Keşke öyle olsaydı traducir español
301 traducción paralela
Keşke öyle olsaydı.
Si, un poco.
Keşke öyle olsaydı.
¡ Ojalá me bajara!
- Keşke öyle olsaydı.
- Ojalá lo fuera.
Keşke öyle olsaydın!
¡ Ojalá lo fueses!
Keşke öyle olsaydı sevgilim.
Ojalá fuera el caso, cielo.
Keşke öyle olsaydı. Belki de senin hatırın için.
Ojalá fuera cierto... por su propio bien.
Keşke öyle olsaydı Norval, bunu çok isterdim.
Me gustaría que fuera así, Norval. Mucho.
- Keşke öyle olsaydı.
- Ojalá lo fuesen.
Keşke öyle olsaydı, zavallı adam.
Ojalá lo estuviese, pobre hombre.
Keşke öyle olsaydı.
Ojalá así fuera.
Şaka yapmıyorum. Keşke öyle olsaydı.
No es una broma, quisiera que lo fuese.
Keşke öyle olsaydı.
Pero desearía que lo fuera.
Keşke öyle olsaydı.
Ojalá lo estuviera.
Keşke öyle olsaydı.
Ojalá.
- Keşke öyle olsaydı.
- Ojalá lo estuviera.
Keşke öyle olsaydı.
Ojalá fuera algo así de bueno.
Keşke öyle olsaydı.
Ojalá fuera una alucinación.
Keşke öyle olsaydım.
Desearía estarlo.
Evet, keşke öyle olsaydı.
Sí, apuesto a que sí.
Keşke öyle olsaydı.
Si lo fuese...
Keşke öyle olsaydı.
Ojalá lo supiera.
- Keşke öyle olsaydı.
- Ojalá fuera así.
Keşke öyle olsaydı.
Desearía estarlo.
Keşke öyle olsaydı.
Eso quisiera.
Keşke öyle olsaydım.
Ojalá lo estuviese.
Keşke öyle olsaydım.
Ya me gustaría.
- Hayır, keşke öyle olsaydı.
Ojalá.
- Keşke öyle olsaydı.
- ¿ Lo inventaste tú?
Keşke öyle olsaydı. Yedi yüz değerinde.
Ojalá, pero son 700.
Keşke öyle olsaydı.
Ojala fuese así.
- Keşke öyle olsaydı.
- Ojala fuera así.
- Bu bir hata olmalı. Lanet bir hata olmalı. - Keşke öyle olsaydı.
- ¡ Habéis cometido un error, joder!
Keşke öyle olsaydı, Claudia... ama detaylı incelemeden sonra... tartışılması gereken birkaç nokta bulduk.
Ojalá pudiera acomodarte, Claudia pero tras una investigación a fondo creo que hay unos cuantos puntos menores que debemos discutir.
Keşke öyle olsaydı.
Ojalá estuviese.
Keşke öyle olsaydı.
Lástima que no sea verdad.
Keşke onun yaşındayken ben de öyle olsaydım.
Ojalá hubiera sabido yo tanto cuando tenía su edad.
Keşke sadece öyle olsaydı.
Si fuera sólo eso.
Keşke öyle bir şey burada da olsaydı.
Si aquí ocurriera eso alguna vez.
- Keşke ben de öyle olsaydım.
- Pues bébase esto. De un trago.
Keşke öyle olsaydı.
Ojalá lo fuera.
İyi, keşke kalbim de öyle olsaydı.
Sí, pero espero que mi corazón también lo esté.
- Keşke öyle olsaydı.
- Ojalá.
El yazım öyle kötü ki, bazan keşke doktor olsaydım, diyorum.
Mi caligrafía es tan fea que a veces pienso que debería haber sido médico.
Keşke öyle olsaydı.
Ojalá fuera así.
Keşke ben de öyle olsaydım.
Hubiera querido ser así de valiente.
Keşke benim de öyle hobilere zamanım olsaydı.
Desearía tener tiempo para hobbies como ese.
Keşke öyle bir şey olsaydım.
Ojalá lo hubiera hecho.
Keşke öyle olsaydı.
Sí, ojalá.
- Keşke ben de öyle olsaydım.
- Ojalá yo pudiera.
- Öyle mi? Keşke yanımda olsaydın.
- Qué pena que no estuvieras conmigo.
Yaşlı Raylove'u güzel arabasını kullanırken görüp, "Keşke benim de " öyle bir arabam olsaydı, " demenin nasıl olduğunu bilirim.
Sé lo que es ver a Raylove conducir su auto lujoso y pensar : "Quiero un auto así".