Öylesiniz traducir español
500 traducción paralela
Elbette aptalca ve siz de öylesiniz.
Eso es una tontería, y usted, una tonta.
Sanırım siz öylesiniz.
Pero pienso que usted es.
Öylesiniz değil mi?
Es una mujer, ¿ no?
Evet, her zaman öylesiniz.
Si, vosotros... Vosotros siempre lo haceis.
Tablo güzel olduğu gibi... -... siz de öylesiniz.
No sólo es un buen cuadro, además eres tú.
- Tabi öylesiniz, tabi...
- Seguro.
Fazla modern şeylerim yoktur, ama siz öylesiniz.
No tengo mucha cosa moderna, pero usted sí está.
Cidden hepiniz öylesiniz.
Me refiero a ustedes.
Belki öylesiniz ama size bir bakmam lazım.
Es posible. Pero debo veros de cerca.
Siz de öylesiniz dostum.
Y usted también, amigo.
Elbette öylesiniz.
Claro que lo sabe.
Siz de öylesiniz.
Lo mismo que vosotros.
- Kesinlikle öylesiniz.
- Desde luego que lo es.
- Ben kumarbaz değilim ama siz öylesiniz.
No me gusta apostar, pero es evidente que a usted si.
Onlara muhtemelen çok meşgul olacağınızı söyledim. Öylesiniz de.
Les he dicho que probablemente estaría demasiado ocupado para atenderles, y así es.
Evet, öylesiniz. Her biriniz!
Así es. ¡ Cada uno de vosotros!
Siz de öylesiniz.
Como tú.
Hep öylesiniz.
Tú siempre lo estás.
- Öylesiniz.
- Sí, lo es...
Öylesiniz ama.
- Sí, lo está.
Öylesiniz tabii.
Pues claro que lo es.
Öylesiniz.
Lo sois.
Ama öylesiniz. Ve çok da hasta gözükmüyorsunuz.
Lo es, y no se ve enferma.
- Öylesiniz.
- Sí, lo parece.
- Siz de öylesiniz büyükanne.
- Igual que usted, abuela.
Öylesiniz, demek?
Eres, ¿ eh?
- Öylesiniz değil mi?
- ¿ O no lo están?
Şu an öylesiniz ama ellerimden kaymaya devam ediyorsunuz.
Cómo ahora. Pero siempre se me escapa.
Evet evet, öylesiniz.
Sí, sí, esto es muy íntimo.
Çünkü öylesiniz.
Porque lo son.
- Ama siz de öylesiniz.
- Aunque usted también lo es.
Öylesiniz!
Vosotros.
- Öylesiniz.
- Lo es.
- Eminim öylesiniz.
- Seguro que sí.
Kaptan siz de mi öylesiniz?
¿ Es usted así, capitán?
Zombiden başka bir şey değilsin. Hepiniz öylesiniz.
Pero no sois más que unas zombis.
Evet, elbette öylesiniz.
Pues claro que si.
- Siz de öylesiniz.
- Y Vd. También.
Siz de öylesiniz.
Usted suele ser el primero.
Öylesiniz.
Y lo son.
İnanıyorum ki öylesiniz.
Sabe, le creo.
İşinin ehli bir sekreter arıyor siz de öylesiniz.
Y él está buscando a una secretaria competente, y Ud. lo es.
Biliyorum öylesiniz.
- No me diga que no.
- Ve gerçekten de öylesiniz.
- ¡ Y sí canta!
Şey... Evet, bence öylesiniz.
La verdad es que sí.
Ama artık öylesiniz.
Pero ahora lo es.
Çünkü öylesiniz.
Porque así es usted.
Öylesiniz.
- Desde luego.
Hepiniz öylesiniz.
¡ Todo lo que hacéis!
- Eminim öylesiniz.
Seguro que sí.
- Öylesiniz.
- Sí, sí lo eres.