Saldırıya uğradım traducir español
684 traducción paralela
Bu testi uygularken Bayan Jones tarafından saldırıya uğradım.
Actitudes que son chocantes para para todo el departamento de bienestar.
Dr. Craven'ın evine giderken üç kere saldırıya uğradım.
Camino a lo del Dr. Craven, me atacaron tres veces.
Patron, gerçek şu ki ; sizin yüzünüzden ben saldırıya uğradım.
Jefe la verdad es que yo he recibido golpes que te corresponden a ti.
Kırlarda saldırıya uğradım.
Fui atacado en el campo.
Kulüpten ayrıldıktan sonra, saldırıya uğradım, bayıltıldım.
Cuando abandonamos el club me tendieron una emboscada y perdí el conocimiento.
- Saldırıya uğradım!
¡ Y me están atacando!
Evet. Saldırıya uğradım.
Me atacan.
Sanırım kaçan bir mahkûm tarafından saldırıya uğradım.
Creo que me atacó un prófugo... Un prisionero prófugo.
Saldırıya uğradım!
¡ Allí!
Hayır... ben saldırıya uğradım.
Mañana... No, yo soy turista.
Saldırıya uğradım.
Me han atacado.
Hayır, saldırıya uğradım.
No, me han atacado.
Bak, Elbe tünelinde saldırıya uğradım ve polise gittim.
Escucha, me atacaron en el túnel del Elba y fui a la policía.
Saldırıya uğradım.
Fuí atacada.
Karanlık güçlerce saldırıya uğradım
Tratando de comprender la ver fui atacado por La Fuerza Oscura.
Derken olan oldu, saldırıya uğradım.
Entonces ocurrió, me atacaron.
Saldırıya uğradığımızı söyle.
Dile que nos están atacando.
Kervanımız saldırıya uğradı.
Nuestra caravana ser atacada.
- Saldırıya mı uğradın?
- ¿ Fuiste atacada?
Alevler Dördüncü ve Beşinci Kale'yi yok ederken, Kumandan Washizu komutasındaki Birinci Kale, sınırımızı geçen Inui'nin güçlü 400 adamı tarafından ani bir saldırıya uğradı.
Mientras los fuertes cuarto y quinto eran devastados por las llamas el comandante Washizu de la primera fortaleza sufre asedio de 400 hombres fuertes de Inui. Se extienden a lo largo de toda nuestra frontera.
Karınız saldırıya mı uğradı?
¿ Atacaron a su mujer?
Yani sence Sör Charles saldırıya mı uğradı?
¿ O sea que Sir Charles fue atacado?
Saldırıya uğradıktan sonra kapınızın önüne bırakılan... Mühendis Cifuentes'ten şikayet aldım.
El ingeniero Cifuentes se ha quejado... de ser atacado y depositado frente a su casa.
Uçağımız Girit'e bir saat mesafede saldırıya uğradı.
Nos atacaron al salir de Creta.
Ah tanrım, ormandaydık sonra saldırıya uğradık.
Oh, Dios mío, el ataque...
Saldırıya uğradığımız zaman köprüdeydiniz.
Estaba en el puente cuando nos atacó.
- İki adamım saldırıya uğradı.
- Han atacado a dos de mis hombres.
Onlara bütün Malurian ırkının yok edilmiş göründüğünü ve belirsiz güçler tarafından saldırıya uğradığımızı söyle.
Dígales que la raza maluriana fue aparentemente destruida, y que una fuerza no identificada nos está atacando.
Yukarıdakiler neden saldırıya uğradığımızı biliyor mu?
¿ Saben los de arriba porqué nos van a atacar?
Saldırıya mı uğradın?
Fuiste atacado?
Şu ana kadar sesiz kaldım ama kara bir kedi tarafından saldırıya uğradığım bitmek bilmeyen bir kabusum var.
He mantenido la calma hasta ahora..... pero cada noche sueño con un gato negro que me ataca.
- Ben varım. Korunması gerek. Zaten bir kez saldırıya uğradı.
Yo se la doy, pero, mas importante, hay que protegerla.
Hastalığımla, akciğerlerim ve barsaklarım saldırıya uğradı.
Mi enfermedad ataca los intestinos después de los pulmones.
Kanlı yerliler tarafından saldırıya uğradığımızı sandım.
Pensé que estábamos siendo atacados por aquellos indios sangrientos otra vez.
Affedersiniz ama az önce yukarıda saldırıya uğradım. Hayır, hayır.
Mi maleta.
Onlara kaçakçılar tarafından saldırıya uğradığımızı ve soyulduğumuzu söyleyeceğiz.
Diremos que los contrabandistas nos han agredido, y robado.
- Öylesiniz! - Değilim! Hakarete ve sonra saldırıya uğradım.
Aunque cuando se me insulta y ataca confío más en mí que en la policía.
Saldırıya mı uğradık?
¿ Nos atacaron?
Saldırıya uğradım!
Me han apaleado.
Evet, saldırıya uğradım.
Me han atacado.
Sayın Başkan, avcılarımızdan ikisi, saldırıya uğradı.
Sr. Presidente, dos de mis guerreros están bajo ataque.
Yani ikiniz de benim kasabamda saldırıya mı uğradınız?
¿ Me estás diciendo que las han atacado en mi propio pueblo?
Lunar Bir saldırıya uğradığında oradaydı. Başkan'ın hilelerine karşı aradığım kanıt o olabilir.
El estaba en Lunar Uno cuando la atacaron, y sería la prueba que necesito contra el engaño del presidente.
O halde, metroda saldırıya uğradığımı söylediğimde kaçık olduğumu düşündün.
Cuando le dije que me habían atacado en el Metro creyó que estaba loca.
7 Aralık 1941... alçakça bir saldırıya uğradığımız gündür...
Siete de diciembre de 1941. Una fecha que vivirá en la ignominia...
Çabuk saldırıya uğradığımızı ilet.
Ve a informar que atraparon al prisionero. ¡ Rápido!
Ben yerel gazete bürosundaydım. Çöküş hakkında bazı varsayımlara baktığımızda. Madencilerin biri dışarı canlı çıkmış ve o saldırıya uğradıklarını söylemiş.
Bueno, yo estaba en la oficina del periódico mirando algunos artículos de colapso y uno de los mineros salió con vida y dijo que fueron atacados.
Saldırıya uğradım...
Me ha atacado...
Saldırıya mı uğradın?
¿ Fuíste atacada?
Saldırıya uğradıktan sonra, Bir çeşit kabus görmüş olmalıyım.
Después de que fui atacada, debo haber tenido una especie de pesadilla.
Kadının biri beni acayip çirkin bulduğu için surdan aşağıya attı, sonra da, kuduz bir köpeğin saldırısına uğradım.
Una mujer me empujó desde la muralla porque me encontró feo, y un perro rabioso me destrozó el cuello. ¿ Contentos?
saldırı 71
saldır 133
saldırın 419
saldırgan 32
saldırı altındayız 34
saldırı mı 17
saldırıya uğradık 63
saldırıya hazırlanın 17
saldır 133
saldırın 419
saldırgan 32
saldırı altındayız 34
saldırı mı 17
saldırıya uğradık 63
saldırıya hazırlanın 17