English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ I ] / Istemiyor

Istemiyor traducir español

21,057 traducción paralela
Arada istemiyor musunuz sadece...
No vuelvas tan solo quieres, eh...
Ben istemiyor muyum?
¿ Crees que yo no?
Ama sorunumun ne olduğunu bilmek istemiyor musunuz?
Pero... ¿ Pero no quiere saber cuál es mi problema?
- Efendim bir şey istemiyor.
¡ El Amo no quiere!
Hadi ama, dostum. Bunu artık istemiyor musun?
Vamos. ¿ Ya no quieres ganar?
Hayranlar bu dövüşü izlemek istemiyor, bu kadar basit.
Los fanáticos no quieren ver esta pelea, así de simple.
Hayranlar Brody James'in dövüşünü izlemek istemiyor, sorun bu.
No quieren ver a Brody James, ese es el problema.
Bana yardım etmek istemiyor musun yani?
¿ Así que no quieres ayudarme?
Kimse istemiyor ki.
Nadie lo elige.
Nereye gittiğini bilmek istemiyor musun?
¿ No quieres saber dónde se fue?
İstiyor musun? istemiyor musun?
¿ Quieres un poco o no?
- Malzeme yüklemek istemiyor musun?
No quieres cargar el equipo, ¿ cierto?
Anlaşma istemiyor musun, peki.
¡ Si no quieres un trato, bien!
Bak dostum içine ettiğimin odasını tutmak istiyor musun istemiyor musun?
Mira, amigo, ¿ te interesa alquilar el puto cuarto o no?
Bu işi böyle halletmek zorunda kaldığım için çok üzgünüm ama konsey seni hayatta tutma riskine girmek istemiyor.
Siento mucho tuviera que terminar así, Pero el Consejo no se puede arriesgarse a mantenerte vivo.
Artık paranı istemiyor.
Ya no es cuestión de dinero.
Hiç kimse sana zarar vermek istemiyor.
Nadie quiere que salgas herida.
Benden sadece öldürmemi istemiyor.
No sólo me está pidiendo que mate.
Görmek istemiyor musun?
¿ No quieres verlo?
- İhtiyacım yok ki. - Baban bütün silahları istemiyor mu? Yolun sonunda şov yapıp hepimizi öldürtmeyecek mi?
Estamos de acuerdo en que los dos queremos criar a nuestras hijas y darles un futuro.
İçine ettiğimin odasını tutmak istiyor musun istemiyor musun?
¿ Te interesa alquilar el puto cuarto o no?
Ölmemi istemiyor.
No quiere mi muerte.
Ölmemi istemiyor.
No me quiere muerta.
Efendim bir şey istemiyor.
¡ El Amo no quiere nada!
Ama bu adam sana yardım etmek istemiyor, seni kullanmak istiyor.
Pero este tipo no quiere ayudarte, quiere usarte.
Abbie onunla konuşmak istemiyor. Oh, Jen, babanla görüşmemenin mazereti olarak Abbie'yi gösteremezsin.
Jen, no puedes usar a Abbie como excusa para no relacionarte con tu padre.
Crane, Kindred Zoe'ya zarar vermek istemiyor.
Crane, el Vástago no quiere hacerle daño a Zoe.
Ben dirilerden olmak istiyorum? Sen istemiyor musun?
Yo quiero estar vivo. ¿ Tú no?
O zaman Korku Doktorları dolunayı beklemek istemiyor.
Los Doctores del Terror no quieren esperar a la luna llena.
Kimsenin meth kullandığını bilmesini istemiyor.
Quiero decir, él no quiere que nadie sepa que estaba colocado.
Buradan çıkmak istemiyor musun?
¿ No queréis salir de aquí?
Etrafa saldırıp bir şeyler kırmak istemiyor musun?
¿ Ningún deseo de tirar patadas o romper algo?
Bunu istemiyor muydun?
¿ No es eso lo que quieres?
Kimse ama kimse Darhk'ı ele vermek istemiyor.
Nadie va a traicionar a Darhk.
Madem Oliver sormak istemiyor...
Ya que Oliver parece no querer preguntar...
Kimse benimle bir şey yapmak istemiyor.
Nadie quiere tener nada que ver conmigo.
Yardımımı istemiyor da ne demek?
¿ Qué significa que no quiere me ayuda?
Evet ama Fiona kendininkini doğurmak istemiyor. Beni de kürtaj olmam için zorluyor.
Sí, pero Fiona no quiere tener el suyo y además quiere obligarme a deshacerme del mío.
İğrenç bir şaka gibi V. İkimiz de hamileyiz, o aldırmak istemiyor.
Es como una puta broma sin gracia, V. Las dos nos hemos quedado embarazadas, ella quiere el suyo,
Şimdi de istemiyor musun?
¿ Y ahora no lo quieres?
Bu konuda konuşmak istemiyor.
No quiere hablar de ello.
Seth, baban da bunu istemiyor artık.
Seth, su padre no quiere que esto nunca más.
Lenny yardımımı istemiyor.
Lenny no quiere mi ayuda.
Kimse bir şey örtbas etmek istemiyor, Kardinal.
Nadie quiere ocultar nada, Eminencia.
- Burada olmak istemiyor musun?
¿ No quieres estar aquí?
- Canım konuşmak istemiyor.
No me apetece hablar. No pasa nada.
Bu sahte aile tablosunu yapmak istemiyor.
Yo no quiero ser parte de esta farsa de "familia feliz".
- Arabayı istiyor musun istemiyor musun?
- ¿ Quieres el coche o no?
Beni istemiyor musun?
¿ No me deseas?
Bunu yapmamı istiyor musun istemiyor musun?
¿ Quieres que lo haga o no? No.
İstemiyor.
No quiere.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]