English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ I ] / Iyi bir nokta

Iyi bir nokta traducir español

315 traducción paralela
Evet, bu çok iyi bir nokta Yoksa değil mi?
Eso es bueno, ¿ no?
Bu iyi bir nokta.
Sabes, es un buen punto.
Bu iyi bir nokta.
Eso no está mal.
Bu iyi bir nokta.
Es un buen punto.
Kendine öz bir tarzda, fakat şarkı iyi bir nokta.
A su manera, pero... La canción dice algo importante.
Bu iyi bir nokta.
Buena observación.
- Bu onu bulmak için iyi bir nokta.
- Los puedo esperar aquí.
Bu iyi bir nokta ama biliyorsun ki...
Tiene razón, pero ya sabe...
Bu çok iyi bir nokta.
Bien dicho.
Şu gerçekten çok iyi bir nokta ama onu kısa ve öz bir açıklamayla destekle.
Éste es un buen argumento, pero : ... debes hacer que a éste le siga una explicación concisa.
Ruslar başlamak için iyi bir nokta.
Los rusos. Empezaremos por ahí.
- Emin değilim ama başlamak için iyi bir nokta. Düşük dozlu çevresel radyasyonun, radyoaktif izotoplar üzerinde geçici etkisi...
- No estoy segura pero parece que las radiaciones a bajo nivel podrían repercutir...
Iyi bir nokta degil bu, Matt
No es un buen punto, Matt.
Aslında, bu iyi bir nokta.
Tienes razón. No lo volveré a traer.
Sanırım burası iyi bir nokta.
Creo que éste es un buen lugar.
- Çok iyi bir nokta.
Muy buen argumento.
Bu iyi bir nokta mı?
¿ Es un buen lugar?
O halde, bunun iyi bir nokta olduğunu düşünüyor musun?
¿ Piensas que este es un buen sitio?
Burası iyi bir nokta. Tamamen sıkıştık.
Este es un buen punto. ¡ Nos tienen completamente desde allá!
Yine de elinizden gelenin en iyisini yaptınız... ve Harry siz iki genç serserinin tüylerini geri almasını sağladığına göre... belki o da kızımla evlenip bu işe bir nokta koysa iyi olur, değil mi doktor?
Aun así, lo hicísteis muy bien y Harry os devolvió vuestras plumas. Pues que se case con la chica y acabemos.
Bu tartışmalı bir nokta ama akşam yemeği sohbeti için, iyi bir konu.
Es un punto discutible... pero un buen tema de conversación para la cena.
İyi bir nokta.
Bien dicho.
İyi bir nokta.
Cierto.
İyi bir nokta.
Buena observación.
İyi bir nokta.
Es un buen punto.
Bu iyi bir nokta. Sadece bir aptal oraya tek başına gider.
Quizá tengas razón.
Dediklerinin içinde sadece bir iyi nokta var, o da kırmızı şarap içmesi.
De lo que me dijiste la única buena noticia es que ahora el toma vino tinto.
İyi bir nokta.
Buen punto.
- İyi bir nokta.
- Tiene razón.
İyi bir nokta, lordum.
Un punto interesante, señor.
Bu, çalıştığım en iyi subaylarda ortak nokta olarak gördüğüm bir davranış.
Ésa es una actitud muy habitual entre los mejores oficiales que he conocido.
- İyi bir nokta.
Tienes razón.
İyi bir nokta.
Interesante.
Sanırım ideal bir bakış için en iyi nokta burası.
Este es el lugar perfecto para verlo.
- İyi bir nokta. - Hayır.
- Ese es un buen punto.
İyi bir nokta.
Tiene razón.
Bu iyi bir nokta.
bueno, tu sa... Es un buen punto.
Aslında bu iyi bir nokta.
Bien pensado.
Lanet iyi bir nokta.
Muy buena, diría.
İyi bir nokta.
Buen punto. ¿ Sr. Kim?
Komutan, bu konuda önemli nokta, bizim iyi bir performans göstermemizdi.
- Queríamos una actuación convincente.
İyi bir nokta.
Eso está bien.
Ortalama olarak Stern'den nefret eden kişi bir günde 21 / 2 saat dinliyor. İyi bir nokta.
Pero, ¿ qué hay de la gente que odia a Stern?
- Başlangıç olarak iyi bir nokta olabilir.
Es un buen comienzo.
- Yüz adam mı? - Asıl nokta, bu çok iyi bir adam, ve bir kahraman.
La cuestión es que él es un muy buen hombre, y un héroe.
İyi bir nokta bulup indireyim şunu!
Buscaré un punto más alto.
- Anlaşma nedenleri ne? - İyi bir nokta.
Buen punto.
İyi bir nokta daha.
Otro buen punto.
Ortak nokta. Ama iyi haber, bütün bunlar için basit bir tedavi var.
Puntos en común, pero la buena noticia es que hay un remedio para todo eso.
- İyi bir nokta.
- Tienes razón.
İyi bir nokta.
Es una buena observación.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]