Yaklaşıyor traducir español
5,779 traducción paralela
Hasat vakti yaklaşıyor.
A nosotros solos nos va a costar terminar la cosecha.
- Savaş yaklaşıyor mu? Buna cevap vermek için psişik olmaya gerek yok.
No hay que ser psíquico para saberlo.
Kıyamet mi? Yaklaşıyor mu?
¿ El infierno... está viniendo?
Fırtına yaklaşıyor.
Se aproxima una tormenta.
Craster'ın Kalesi ile burası arasında 60 mil yol var ve Mance Rayder'ın ordusu da bize yaklaşıyor ama bunu yapmalıyız.
Hay cien kilómetros de jungla entre este lugar y el Torreón de Craster y Mance Rayder tiene un ejército dirigiéndose a nosotros, pero tenemos que hacer esto.
Yaklaşıyor.
Se acerca.
Kusura bakmayın Müdür Spinner ama sırttaki yangın yaklaşıyor.
Con el debido respeto, inspector Spinner, el humo sobre la montaña se está acercando.
Dev gibi gemi yaklaşıyor!
Ya lo ves por ti mismo. Ahí está el barco.
Şafak yaklaşıyor.
Va a amanecer.
O da bana "Sabah yaklaşıyor" dedi.
Y me dijo, "La mañana se acerca."
Sabah yaklaşıyor.
La mañana se acerca.
Fırtına hızla yaklaşıyor.
La tormenta está llegando rápido,
Bu kutupsal hava kütlesi, gittikçe yaklaşıyor.
Tenemos esta masa de aire ártico. Viene entrando.
Bir fırtına yaklaşıyor.
Se aproxima una tormenta.
Yaklaşıyor!
¡ Está cada vez más cerca!
Bir fırtına yaklaşıyor.
Se avecina una tormenta.
Sanatçının eserleri neredeyse yok satıyor. Nereden geldiği belli olmayan heykele, halk kutsal bir türbe gibi yaklaşıyor.
Mientras tanto, se han disparado las ventas de los libros de Hollidee, y la estatua se ha convertido en un santuario del poeta.
Cenaze yaklaşıyor.
Le harán un funeral.
Bütün son sınıf saçmalıkların yaklaşıyor. Pijama kahvaltısı, lunapark günü ve balo. Ne büyük saçmalık.
Cielos, ahora vendrá toda esa estupidez de cuando terminas, como la fiesta de pijamas y la visita al parque de diversiones...
İki yüzlü yaklaşıyor.
Alerta de hipócrita.
Yaklaşıyor!
Se esta haciendo mas cerca!
- O yaklaşıyor!
- Se esta acercando!
Hyperion bize yaklaşıyor.
Hyperion esta regresando.
Ayrıca babanın seçimleri de yaklaşıyor. Bu durum yüzünden eyaletteki tüm senatörler koltuklarını koruma derdine düşecektir.
Y tu padre tiene... unas elecciones en breve, y todos los senadores... del estado van a estar peleando por sus asientos... con lo de la redistribución de distritos.
Yaklaşıyor.
Está cada vez más cerca.
Cadılar bayramı yaklaşıyor ve onu durdurmazsak Phears'ın hayalet ordusunu özgür bırakacak gücü olacak.
Se acerca Noche de Brujas y Phears tendrá el poder de liberar a su ejército de fantasmas, si no lo detenemos.
Cadılar bayramı yaklaşıyor.
Ya casi es Noche de Brujas.
Ama Varış Günü yıldönümü yaklaşıyor. Bunların biraz abes kaçacağını düşündüm.
Pero con el día de la llegada cerca, creo que podría ser de mal gusto.
Çünkü saat çalışıyor ve geceyarısı yaklaşıyor.
Porque el reloj está funcionando y se acerca la medianoche.
Geceyarısı yaklaşıyor Caesar, ama, halâ vaktin var.
La medianoche se acerca, Caesar, pero aun hay tiempo.
Tayfun yaklaşıyor.
Se acerca un tifón.
Hasta stabil konuma belli oranda yaklaşıyor.
Paciente marginalmente estabilizado.
Havalara girme, Vikram! Grip mevsimi yaklaşıyor. Onun devamsızlık rekorunu bozmak istememiştim ve doğum gününü de mahvetmek istememiştim.
¡ Ya viene la temporada de gripe! y desde luego no pretendía arruinar su cumpleaños.
Doğum günün de yaklaşıyor. Ben de şahsen söylemeyi tercih ettim.
Se acerca tu cumpleaños, prefería decírtelo personalmente.
Kozmik türbülans yaklaşıyor.
( ruido sordo ) ( alarmas a todo volumen ) Iron man :
daha da yaklaşıyor.
se acerca.
Bir savaş yaklaşıyor.
Escúcheme, se aproxima una guerra.
Karbondioksit ve metan, kritik düzeye yaklaşıyor.
El dióxido de carbono y el metano están llegando al nivel rojo.
Fırtına yaklaşıyor dostum.
Se avecina una tormenta en nuestras costas, muchacho.
- CIA bir şey bilmiyor. FBI olaya kapsamlı yaklaşıyor.
El FBI está ampliando la red.
- Evet, bu bir güreş filmi. - Summerslam * yaklaşıyor.
- Sí, es un movimiento de Wrestling.
O bölgede uranyum yasalara uygun olarak çıkarılıyor ve yaklaşık 10 uluslararası kuruluş üretilen zenginleştirilmiş uranyum oksidin her bir gramını denetleyerek... muhbirinizin söylediği gibi bir olayın meydana gelmemesini garanti ediyor.
Legalmente extraído en esa región... de uranio y hay alrededor de 10 organismos internacionales... contando cada onza de pastel amarillo producido... haciendo maldita seguro de lo que su intel dice que está ocurriendo nunca sucede
Ateş yaklaşıyor! Acele edin beyler!
¡ El fuego se está acercando!
T-Rex savaşı sona yaklaşıyor
La lucha del T. rex casi termina.
Bu katmanlar, kuyrukluyıldızın yaklaşık dört milyar yıl önceki meydana geliş öyküsünü anlatıyor.
Estas capas cuentan la historia de cómo fue hecho el cometa, hace unos cuatro mil millones de años.
Dolunay yaklaşıyor.
¡ No puedo, no puedo, no puedo! ¡ Buena suerte, compañero! Falta poco para la luna llena.
Yaklaşıyor.
Se está acercando.
- Eyvah. Adam bunu okuyor, sonra içeri giriyor yanına yaklaşıp şöyle yapıyor...
Así que él lee lo publicado y lo siguiente que hace al ir al trabajo es irse derecho hacia ella y decirle...
Başka bir gemi yaklaşıyor!
¡ Mira!
Hava aracı yaklaşıyor. Dikkat :
Advertencia : vuelo entrante.
Hava aracı yaklaşıyor.
Gracias a Dios.
yaklaşıyoruz 63
yaklaşıyorum 20
yaklaşıyorlar 62
yaklaşıyorsun 21
yaklaşık 83
yaklaşın 139
yaklaş 303
yaklaşma 142
yaklaştık 32
yaklaşık olarak 54
yaklaşıyorum 20
yaklaşıyorlar 62
yaklaşıyorsun 21
yaklaşık 83
yaklaşın 139
yaklaş 303
yaklaşma 142
yaklaştık 32
yaklaşık olarak 54