Oturalım traducir español
1,350 traducción paralela
Hadi gel, oturalım oğlum. Biraz futboldan konuşalım.
Vamos a sentarnos y hablar de futbol.
Bu akşam evde oturalım ve hayatını zindan edelim derim.
Digo que nos quedemos en casa esta noche y le hagamos la vida miserable.
Arkaya gidip oturalım.
Vamos a sentarnos.
- Şöyle oturalım mı?
- ¿ Te gusta aquí?
Oturalım.
Siéntate.
Şuraya oturalım George.
Vamos alla, George.
Gidip şurada oturalım mı?
¿ Vamos mejor a los escalones?
Biraz oturalım, olur mu?
Vamos a sentarnos, ¿ bueno?
Oturalım.
- Vaya.
Haydi ateşin yanına oturalım Bugün hava soğuk olacak.
Ponte cerca del fuego, hoy hace frío.
- Şuraya oturalım mı?
- ¿ Te quieres sentar allá?
Haydi, oturalım.
Vamos a sentarnos. - Muy bien.
- Buraya oturalım mı?
- ¿ Quieres sentarte aquí?
Pekâlâ, hadi oturalım.
ESCUELA RIDGEWAY LOVELAND, OHIO Muy bien, a sentarse todos.
Oturalım.
Siéntense.
Bir şey gelmeyecek. Gel biraz oturalım da şöyle. Kale duvarı gibi söz işlemez kulaklarını bir kez daha kuşatalım iki gecedir gördüğümüz şeyle.
Siéntate un rato y déjanos atacar tus oídos tan fortificados contra nuestra historia, que dos noches hemos visto.
Gel, oturalım.
Sentémonos. Vamos.
- Gel oturalım. - Gerçekten mi?
- Vamos a sentarnos.
Şimdi oturalım.
Ahora, sentémonos.
Oturalım da yiyelim.
Vamos a comer.
Oturalım mı?
¿ Por qué no nos sentamos?
Oturalım mı?
Siéntese.
Şimdi, söylediğim Biz dışarı çıkalım bir çift floaters alalım ve bir mekanda oturalım?
Vayamos a visitar el lugar. No puedo.
- Annibal, gel gidip oturalım.
- Aníbal, vayamos a sentarnos.
Arkada oturalım. Orası daha karanlık.
Vamos atrás, está más oscuro.
Buraya oturalım.
Sentémonos por acá.
Şöyle beş dakika oturalım.
Deje reposar durante cinco minutos.
Daire biçiminde oturalım.
Sentemonos en un círculo.
Biraz oturalım.
Tomemos asiento.
- Oturalım mı?
- Deberíamos sentarnos?
Oturalım.
Vamos a sentarnos.
- Evet ama önce oturalım.
Sí, pero mejor sentado.
Gel hayatım, oturalım.
Ven. Sentémonos.
- Şuraya geçip oturalım.
Vamos a sentarnos.
- Oturalım dedim.
- Dije que deberíamos sentarnos.
Oturalım.
Bueno, sentémonos.
Yemeğe oturalım mı? - Olur, açlıktan ölüyorum.
Me muero de hambre.
- Hadi, hepimiz sofraya oturalım.
Vamos, sentémonos todos.
- Şöyle geçip oturalım.
Entremos aquí y sentémonos.
- Biraz oturalım, ona soracağım bazı sorular olacak.
- Quiero sentarlo y hacerle algunas preguntas.
Canım, çok yoruldum. Şuraya biraz oturalım.
Estoy agotada, nena.
- Hadi oturalım.
- Nos sentamos. No queremos sentarnos.
- Oturalım.
Oh, Dios mío.
- Oturalım mı?
- ¿ Vamos?
Neyse, gel oturalım.
Bueno, vamos a sentarnos.
Hadi oturalım, peki.
Bien, sentémonos y oigamos a Bernardo hablar de esto.
- En azından beraber oturalım.
Pero podemos vivir juntos.
O halde oturalım.
Pues esperaremos así.
- Oturalım.
- Sentemonos.
Oturalım.
Vamos.
- Oturalım.
- ¡ Sentémonos, sentémonos!