Kızgın mısın traducir español
1,495 traducción paralela
Hala bana kızgın mısın?
Ahora... aun estás enfadado conmigo, ¿ eh?
Kızgın mısınız?
¿ Están enojados?
Kızgın mısın?
¿ Estás enfadada?
Hala bana kızgın mısın?
¿ Sigues enojado conmigo?
Hala bana kızgın mısın?
- ¿ Todavía enojada conmigo?
Bana kızgın mısın?
¿ Estás... enojado conmigo?
Araban için hala kızgın mısın, Tommy'ciğim?
¿ Sigues enojado por lo del auto, Tommy?
Bana kızgın mısın?
¿ Estás enojado conmigo? Sí.
- Bize kızgın mısın? - Evet, tamamen.
- ¿ Estás enojado con nosotros?
Kızgın mısın?
¿ Estás enojada?
# Torunun gey olduğu için kızgın mısın?
"estas molesto porque tu nieto es gay?"
- Bana o kadar kızgın mısın?
¿ Tan enojado conmigo estabas?
- Bana kızgın mısın?
- ¿ Estás enojada conmigo?
Bana kızgın mısın?
Estás molesta conmigo?
- Hâlâ kızgın mısın?
- ¿ Aún estás enojado?
Bana kızgın mısın?
¿ Estás enojado conmigo?
Bana hâlâ kızgın mısın?
¿ Aún estás enfadada conmigo?
Kızgın mısınız?
¿ Está enfadado?
Boşa giden altı yılından dolayı kızgın mısın?
¿ Está enfadado por los seis años perdidos detrás de los barrotes?
Sana anlattığımız için kızgın mısın?
¿ Estás enojado porque te lo dijimos?
Hala akşam yemeği için bana kızgın mısın?
¿ Sigues enojada conmigo por no ir a cenar?
Kızgın mısın?
¿ Estás molesta?
Kızgın mısın anne?
¿ Estás enojada, mami?
Kızgın mısın?
¿ Estás enojado?
Hala Derek için kızgın mısın?
¿ Sigues enojada por Derek?
Kızgın mısın bize?
¿ Estás enfadado con nosotros?
- Bana hala kızgın mısın?
- ¿ Aún estás enojada conmigo?
- Bana kızgın mısın?
- ¿ Estás enojada?
- Şimdi bana kızgın mısın?
- ¿ Estás enojada conmigo ahora?
Neden? Bana kızgın mısın?
¿ Por qué, estás enfadado conmigo?
Bana kızgın mısın?
Estas enfadado conmigo?
Bak, bana hâlâ kızgın mısın?
Mira... ¿ aun estas enojado conmigo o algo?
Hala bana yılbaşı partisinden dolayı kızgın mısın?
Aun brava conmigo por la fiesta de navidad?
Bana bütün o Afrika olayı için kızgın mısın hala?
Aun estas enojada por todo esto de Africa?
Bana kızgın mısın?
Estás enojado conmigo?
- Bana kızgın mısın?
- ¿ Estás enojado conmigo?
Şu an kızgın mısınız?
¿ Aún no están enojados?
Bana hala kızgın mısın, Brenda?
¿ Aún sigues enojada conmigo, Brenda?
- Bana kızgın mısın? - diye sordu. "
Y me preguntó : "¿ Estás enojada conmigo?"
Hala bana kızgın mısın?
¿ Sigues molesta conmigo?
Ama benim onda birim kadar kızgın mısınız?
Pero ustedes no están tan irritados como yo?
Seni burada bıraktı diye annene kızgın mısın?
¿ Le reprochas a tu madre que te haya dejado aqui?
- Bana kızgın falan mısın?
- ¿ Estás enojada conmigo?
Ona hala kızgın mısın?
Sigues enojado con ella?
Çocuklarını saat dörtte bırakan ve gece yarısı beni arayıp neden kızgın olduklarını soran ailelerden sıkıldım.
Y me estoy cansando de justificarme con padres que dejan al niño a las 4 : 00 y me llaman a medianoche porque está enojado.
Hala kızgın mısın?
¿ Sigues enfadado?
Tüm yardımlarına karşılık ben de sana yardım etmeye çalışıyorum tek aldığımsa şu kızgın bakış.
Con toda tu ayuda, trato de ayudarte a ti, pero, lo único que recibo es tu mirada molesta.
Bu kadar kızgın olmanın nedeni, seni tanımış olması mı?
¿ La razón por la que estás tan disgustado es porque dijo que te reconocía?
Kızgınlığımın nedeni şu ki birisi karımla yatmış.
El motivo de mi enojo es que muchos años atras, alguien se acostó con mi esposa.
Aslında Jerry'ye kızgın değildim. Fark ettiğimiz şey, Billy'nin, Turk ve benim yaşayamadığımız hayatı yaşadığı için onu kıskanmış olmamızdı.
No estábamos realmente enojados con Jerry, pero nos dimos cuenta que estábamos celosos de Billy porque él vive su vida, y Turk y yo, no.
"Kontrollü Yıkım Şirketi" nin Başkanı Mark Loizeaux, American Free Press'e, 47 merkezi destek kolonunun temele irtibatlandırıldığı Dünya Ticaret Merkezi'nin bodrum katlarında, 11 Eylül'ün ardından geçen bir ayı aşkın zaman sonra, "tam anlamıyla erimiş çeliğin" kızgın noktalarının keşfedildiğini söyledi.
Mark Loizeaux, presidente de'Controlled Demolition Inc.'dijo a la revista American Free Press que en los sótanos del WTC había 47 columnas de soporte ancladas a la roca y allí encontraron áreas de acero literalmente fundido, descubierto un mes después del 11-S.