Ne söyleyeceğimi bilmiyorum traducir español
574 traducción paralela
Tam olarak ne söyleyeceğimi bilmiyorum.
No sé cómo decirlo con exactitud.
Ne, ne söyleyeceğimi bilmiyorum. Buna bir açıklama getiremem.
No sé qué decirle.
Sana ne söyleyeceğimi bilmiyorum, çünkü inancın yok.
No sé qué decirte, pues tú no tienes fe.
Ne söyleyeceğimi bilmiyorum.
No sé qué decirle.
Ne söyleyeceğimi bilmiyorum.
No sé cómo explicárselo.
Ona ne söyleyeceğimi bilmiyorum, ama gerçeğe yakın olacak.
No sé lo que les contaré, pero se parecerá a la verdad.
Ne söyleyeceğimi bilmiyorum.
Realmente no sé qué decirle.
Ne söyleyeceğimi bilmiyorum.
Eso es, ¿ ha estado aquí?
- Ne söyleyeceğimi bilmiyorum.
- No sé qué decir.
Ona ne söyleyeceğimi bilmiyorum.
¡ No sé cómo decírselo!
Ne söyleyeceğimi bilmiyorum.
- No sé qué decir.
Çünkü ne söyleyeceğimi bilmiyorum.
Porque yo no sé que decir.
- Ben ne söyleyeceğimi bilmiyorum.
No supe qué decir. Lo sé.
Ona ne söyleyeceğimi bilmiyorum.
No sé qué decirle.
- Ne söyleyeceğimi bilmiyorum.
¿ Qué debo decir?
Ne söyleyeceğimi bilmiyorum.
No sé que decir.
Ne söyleyeceğimi bilmiyorum.
Sabes que no puedo decir nada.
Hiçbir şey söylemiyorsun. Ne söyleyeceğimi bilmiyorum. Hayatım boyunca kendilerini bir şeylere adayan pek fazla insan tanımadım.
Así que empecé ocultando a agitadores en la capilla de la casa y terminé ayudándolos a conseguir armas.
Onlara ne söyleyeceğimi bilmiyorum, Harley.
No sé qué decirles, Harley.
Ne söyleyeceğimi bilmiyorum. Aslında kendimi sorumlu hissediyorum. Çünkü arabayı babam sürmeseydi...!
Me siento responsable... porque si mi padre no hubiera estado manejando...
Görevi yeni devralan çocuklar bana sürekli soruyorlar... niçin bir cinayet masası komiseri bu adam kaçırma işinde kalmayı istedi, diye... ben... ne söyleyeceğimi bilmiyorum.
Los muchachos del nuevo turno me preguntan por qué un teniente de homicidios pidió investigar un secuestro. No sé qué debo decir.
Ne söyleyeceğimi bilmiyorum Walter. Ne kadar aşağılık biri olduğunu söylediğimi varsay.
No sé qué decirte, Walter para expresarte cuánto te desprecio.
- Ne söyleyeceğimi bilmiyorum.
- No sé qué decirle.
Fakat ne söyleyeceğimi bilmiyorum.
¡ Pero no sé qué decirles!
Peki, şimdi, ne söyleyeceğimi bilmiyorum.
Ahora no sé qué decir.
Sana ne söyleyeceğimi bilmiyorum. Çünkü bu paket anlaşma gibi.
No sé qué hacer, porque llevaría el lote completo.
Böyle bir şey... karşısında ne söyleyeceğimi bilmiyorum?
No sé qué... ¿ Qué dice uno en estas circunstancias?
Ne söyleyeceğimi bilmiyorum! Milyonlarca teşekkürler Jerry.
No se que decir.
Eğer yapmazsan ne söyleyeceğimi bilmiyorum.
Si no lo haces, no se que decirte.
Size ne söyleyeceğimi bilmiyorum.
Bueno, realmente no sé qué decirle.
Bak.Ne söyleyeceğimi bilmiyorum.Ama sanırım bu budur.
Mira, no se que decir, pero adivino que es esto.
Bunun doğru olmadığını biliyordur. Ne söyleyeceğimi bilmiyorum.
No, probablemente sepa que no es verdad.
Biliyor musun, "Ne söyleyeceğimi bilmiyorum" dediğin zamanı hatırlıyorum ve ben "kalbinde ne varsa onu söyle" demiştim.
Recuerdo cuando dijo : "No sé cómo decirlo", y yo dije : Diga lo que le dicte su corazón.
Başka ne söyleyeceğimi bilmiyorum.
No sé qué más decirte.
Ne söyleyeceğimi bilmiyorum!
¡ No sé qué decir!
Ne söyleyeceğimi bilmiyorum. Duygulandım, güldüm.
Me conmovió, y me reí y estaba al borde de mi asiento.
Onlara ne söyleyeceğimi bilmiyorum.
No sé qué decirles.
- Ne söyleyeceğimi bilmiyorum.
No sé qué decir.
Başka ne söyleyeceğimi bilmiyorum teyze.
No sé qué más decir.
Yalnızca ne söyleyeceğimi bilmiyorum.
Es que no sé qué decir.
Ne söyleyeceğimi bilmiyorum.
No sé qué voy a decir.
Hatta ne söyleyeceğimi bile bilmiyorum.
Ni siquiera sé qué le diré.
Ne söyleyeceğimi bilmiyorum.
No sé qué decir.
Ne söyleyeceğimi bilmiyorum.
No sé qué responderle.
Ne söyleyeceğimi tam olarak bilmiyorum.
No estoy seguro de qué decir.
Şey, bunun ne kadar ciddi olduğunu, ve size nasıl söyleyeceğimi bilmiyorum, ama o karmaşada, ben... Söyle.
Bueno, no sé cómo es de grave la situación, y no sé cómo decírselo, pero en la confusión, yo...
Hala buradalarsa onlara ne söyleyeceğimi bile bilmiyorum.
No sabría qué decirles si aún estuvieran aquí.
* Ama bilmiyorum ne söyleyeceğimi *
# But I don't know what to say
Bilmiyorum ne söyleyeceğimi.
Olvidé lo que sabía, no sé qué decir.
Ne söyleyeceğimi ve orada saatin kaç olduğunu bilmiyorum.
Claro, y además será un marica de pelo largo.
Ne söyleyeceğimi tam olarak bilmiyorum.
No estoy seguro de nada.
ne söyleyeceğimi bilemiyorum 37
bilmiyorum 18446
bilmiyorum ki 83
bilmiyorum tatlım 28
bilmiyorum ama 31
bilmiyorum dostum 22
bilmiyorum dedim 18
bilmiyorum işte 23
bilmiyorum efendim 100
ne söyledin 57
bilmiyorum 18446
bilmiyorum ki 83
bilmiyorum tatlım 28
bilmiyorum ama 31
bilmiyorum dostum 22
bilmiyorum dedim 18
bilmiyorum işte 23
bilmiyorum efendim 100
ne söyledin 57