motoru tamir ettiğimde Meksika'ya gidebiliriz.
Cuando arregle este motor, conduciremos esta cosa a Méjico.
- Oraya gidebiliriz. Haydi gidelim
- Podemos llegar, vamos.
2 yeni kimlik çıkartıp burdan gidebiliriz.
Podemos conseguir dos nuevos nombres.
Sahile veya Vegas'a gidebiliriz.
- Podemos ir a la playa o a Las Vegas.
Ama ondan sonraki gün gidebiliriz.
Pero lo podemos hacer pasado mañana.
Yarından sonraki gün gidebiliriz.
Podemos ir pasado mañana.
Bu terfiyi alırsam, balayına gidebiliriz.
Si me ascienden, iremos de luna de miel.
Gidebiliriz.
Podemos empezar.
- Oraya gidebiliriz.
Podemos ir allí.
Banyoya gidebiliriz.
Podemos ir al baño.
- Evet, artık hepimiz cinayete kurban gidebiliriz.
- Sí. Ahora podemos asesinarla todas juntas.
Senin istediğin bir yere de gidebiliriz ve sana hızlı bir boşalma yaşatırım.
Podemos ir adonde quieras, y haré que te vengas bastante rápido.
- Ofisime gidebiliriz, hemen şurada.
¿ Podría ir a mi oficina. Justo aquí abajo.
Nereye gidebiliriz?
¿ Dónde podemos ir?
Bana gidebiliriz.
Podemos parar en mi casa.
Alışverişe gidebiliriz. Brown için gardırobunu yenileyebiliriz.
Podemos comprarte un vestuario nuevo para Brown.
İki bilet. Bu gece gidebiliriz.
Dos boletos.
Herhangi bir yere gidebiliriz.
Nos podemos ir esta noche, a cualquier lado.
Hey, ben sadece bunu Belki Dizlerimin üzerine... gidebiliriz?
Hey, yo no hago Podría tal vez ir... de rodillas?
♪ Sonsuza dek beraber ♪ Uzaklara gidebiliriz
Siempre juntos Podemos ir muy lejos
- Birlikte Boston'a gidebiliriz.
Podríamos ir a Boston juntos.
Biraz vaktim var, istersen beraber seraya gidebiliriz.
Tengo un poco de tiempo libre, si quieres ir conmigo al arboreto.
Gandhi tapınağını göreye gidebiliriz...
¿ Podemos ir a ver a Gandhi Ashram?
İstersen Eyfel kulesine gidebiliriz. Bence sen pasaportunun kaybettin ve burada kaldın.
( podriamos llegar a la torre Eiffel ) Quizas pierdas tu pasaporte y quedas atrapada aqui
Central Park'a da gidebiliriz. Senin, sikin mi var?
( O podemos ir a Central Park ) Tienes un pito?
- Hâlâ dans etmeye gidebiliriz.
Todavía podríamos ir a bailar.
Çöle gidebiliriz biliyorsunuz! Nefes almanın ne demek olduğunu hissedebiliriz!
Podemos ir al desierto y fue respirar.
Elly'i almaya gidebiliriz.
Podemos ir a buscar Elly, también.
Yani, eğer... Danışmana gidebiliriz.
Si estás... podríamos obtener orientación.
Afedersiniz, bayım. Gidebiliriz.
Disculpe señor, nos podemos ir.
Ülkenin öteki ucunda ama yarın oraya gidebiliriz ve mektubu ona verebilirsin.
Queda en el otro extremo del país, pero podemos ir allí mañana, y le puedes dar la carta.
İstersen yarın Skagen'a gidebiliriz.
Mañana podemos ir a Skagen. Si quieres.
Hızımız iyi ama elimizdeki yakıtla kısa bir süre daha gidebiliriz.
No somos sólo una escasez de combustible, pero el gas también.
Gidebiliriz beyler.
Venga, chicos. Vamos.
Bir şeyler yemeye gidebiliriz.
Podemos conseguir algo para comer.
- Gidebiliriz.
- Nos podemos ir.
İstersen gidebiliriz.
Podemos irnos.
Barbekü yapan o muhteşem yere gidebiliriz, oda arkadaşlarımla tanışabilirsin.
Podemos ir a ese lugar de barbacoa, conocerás a mi compañero de cuarto.
Turks'e gidebiliriz mesela.
Podemos ir solo a Turcas.
- Nasıl gidebiliriz?
¿ Cómo vamos a irnos?
Başka bir şey yoksa gidebiliriz.
De lo contrario podemos irnos.
- Gidebiliriz.
Buen trabajo.
Vay canına! İyi bir yere gidebiliriz.
Podemos ir a un buen lugar.