English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ Y ] / Yor

Yor traducir español

629,201 traducción paralela
Müfettiş, asi droidi ağa girmeye çalışıyor.
Controlador, el droide rebelde está intentando acceder a la red.
Ele geçirme başlatılıyor.
Iniciando la toma de control.
Bu Maul'un sesini neden duyduğumu açıklamıyor.
Eso no explica por qué oigo la voz de Maul.
Evet, o hesap makinası bu günlerde aşırı çalışıyor. Manifestoyu görebilir miyim?
Sí, ese droide calculador está trabajando de lo lindo estos días.
Biri alıştırma için hazırlandı. Son zamanlarda yeni gelenler onu fazlasıyla kullanıyor.
Bueno, los cazas de entrenamiento están listos.
Onu çağırıyor.
Lo llamarán.
"Anka Filosu" diye adlandırılan asiler İmparatorluk'a karşı büyük bir saldırı yapmaya hazırlanıyor.
Los rebeldes del así llamado "Escuadrón Fénix" están a punto de lanzar un importante golpe militar contra el Imperio.
Bu filo nereye toplanıyor?
¿ Dónde se está reuniendo esta flota?
Ayrı ayrı ele alındığında bir anlam çıkmıyor.
Tomadas por separado, no significan nada.
Thrawn bunun tüm asi filosu olduğuna inanıyor o yüzden sadece bir geminin geçeceği kadar bir açıklığa ihtiyacımız var.
Thrawn cree que esta es toda la flota rebelde, así que sólo precisamos una apertura suficiente para que pase una nave.
Hera, sanırım Sato kruvazörü boşaltıyor.
Hera, creo que Sato está evacuando el transporte.
Hera, Sato ne yapıyor?
Hera, ¿ Qué está haciendo Sato?
O gemiyi pozisyonundan çıkarmaya çalışıyor.
Está atrayendo a esa nave fuera de su posición.
Birkaç güneş molası ve rüzgar da şiddetini azaltıyor.
Será un poquito más cálido esta tarde con pausas soleadas y vientos en disminución.
Oh, Tanrım, ne yapıyor bu adam?
Joder, ¿ qué coño está tramando?
Bize yaşayacak yeni bir yer bulmak için çok çalışıyor.
Y entonces volveremos a estar juntas otra vez.
Defterde yazıyor. Kearney, Nebraska.
Debes hacerlo.
Elizabeth'i gece kurdun sardığı gibi sarmalıyor.
Esto no tiene que ver con Tom Keen. Tiene que ver con tu necesidad de controlar.
- Ne taşıyor?
- ¿ Qué mueve?
Şuan kasıtsız adam öldürmeden yatıyor.
Actualmente está cumpliendo condena por homicidio involuntario.
Paravan şirket aracılığıyla alıyor gibi.
Parece que él es el dueño a través de una empresa fantasma.
Babam koleksiyoncu ve doğum günü yaklaşıyor.
Bueno, mi padre es coleccionista y pronto es su cumpleaños.
Lelantos bu hatun için kaçak mal taşıyor.
Lelantos está trasladando contrabando para ella.
Ama ne alıp satıyor?
La pregunta es : ¿ qué es con lo que está traficando?
Jane ve Zapata, Gelman olayını araştırıyor.
Jane y Zapata están investigando a Gelman,
Her korkunç düşünce ve hislerimi kabullenmem için çaba harcıyor.
Bueno, ella me presiona para reconocer cada... pensamiento y sentimiento horrible que tengo.
Sanırım bugün herkes polislerden kaçıyor.
Imagino que todo el mundo ha huido hoy de la policía.
Vergi kaçırmadan sorgulanıyor.
Está siendo investigado por evasión de impuestos.
Çözdüğümüz her dövme bizi Shepherd'a bir adım daha yaklaştırıyor.
Cada tatuaje que resolvemos nos acerca un paso más a Shepherd.
Birçok hasta bira ve tatlılar gibi zehirleri bırakmalarını söylediğimde karşı çıkıyor. Ama sonunda bana hep teşekkür ediyorlar.
Bueno, muchos de los pacientes se rebelan cuando les digo que tienen que renunciar a venenos como la cerveza y los dulces, pero siempre me lo agradecen al final.
Onu tanıyor musun?
¿ La reconoces?
Hayır, ama en azından dövmenin o kısmı bir yere çıkıyor.
No, pero al menos sus partes del tatuaje están llevando a alguna parte.
Kaybolan insanlar organ nakli için satılıyor.
Las personas desaparecidas están siendo vendidas por sus órganos.
Marjory işi garantiye alıyor yani onlardan kurtulmaya çalışıyor olabilir.
Marjory está atando cabos sueltos, así que ella está tratando de deshacerse de ellos.
- Oldukça uzakta kalıyor.
- Está a la salida de la ciudad.
Cehennemde yanıyor gibi acıyor.
Duele como el demonio.
Babam bir ilişkiyi yürütemememin sebebini şımarık olmama bağlıyor.
Mi padre piensa que la razón por la que no puedo hacer funcionar una relación es porque soy mimado.
Comic-Con biletleri bu cuma satışa çıkıyor.
Oye, las entradas para Comic-Con salen a la venta este viernes.
Comic-Con biletleri bu cuma satışa çıkıyor ve bizim çocuklarla beraber gidebilirim diye umuyordum.
Las entradas del Comic-con salen a la venta este viernes, y tengo la esperanza de poder ir con los chicos.
- Takımımı tamamlıyor.
Completan mi conjunto.
Sadece onu mutlu etmek için yapıyor.
Él lo hace para hacerla feliz.
Leonard'ı mutlu etmeye çalışıyor sadece.
Ella lo hace para hacerlo feliz a él.
Anlaşılan herkes evde kalıyor.
Parece que todos se quedan en casa.
Beyni sahte anı yaratıyor.
Su cerebro está construyendo una falsa narrativa.
O kişiyi tanıyor musun?
¿ Reconoces quién es?
Ama Tırmık'ı gördüğünü hatırlamıyor.
Pero no recuerda haber visto a Diablo.
Ya da ilk defa tam teşekküllü bir ortakla çalışıyor.
O está trabajando con una cómplice desde el principio.
Maya Olivia'larda kalıyor, Eli da uyuyor.
Bueno, Maya va a pasar la noche en casa de Olivia y Eli está dormido.
Hala bilinmiyor, ama doktorlar ne olduğunu bulmaya çalışıyor.
Todavía no se sabe pero hay un equipo de médicos intentando averiguarlo.
İtfaiyeciler toplanıyor ve şehir merkezinde bir konutta meydana gelen
Los bomberos se preparan para combatir un incendio de riesgo 3 que ha ocurrido en una residencia del centro.
Sanırım bu sizi Bay Kaplan yapıyor.
¡ Quita tus manos de ese teléfono!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]