Işe gitmem lazım traducir español
337 traducción paralela
Bir dakika içinde işe gitmem lazım.
En un minuto me voy a trabajar.
Sabah kalkıp işe gitmem lazım.
Mañana tengo que levantarme pronto para ir a trabajar.
- Saat 12'de işe gitmem lazım, yani...
Entro ahora a las 12, así que...
- Eve gitmem, işe gitmem lazım.
- Tengo que ir a casa. Tengo que ir al trabajo.
Bebeğim, işe gitmem lazım. Hadi, artık. - Tamam.
Nena, tengo que irme a trabajar.
Bir saatliğine işe gitmem lazım.
Tengo que ir a trabajar una hora.
Ve işe gitmem lazım.
Y tengo que ir a trabajar.
İyi.Eğer kusura bakmazsan, işe gitmem lazım.
Bien. Ahora, si me disculpas, tengo que irme a trabajar.
- Sabah işe gitmem lazım adamım!
-! Fuera ya mismo de mi cama!
İzin verirsen, giyinip işe gitmem lazım.
Ahora, disculpa pero debo vestirme y salir.
Hayır William, işe gitmem lazım.
No, William. Tengo que ir a trabajar...
Benim işe gitmem lazım.
Bueno, mejor me voy a trabajar.
Birkaç saatliğine işe gitmem lazım.
Debo ir al trabajo.
- Aslında işe gitmem lazım
Yo tengo que trabajar.
- Ama benim de işe gitmem lazım.
Hey, Tengo que ir a trabajar.
Geç oluyor ve yarın erkenden işe gitmem lazım.
Se hace tarde y mañana entro temprano.
Burası, ne okuyacağım, saçım David'le olan ilişkim ve... işe gitmem lazım zaten, sonra- -... sonra sizi otelden ararım.
O sea, este pub, y mi maestría y mi cabello y mi relación con David... Debo ir a trabajar de todos modos, así que los llamo después al hotel.
Ama benim işe gitmem lazım.
De hecho debo ir al trabajo.
Şimdi işe gitmem lazım.
Ahora me voy a trabajar.
- Hiçbir şey. Bak, işe gitmem lazım, anne.
Me tengo que ir a trabajar, mamá.
Şimdi işe gitmem lazım, sonra görüşürüz.
Voy a trabajar, así que te veré- -
Keşke seninle oynayacak zamanım olsaydı ama işe gitmem lazım.
Quisiera jugar más, pero tengo que trabajar.
İşe gitmem lazım.
Tengo que ir al trabajo.
İşe gitmem lazım.
Tengo que ir a trabajar.
İşe gitmem lazım.
Tengo que trabajar.
Bunları size bırakıyorum, benim ise gitmem lazım.
Bueno, lo dejo, debo irme.
- İşe gitmem lazım.
- Tengo trabajo.
İşe gitmem lazım.
Tengo que ir a la oficina.
İşe gitmem lazım, tamam mı?
Tengo que ir a trabajar.
- İşe gitmem lazım.
- Suéltame tengo que ir a trabajar.
- İşe gitmem lazım.
Tengo que ir a trabajar.
İşe gitmem lazım.
- Te necesitamos.
- İşe gitmem lazım.
- Tengo que ir a trabajar.
- İşe gitmem lazım. - Bayan Sway, beni dinleyin.
Tengo que irme a trabajar.
İşe gitmem lazım.
Debo irme a trabajar.
İşe gitmem lazım.
Debo ir a trabajar.
İşe gitmem lazım.
Tengo que irme a trabajar.
Oh, benim işe gitmem lazım. Benimle yürümek ister misin?
Tengo que ir a trabajar.
İşe gitmem lazım.
Quiero irme a trabajar.
- Tabi ama işe gitmem lazım.
- Si, pero tengo que ir a trabajar.
Sadece gidiyorum işte. İşe gitmem lazım.
Vuelvo al trabajo.
Yapamam. İşe gitmem lazım.
No puedo, tengo que ir a trabajar.
İşe gitmem lazım.
- Tengo que trabajar.
- Haydi ya. Hayır! Bak Lisa, gitmem lazım, işe geç kaldım,
Me tengo que ir, se me hace tarde tengo que trabajar en media hora.
İşe gitmem lazım.
Tengo que ir a trabajar
- İşe gitmem lazım.
- Debo ir a trabajar.
- İşe gitmem lazım.
- en serio, tengo que ir al trabajo.
İşe gitmem lazım, hanginiz arabasını benimkinin arkasına park etti?
Debo ir a trabajar. ¿ Quién de Uds. se estacionó detrás de mí, payasos?
İşe gitmem lazım.
Debo ponerme a trabajar.
Birazdan gelirim. İşe gitmem lazım.
En un minuto, Tengo que ir a trabajar,
İşe gitmem lazım.
No, tengo que irme a trabajar.