Sevdiğini biliyorum traducir español
1,690 traducción paralela
Çünkü, seni sevdiğini biliyorum ve bu konuda hiçbir kuşkusu yok.
Porque sé que él te ama, y no ha desistido de eso.
Rufus'u sevdiğini biliyorum, ama kendi başının çaresine bakmak zorunda.
Sé que te gusta Ruffles pero tiene que buscarse la vida.
Bu kadını sevdiğini biliyorum.
- Se que quieres a esta mujer, lo sé.
Sevdiğini biliyorum. Ben Kung Fu Panda'yı sikiyorum.
Sabes que te gusta Y yo me tiro a Kung Fu Panda
Beni sevdiğini biliyorum.
No, no es viajar en el tiempo, per se.
Beni sevdiğini biliyorum, tamam mı?
Hey, escucha, yo se que me quieres, ¿ vale?
Ve şimdi, senin sevdiğini biliyorum, komik hayvan videolarının tadını çıkar.
Y ahora, porque son tus favoritos por favor disfruta algunos bloopers de animales.
Yapmak istedim. Bu motosikleti ne kadar çok sevdiğini biliyorum. Bize bir saniye verir misiniz?
en 90210-0-0-0-0-0-0-0-0 "
Şişede sevdiğini biliyorum.
Sé que te gusta la botella.
Nathan'ı sevdiğini biliyorum. İkinizin bir geçmişi var.
Sé que amas a Nathan y que ustedes tienen su historia.
Onu ne kadar sevdiğini biliyorum.
Sé cuánto la querías.
Damatın da sağdıça bir hediye alması gerekir. Ben de Miguel'in Garcia Marquez'i ne kadar sevdiğini biliyorum ve sınırlı sayıda basılmış kitaplarından birini hediye edebilirim diye düşündüm.
Pues se supone que el novio debe comprarle un regalo al padrino, y sé lo mucho que le gusta García Márquez a Miguel, así que se me ocurrió comprarle una edición limitada de uno de sus libros.
Beni sevdiğini biliyorum, ama ondan ayrılmaya da korkuyor.
Sé que me ama, pero tiene miedo de dejarlo.
Kızını çok sevdiğini biliyorum.
- Sé que debes amar mucho a tu hija.
Beni sevdiğini biliyorum, Phyllis.
Sé que me ama, Phyllis.
Ona söyle onu ne kadar Sevdiğini biliyorum.
Digale que se cuanto debe quererle.
- Yani, onu hala sevdiğini biliyorum
Quiero decir, sé que todavía la amas.
Sevdiğini biliyorum.
Sé que lo hizo.
Benim gibi mesela " Tatlım, beni sevdiğini biliyorum.
Y le digo, " Cariño, ya sé que me amas, ¿ bien?
Ve senin de onu sevdiğini biliyorum.
Y sé que tú también lo amas.
Beni sevdiğini biliyorum.
Sé que no quieres. Sé que me amas.
Onları sevdiğini biliyorum, ama bazen onları fazlasıyla eğlenceli ve hoş bularak onlara ebeveynlik yapmayı unutuyorsun.
Sé que los amas pero a veces te parecen tan geniales y entretenidos que te olvidas de actuar como padre- -
Sevdiğini biliyorum.
Yo sé que sí.
Dergiyi bitirdim ve şeyi sevdiğini biliyorum müzik incelemelerini. Affedersin. İstersen okuyabilirsin.
Perdona... acabo de terminar de leer mi revista no sabía si te gustaban... las revistas de música, si quieres leerla, puedes
- Bunu sevdiğini biliyorum.
- Sé que te encanta.
Onu sevdiğini biliyorum ama belki miadını doldurmuştur.
Sabemos que lo adoras, Cap. Pero, ¿ no será mejor que la extinción siga su curso?
Samanı ne kadar çok sevdiğini biliyorum.
Sé que te gusta el heno.
İçmeyi sevdiğini biliyorum.
Sé que quieres beber.
Ama sana seni seviyorum. Beni sevdiğini biliyorum.
Pero sé que me amas como te amo.
Çünkü beni sevdiğini biliyorum.
Porque sé que me amas.
Sansüre bir dediğim yok. Amerika'nın bunu sevdiğini biliyorum.
A mí me encanta la censura, como a todos los estadounidenses.
Senin beni çok sevdiğini biliyorum.
Papá, sé Te quiero mucho.
Ondan hoşlanmasan bile onu becermeyi sevdiğini biliyorum.
Sé que te gusta follártela, incluso si no te gusta.
Seni ne kadar sevdiğimi biliyorum. Senin de beni sevdiğini biliyorum.
Sé lo mucho que te quiero, y que en el fondo tú también me quieres.
Evet, seni seviyorum Chuck. Senin de beni sevdiğini biliyorum.
Sí, te amo, Chuck, y tú me amas a mí.
Orada dizlerine kadar çamura batmış ve üzerine inek pisliği bulaşmış halde, o hayvan çiftliğinde olmayı çok sevdiğini biliyorum.
Sé cuánto deseabas salir de allí. Con el ganado, tú sabes, hasta las rodillas en la bosta los pasteles de carne.
Rugby'i sevdiğini biliyorum, Highland'ı da duyduğunu biliyorum.
Sé que amas el rugby y sé que has oído de Highland.
Üniformalıları sevdiğini biliyorum.
Sé que te gustan los hombres con uniforme.
Senin şehri sevdiğini biliyorum burası rahat bi yer
Lo se, tu eres un muchacho de ciudad. Probablemente te sientes incomodo aqui pero...
Onu seviyorsun. Sevdiğini biliyorum.
sé que lo amas.
Sevdiğini biliyorum ama verdiğin bu kararlardan bazıları yüzünden bazı müşterilerimizi kızdırmışsın.
Sé que te gusta, pero... algunas de las decisiones que has tomado... han puesto nerviosos a algunos de nuestros clientes.
Benimle çay-kahve içmeyi sevdiğini biliyorum.
Me gusta mucha azúcar en mi café.
Michael'ın evini herkese açmayı sevdiğini biliyorum...
Sé que a Michael le gusta tener las puertas abiertas...
Beni sevdiğini biliyorum.
Sé que me querías.
Sert oynamayı çok sevdiğini biliyorum.
Sé lo mucho que te gusta jugar rudo.
Ve senin neyi sevdiğini biliyorum.
- Sí, ya. ¿ Y galletas?
Onu sevdiğini ve ölmesinden korktuğunu biliyorum.
Sé que la amas y que tienes miedo de que muera.
Onun, seni çok fazla sevdiğini senin de onu özleyeceğini biliyorum.
Sé que te quería mucho, y sé que le vas a echar de menos.
Biliyorum, Sophia'yı sevdiğini düşünüyorsun- -
Sé que crees estar enamorado de Sophia- -
Biliyorum erkeklerin ne sevdiğini
¶ Sé lo que les gusta a los chicos ¶
Biliyorum erkeklerin ne sevdiğini
¶ Tengo lo que les gusta a los chicos ¶