English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ Y ] / Yere yatın

Yere yatın traducir español

2,213 traducción paralela
Hemen yere yatın dedim.
¡ Ya les dije, al suelo, maldición!
- Yere yatın!
¡ Cúbranse!
Yere yatın!
¡ Al suelo!
Yere yatın, alçak herifler!
¡ Hijos de puta, al piso!
Yere yatın.
Quédense abajo.
Keskin nişancı var. Yere yatın.
¡ Cúbranse, un francotirador!
Yere yatın lütfen ve orada kalın!
Sobre el terreno, por favore! Y permanecer allí!
Yere yatın, yere yatın!
¡ Abajo, abajo!
- Yatın! Yere yatın!
¡ Al piso!
En çok da hepsinin birden öfkeyle kapıdan içeri dalıp "Yere yatın, kımıldamayın" diye bağırıp çağırmalarını severim.
Me encanta la parte en la que irrumpen enojados y gritan : "¡ Arriba! ¡ Al piso!". Se escuchan ladridos y todo es confuso.
Yere yatın!
¡ Abajo!
Yere yatın!
- ¡ Sí! ¡ Abajo!
Yere yatın ve kımıldamayın!
Acuéstate y no te muevas!
- Yere yatın bayım!
- ¡ Al suelo!
Yere yatın.
¡ Tírense al suelo!
Yere yatın.
¡ Al suelo!
Yere yatın, yere yatın.
¡ Al suelo! ¡ Al suelo!
Yere yatın hemen!
¡ Al suelo!
- Yere yatın! - Yere yatın! - Yere yatın!
- ¡ Abajo!
Tamam, güvendeyiz. Yere yatın.
Estamos bien.
Yere yatın!
Acuéstense en el piso.
- Yere yatın! Yere yatın!
- ¡ Agáchense!
Yere yatın...
Cae...
Onu dinleyin, yere yatın.
¡ Háganle caso y tírense al piso!
Şuraya gelin ve yere yatın.
¡ Pónganse aquí y échense al piso!
- Yere yatın.
- ¡ Al piso!
Yavaşça yere yatın.
Lentamente, pónganse en el piso.
Ajan Bishop, yere yatın! Neredeyim ben?
¡ Agente Bishop, cúbrase!
Ajan Bishop, yere yatın!
Agente Bishop,! cúbrase!
Yere yatın itler
¡ Nisiquiera saben porque malditos. No digan nada hijos de perra!
Yere yatın.
Echaos al suelo.
Yere yatın!
Abajo!
Silahlarınızı bırakın ve yere yatın!
¡ Suelten sus armas y tírense al suelo!
Yere yatın, kırolar. Hemen!
¡ Al suelo, paletos, ya!
Ellerinizi kaldırın ve hemen yere yatın!
¡ Muéstrenme las manos y échense al piso!
- Yere yatın!
- ¡ Al suelo!
Teşekkürler Hector. - ABD Polisi. Yere yatın!
Gracias, Héctor. ¡ U.S. Marshals!
Hemen yere yatın!
¡ Agáchense ahora!
Yere yatın.
¡ Atrás!
Git oraya, kafasını tekmele, yere yatır ve bitir işini!
Ve, patéale la cabeza, ¡ derríbalo y acábalo!
Yere yatırın.
Métanlo al hoyo.
Yere yatın!
Acuéstate!
Flask yere yat fırlatın
Abajo! Tírale!
Geçen gece, şu çocuk beni terslediğinde, caddenin karşısına geçip, onu yere yatırıp ağzını burnunu kırmak istedim.
Anoche un tipo me hizo enojar y sentí un impulso incontenible de cruzar la calle y partirle la cara.
Yavaşça yere yat, silahını çıkar ve bana at.
Ahora, lentamente, bájese, tome su pistola y arrójela.
Yere yatın!
¡ Abajo al suelo! ¡ Muévete!
- Yatın yere!
- ¡ Ahora!
Langston'ın Haskell'ı yere yatırmış olması onu kontrol altında tutuğu anlamına gelmez.
Que Langston tuviera a Haskell en el suelo no significa que lo tuviera controlado.
Yat yere! - Yapmayın!
¡ Ahora!
Biliyorum. Bu yüzden seni uyarıyorum ya tüm paranı tek yere yatırma. - Beni mi uyardın?
Sé que no, pero esto es justamente de lo que se trataba cuando te advertí que no lo apostaras todo en un solo proyecto. - ¿ Me advertiste?
Arabanın yanında yere yat.
Abajo al lado de ese coche. Mantente abajo, Tim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]